Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Eylül '12

 
Kategori
Dostluk
 

İnsanlar, hayaller ve yüz ölçümleri

İnsanlar, hayaller ve yüz ölçümleri
 

Büyük insan, büyük insanlık, geniş gönüllerin cenneti...


İnsanlar da ülkelere benziyor;
Sınırları var, yüz ölçümleri.
Yasaları var, bayrakları, ilkeleri.
Kimi dağlık bir arazidir,
Kimi kıraç,
Kimi bereketli.
Kimi dardır,
Kimi engin göz alabildiğince.
Kiminin sınırlarından sıkı pasaport denetimiyle girilebilir.
Elini kolunu sallayarak girersin kiminden içeri.
Sonuçta ne küçümse insanları kızım,
Ne de önemse gereğinden çok.
Ama anlamaya çalış.
Nedir ve ne kadar genişleyebilir yüz ölçümleri.
 

Ataol Behramoğlu

Yarın benim doğum günüm. Bu nedenle size doğum günüm için Ataol Behramoğlu’nun bu güzel dizelerini armağan etmek istiyorum. Çünkü bu şiir yaşamayı, öğrenmeyi ve deneyim kazanmanın zenginliğini çok iyi anlatıyor. Bu satırları okuduğumda aklımda şu soru beliriyor: Doğduğu gün müdür insanın doğum günü? Doğduktan sonra kaç kez doğar insan yeniden? Mesela hangimiz bir hayali gerçekleşinceye kadar taşımadık ki içimizde? Kim bilir kaç dokuz aylarca, on günlerce, belki de yıllarca... Gerçek olan bir hayal bizi yeniden doğmuşçasına bir sevinç ile sarmadı mı sonunda?

Ya da bir sevdaya tutulduğumuzda, o ilk kıpırtılarında, baharında sevdamızın... Hangimiz yeniden doğmadık ki nefesimizin kesildiği o en güzel anlardan sonra?

Gerçeklik ve ötesi arasında tek sınır zaman. Zamanın eskitemediği kadar taze ve yenilenebilen tek şey ise hayaller. Zamanın perakende tezgahında hayaller: bedelli, bedelsiz. Öyle hayaller var; bir ömürlük, kimileri bir bakışlık ya da birkaç yüzlük, bir diğeri ise dünyalara bedel.

İnsanlar seçiyor hayallerini tezgahtan, tartıyor usta. Usta biliyor işi, kalbindeki ateşi ölçüyor, sonra göz bebeklerindeki sabırsızlığı, ruhundaki arsızlığı. Kimi doğum günü mumlarına üfleniyor dileklerin, kimi dualara. Lakin hepsi ona gidiyor.

Sonra mı? asıl o zaman ustanın işi başlıyor. Yüz ölçümü çıkıyor; arşın arşın, dönüm dönüm hayallerin de insanlığın da, tam da orada. Mutluluğun mühendisi, ustası o; yüz ölçümünce bağışlıyor her dileği sahibine. İnsanlar, dilediklerine kavuştukça genişliyor yüz ölçümleri. Yaşadıkça yeniliyor, yeniden süslüyorlar hayallerini.

Şimdi ben bir yeni yaş daha yol alıyorken bilinmeze, hayallerimi daha da büyütmek için dostlarımla süsledim. Onların hayallerini de kattım benimkilere, usta bizi bir misli daha mutlu kılsın diye. Yüz ölçümümüz her bir araya gelişimizde bir misli daha artıyor. Sizin için de bir dilek tuttum, haydi sıra sizde, siz de benim için bir dilek tutun.

Muhabbetle, dostlukla.
 

 
Toplam blog
: 149
: 652
Kayıt tarihi
: 07.04.10
 
 

Sazsız söze ezgiler diziyoruz, birer birer. "Kim" olduğumuzun belli olmadığı bu dünyada K..