Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Ağustos '12

 
Kategori
Siyaset
 

Nazende sözler, farkındalık ve hatırı sayılır kişiler

Sizin hiç hatırı sayılır bir kişiye ihtiyacınız olmadan, sadece o işin gereği görülen bir işiniz oldu mu? Nasıl olur?
***
Demek istediğim, bir devlet işiniz olmaya görsün. Hatırı sayılır kişiler devreye girmeden günlerce gidip geldiğiniz iş, “hatırı sayılır” bir telefon ile -hem de zaman zaman telefondaki kişinin kimliği bile araştırılmaksızın- şıp diye hallolabiliyor. Kendi gözlerimle şahit oldum, gerçek olmadığına inanmak istedim. Şaşırmadık diyorsanız, tekrar düşünün, bence şaşırmalıyız.

Öylesine nazende sözler ile iş görülebiliyor ki, olmayacak konular için bile, naz niyaz birileri araya girmeden, ne kadar aman efendim canım efendim deseniz de yok işe yaramaz, ikinci sınıf vatandaş muamelesi görürsünüz. Ne eğitiminiz, ne unvanınız, ne sorumluluk anlayışınız, ne prensipleriniz, ne de kim olduğunuz kamu hizmetinde önceliğinizi belirleyemez. Hele ki tüm bunların ötesinde, telefonla unvan ya da makam ile iş gördürebilmek için çok ciddi yerlerde olmalısınız.
***
Kamu hizmet standartları ile ilgili yönetmelik gereği “etkin, verimli, hesap verebilir, vatandaş beyanına güvenen ve şeffaf bir kamu yönetimi oluşturmak; kamu hizmetlerinin hızlı, kaliteli, basitleştirilmiş ve düşük maliyetli bir şekilde yerine getirilmesini sağlamak” hedefleniyor. Yasalar da bunu şart koşuyor. 5176 sayılı Kanunun 3. maddesine göre kurulan Kamu Görevlileri Etik Kurulu, etik değerlerin hizmetin yürütülmesinde ne kadar önemli olduğunun altını çiziyor. Fakat, bir kamu hizmeti almak istediğinizde tüm bunların nasıl da ihlal edildiğini hemen fark ediyorsunuz. İsyan etseniz, şikayet etseniz, nasıl olur deseniz bile, demek bu işler böyle yürüyor deyip siz de bu yola gitmek zorunda kalıyor musunuz? O zaman haksızlık zincirine bir halka da siz oluyorsunuz.

Kamu Görevlilerinin Etik Davranış İlkeleri’nde “Dürüstlük ve tarafsızlık” ilkesi şöyle diyor:
“Madde 9 - Kamu görevlileri; tüm eylem ve işlemlerinde yasallık, adalet, eşitlik ve dürüstlük ilkeleri doğrultusunda hareket ederler, görevlerini yerine getirirken ve hizmetlerden yararlandırmada dil, din, felsefi inanç, siyasi düşünce, ırk, cinsiyet ve benzeri sebeplerle ayrım yapamazlar, insan hak ve özgürlüklerine aykırı veya kısıtlayıcı muamelede ve fırsat eşitliğini engelleyici davranış ve uygulamalarda bulunamazlar.
Kamu görevlileri, takdir yetkilerini, kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda, her türlü keyfilikten uzak, tarafsızlık ve eşitlik ilkelerine uygun olarak kullanırlar.
Kamu görevlileri, gerçek veya tüzel kişilere öncelikli, ayrıcalıklı, taraflı ve eşitlik ilkesine aykırı muamele ve uygulama yapamazlar, herhangi bir siyasi parti, kişi veya zümrenin yararını veya zararını hedef alan bir davranışta bulunamazlar, kamu makamlarının mevzuata uygun politikalarını, kararlarını ve eylemlerini engelleyemezler.”

Bu ilke ve değerlere riayet eden yetkilileri tebrik ediyor, daha çok yetkilinin de bu yönde çaba sarf etmesi gerektiğinin üzerini çizmek istiyorum. Sinek küçük fakat mide bulandırıyor. Küçük gibi görülen bu tür ilke ihlalleri hepimizin yaşam standartlarını düşürüyor. Kötü niyetli uygulamaları özendiriyor. Daha iyi bir yaşam için, hep birlikte “nazende” hizmeti gördüğümüz yerde haksızlığın karşısında duralım, ilkeli hizmet anlayışını destekleyelim.

Muhabbetle kalınız.

 
Toplam blog
: 149
: 652
Kayıt tarihi
: 07.04.10
 
 

Sazsız söze ezgiler diziyoruz, birer birer. "Kim" olduğumuzun belli olmadığı bu dünyada K..