İnsanlık, kendine saygı duymakla başlar

Adamın köy yerinde lakabı "eşek"miş, eşek aşağı eşek yukarı...
Ağaya gitmiş:
"Ağam şu lakabımı değiştir!"
Eve dönünce karısı sormuş:
"Ne oldu?"
"Ağa değiştirdi artık bana sıpa diyecekler!"
"Hiç merak etme, büyüyünce yine eşek olursun!"

***
Görmemiş, kaba, aklını geliştir(e)memiş insanlar için kibarca söylenen "eşek", "inek", "ayı" gibi sözcükler, uygarlık alanında geliş(e)memişliği, belirli bir aydınlığa eriş(e)memişliği anlatan sıfatlardır.

Bu sıfatlar, bir toplumda çokça kullanılıyorsa, o toplumda insan(lık) kavramı pek gelişmemiş sayılır.

Herhalde bu yüzden "insan adam", insanlık öldü mü?", "insanca bir davranış", gibi deyimlerimizin gerekçesi, "insan olmak" tan uzaklaşanlar için üretilmiştir!

Peki, görünümü "insan" ise, başka ne olabilir ki?

Hiçbir şey.

O, yine de "insan" dır. Fakat, içindeki ortak "insanlık duygusu" kaybolmuştur. Hepsi bu!

Binlerce yıldır dünyanın - sözüm ona - seçkinleri tapınaklarında, kiliselerinde, camilerinde, felsefelerinde, edebiyatlarında, şarkılarında dünyaya "insanlık" tan söz ediyorlar.

Niçin?

İnsan doğarken başka bir yaratık olarak mı doğuyor ki, sonradan ona "insanlık dersi" verilsin!

O, zaten doğarken "iyi" değil midir?

"Değildir" dediler. "İyi-kötü birlikte oluşur (melek-şeytan)" dediler. "İnsanlık" adına yüzyıllarca "insanı" "zengin-fakir" diye bölerek, fakirleri sömürdüler.

Önce ''beden'' (köle), sonra ''toplum'' olarak - gelişmemişliğe bir ''ceza'' olarak - emperyalistlerce sömürüldüler.

İsa'ya inanan insanın tokadı yiyince öbür yanağını çevirmesini fırsat bilen açıkgözler, sağlı-sollu vurdukça coştular. Batı, tekniğini de konuşturunca, insanları toplu(m)ca öldürmeye başladılar.

"Zenginleşmenin başka yolu yok" diye düşündüler.

"Uygarlık adına en çok konuşan toplumlar, uygarlığı en çok felakete sürükleyenlerdir."

Dünyanın nüfusu bir milyarken mutluluğu bilen insan, şimdi bir milyar olarak aç yaşıyor. Sözüm ona - güya- sanayi devriminin bütün olanaklarından yararlanıyorlar(mış)!

Uygarlık arttıkça mutsuz sayısı da orantısız olarak artıyor.

Zavallı insanlar otomobil ve telefonsuz yaşanamayacağına inandırılmadan önce insan olmanın , birbirine zarar vermeden (birbirini öldürmeden), belki de koyunlar, eşekler, ve ayılar gibi yaşamanın daha insanca yaşamak için temel ölçüt olduğunu öğrenseler, bugünün dünyası daha iyi bir dünya olurdu.

Demokrasi, hak, hukuk, özgürlük gibi kavramları üretenler, onlara sahip çıkar gibi görünerek, yine onları kullanarak insanları öldürmeleri, çağımızın en büyük aldatmacasıdır.

Dinlerin bugüne kadar öğretemediği "insanlığı", milletvekili oyuyla mı çözecek?

İnsanın önce "kendine saygı" duymayı öğrenmesi gerekiyor, galiba! Sonra;

"AKIL MI İHTİYAÇLARI DOĞURDU, İHTİYAÇLAR MI AKLI? 

Biraz da buna kafa yormalı...

Alaettin Morgül

08.12.2011