İnternet, sanal psikoloji ve sosyalleşme

İnsanlığın; taş, maden, tarım, ticaret, imalat, teknoloji devriyle giderek değişen ekonomik aşamaları doğrultusunda sosyalleşmesi doğrultusunda psikolojisinin de değiştiğini, 52 yıllık ömrümde bireyin paradigmalarının değişmesinin çok zor olmasına rağmen jenerasyonlar arası paradigmalarının; yaşamı algılayışlarının, yaşama yansımalarının kökten değişebildiğini izliyorum.

Çocukluğum, gençliğim ve artık olgunluk dönemimle, üç jenerasyonu yaşayarak izleyerek algılarken her üç jenerasyonun köklü farklılıkları olduğunu, bunların kent kültürlerine, ulus kültürlerine göre daha da farklılaştığını özümserken insanın ortak paydalarının da sınırlı olduğunu gözlüyorum.

Bütün bu süreçleri yaşamış ve farklıkları oluşturmuş insanlık artık yeni bir sürece girmiştir.

En başta saydığım; taş, maden, tarım, ticaret, imalat, teknoloji devirlerinden sonra elektronik + internet çağı insanlığı geçmişinden kopartma sadece geleceğe odaklanma sürecine sokmuştur. Çünkü insanlığın geçmişinden alacağı dersler geleceğini etkilememe dönemine girmiştir. Elektronik ve internet oluşumuyla değişimiyle artık yaşam fiziki sınırlarını aşarak SANALLIK sürecine başlamıştır ki; hele bir de eşyanın intikaline ilişkin tekonoljik ar-ge ler günlük yaşama girerse durum hepten farklılaşacaktır. Bu konu tekonoloji mühendisliğinin yaşama hakimiyetine bile dönüşebilir.

Durum tüm boyut ve detayları ile insan yaşamını değiştirirken, sosyalliğini ve psikolojisini de kökten etkilemektedir. Başlangıç sürecince olan dönüşümün; bireyin kendisini ne kadar etkilediğinin, yalpaladığının, doygunluğa veya kaosa ulaştıracağının henüz farkında değildir. Ama gerçek olan insanlığın tarihiyle bağını kökten koparma sürecine girdiğidir.

İşte bu nedenle bana geçmişi değil uzak gelecekten öteye yakın geleceği jenerasyonumun bireysel ömründe olabilecek değişimleri inceleyenler ve sunanlar çok daha önemlidir, çünkü yaşanabilecekleri öğrenmek yaşama çeki düzen vermeye katkı sağlar.

Gerçi ben yaşamdan çok fazla şey beklemeyen ve kökten değişimleri düşünmeyene psikozdayım ama daha keyifli yaşama dair küçük düzenlemeler için yakın gelecek ilgimi çekmektedir. İşte bu nedenle de insanların bir kısmı asrolojiye yoğunlaşmakta ve hatta fala (koca devlet adamları) bile iltifat edebilmektedir.

Beynimde SANAL SOSYALEŞMEYE VE PSİKOLOJİYE dair oluşanların ön özeti olan bu yazımda Milliyet Blogun çok önemli yeri vardır. Milliyet Blog benim ilk sanal (psikal ve sosyal) paylaşım ortamım ve geçen üç yıllık sürecimin gözlemlerimle birikimlerimle bugünden itibaren becerebildiğim kadar oluşturabildiğim kadar 'sanal sosyalleşme ve psikolojiye' dair yazılar yazacağım, sonraki yazılara katılmak isteyenler bu yorumla katılabilirler, her bir yazıda katkıları olanların isimlerini kesinlikle vergularım...