İnternet ve coçuklarımız

Köşe Kapmaca


İnternet ve çoçuklarımız = Geleceğimiz


Son zamanlarda gündemde ağırlıka bir internet yasağı var yaygarasi gidiyor

bende merak ettim bu çağda yasak... hemde internette..... 22 ağustostan sonra internet filtreli olacak

ve yasaklar başlayacak. ....


İlgimi çekti , Şöyle bir araştırayım dedim yazılı basınından başlayalım ...


Bağlantımilliyet..06/05/2011 ;....

Erdoğan bile giremeyecek
BağlantıAğustos ayında yürürlüğe girecek “İnternetin Güvenli Kullanımına İlişkin Usul ve Esaslar” hükümlerine göre kullanıcılar 4 internet filtresinden birini yasa gereği seçmek zorunda kalacak.

Vatan gazetesi:.

.06/05/2011 ..İnternet kullanıcıları meydana iniyor

Sanal alem tatmin olmadı 400 bin eylemci meydanda

Yazılı basının açıklamaları böyleyken partilerde bundan aşağı kalmadı.; İşte bunlardan biri seçim arafesinde olduğumuz için partinin adını vermek istemedim ama tahmın etmek zor değil işte kendi sitesindeki yorumu...


Partinin biri ;

Türkiye’de gün geçmiyor ki yeni bir sansür ve baskı unsuru ile karşılaşmayalım. Türkiye’de insanların bilgi alma özgürlükleri önünde birçok yönlendirmeler ve engeller mevcut. Gazetecilerin hapiste olduğu, birçok gazetenin susturulduğu bir ortamda basın ve iletişim özgürlüğünden bahsedilmesine de olanak olmuyor. Bugüne kadar internet mecrası bu baskılardan daha az etkilenen bir alandı. 22 Ağustostan itibaren internet susacak... vs...
Yabancılar ne diyor bu konuda onlar daha objektif düşünür diye düşünmüştüm . Hayalerime kar yağdı, buz kestim neden mi? .... okuyun da görün işte yabancı basın hemde en iyisinden....

Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF): 04/05/2011

Türkiye’de internete yönelik sansür ve yasaklamalar Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütü tarafından “traji-komik” olarak nitelendi.


Paris merkezli örgüt, son olarak Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) tarafından çok sayıda sözcüğün internet ortamında kullanımına yasak getirilmesine tepki gösterdi. RSF tarafından konu hakkında yayımlanan bildiride, “Türkiye’de internete uygulanan sansür o denli aşırı ki, gülünç olmaya başladı” ifadelerine yer verildi. Bildiride, “RSF, TİB’nin 27 Nisan 2011 tarihinde internette yüzden fazla sözcüğün sansürleme kararı karşısında ağlamakla gülmek arasında tereddüt etmektedir” değerlendirmesinde bulunuldu. Vay halimize vay...


Okudukça benimde rengim değişti anlamakta zorlandım. Zaman gazetesinin 06/05/2011 tarihili yazısını okuduğumda şaşkınlığım bir kat daha arttı..Bir tarafta yasaklar , bu yasaklara getirilen en galiz küfürler ve yorumlar. Bir taraftada geleceğimiz olan çoçuklarımız.

Bu konuda Söz sahıbı kurumun kim olduğuna bir bakalım dedik karşımıza BİLGİ TEKNOLOJİLERİ KURUMU çıktı, kısa adı BTK.

. BTK ne diyor , gerçekten yukarıda bahsedildiği gibi bir yasak varmı?. BTK nin internet sitesini bir gözden geçirdik...küçük dilimizi yutacak hale geldik.. neden mi ?


İşte BTK nin satırbaşlari

Güvenli İnternet Hizmeti bir zorunluluk olmayıp, talep eden aboneler alabilecek, talep etmeyenlerin İnternet erişimlerinde ise mevcut duruma göre hiçbir değişiklik olmayacaktır.

Yetmedi bir diğer Madde....

Bu hizmeti alıp almama, seçip seçmeme konusunda kullanıcıların rızası esas olup, tam bir özgürlük mevcuttur.


Maddelerde hala daha yasak arıyorum ama....


Hayır, istemeyen kullanıcının herhangi bir seçim yapması zorunlu değildir. Kullanıcı istediği zaman bir web sayfası üzerinden istediği profile geçiş yapabilecektir. Kullanıcı, Güvenli İnternet Hizmetini seçse dahi istediği an filtresiz İnternet hizmetine de erişebilecektir. Tek bir profili kullanma zorunluluğu diye bir durum olmayacaktır.


Pes Yanı....


Güvenli İnternet Hizmetini tercih etmeyen kullanıcının İnternet erişiminde mevcut duruma göre hiçbir farklılık olmayacaktır. Güvenli İnternet Hizmeti’ni seçmeyen kullanıcı zaten kullandığı İnternet hizmetini aynen kullanmaya devam edecektir.


Hayret bir şey .....


Ben bu satırbaşlarını dört beş defa okudum ... yetmedi Birkaç arkadaşıma da okuttum ...işte burayada yazdım..da ... YASAK bunun neresinde... ben anlamadım.. anlayan olursa işte mail adresim birisi de bana anlatsın ..


Bu kadar yaygara yapmanın ..

Bu kadar hakeretin ...

Bu kadar karalamanın

Bu kadar konuyu saptırmanın


üstüne

Ben yukarda basının bahsettiği tehlikeyi göremedim

Ben yukarda bir siyasi partının belirtiği yasağı da bulmadım

Ben yukarda yabancı bir basının belirtiği traji-komık bir durumada rastlamadım....


Vatandaş kendi basınına inanmayacak .. güvendiği kurumları onu yanlış yönlendirecek.. bir at gözlüğü takılıp sen buna inanacaksın diye diretilecek.. işte asıl dayatma budur .. asıl özgürlüklerin kısıtlanması budur .. asıl iletişime yasak getirme budur....


Basın gerçekleri yazmakla mükelleftir.. konuları asıl mecrasından saptırıp ..vatandaşının gözünü boyamamalıdır... kalemler kıralık olunca bu böyle olmuyor anlaşılan...


Aynı basın 17.500 faili meçhul cinayet var diyor .. ama suçlu yok .. devlet suçlu Ergenekondur diyor aynı basın ergenekon diye bişi yok diyor.


ne gereği vardi....

Söz konusu olan bizim coçuklarımız ve geleceğimizi emanet edeceğimiz göz bebeklerimiz.. canlarımız değilmi? ..

Daha hayata yeni başlayacak doğru ile yanlışı , iyi ve kötüyü , güzel ile çirkini ayıramayacak yaşta olan çoçuklarımız için bu seçenek .. yanı GÜVENLI İNTERNET neden kötü olsun üstelik isteyen kullanacak istemeyen kullanmayacak.

Basın ne etkili bir sılahmış...




.

Aklıma takıldı...

Sizin en fazla yaygara yaptığınız konulardan biri olan Nedim şener ve Arkadaşlarının durumuda böyle olmasın ....


Sonra OSYM


sonra

sonra

Devami az sonra.....






Maksut TERZİ

mak. Müh

Fizik öğrt.

Bilgisayar Uzmanı

zaferbilgisayar@hotmail.com