Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Haziran '11

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Merhamet et cocuğuna..?

Merhamet et cocuğuna..?
 

kÖYÜMÜZ


Bize ne oldu....?

“Bebeğini 6’ya bölüp kolinin içinde sakladı”

Bir süre önce eşinden ayrılan 2 çocuk annesi kadın bir erkek bebek dünyaya getirdi. Daha sonra bebeğiyle hastaneden taburcu edildi. Doğum yapan anne ve bebeklerini evlerinde ziyaret eden sağlık ekibi bebeği sordu. Şüpheli davranışları karşısında yapılan incelemenin sonucu ürkütücüydü.

Evet, yanlış okumadınız bu bir anne parçaladığı da başkasının değil, kendi çocuğu hem de 6 parça durum böyle olunca gazetede manşet atıyor. BİZE NE OLDU?

Anneler böyle yaparda babalar ne yapar işte baba
“Öz kızını samuray kılıcıyla rehin aldı”

Maddi hasarlı trafik kazasına karışan ve kaçmaya çalışırken polisler tarafından köşeye sıkıştırılan bir erkek sürücü, 2 yaşındaki öz kızını samuray bıçağıyla rehin aldı.

Okuduklarımın bir romanda yazılan yazılar olmasını çok isterdim.

Ama yok.

Rehin aldığı çocuk başkasının değil o da kendi çocuğu.

Her iki olayda yerler ve aktörler farklı olsa da sonuç aynıydı. İkisi de kendi çocuklarına, canlarına, çiçeklerine öz evlatlarına kast etti.

Böyle bir örnek hayvanlarda yoktur, kaç tane tavuk civcivini çakala kaptırmamak uğruna kafasını kaptırmıştır. Kaç tane ceylan yavrusunu kurtarmak için kendisini aslana yem yapmıştır.

İşte bir örnek daha 

“Cani anne bebeğini öldürdüğünü itiraf etti”
ABD`de 3 aylık bebeği çamaşır kurutma makinesinde ölen anne suçlu bulundu. Cani anne, bebeğini makineye koyduğunu itiraf etti.

Gün geçmiyor ki basında medyada böyle bir haber duymayalım, görmeyelim ister istemez kendi kendimize soruyoruz.

NE OLDU BİZE?

Hayvanlar belli bir yaşa kadar kendi yavrularına karşı bu kadar şefkatli iken insanlar çocuklarına karşı neden bu kadar acımasız olabiliyor.

Nerde bir farklılık var?

Neyin eksikliği bu?

Öyle ya insanlarla hayvanlar arasında fark nedir diye sorsak yediden yetmişe herkes bir ağızdan “AKIL” der.

Hatta bir atasözümüzde var bu konu ile ilgili...”insan düşünen akıllı bir hayvandır” diye

Buradan şu sonuç çıkıyor

Bütün bunları; bu zalimlikleri, bu canavarlıkları, akıllı olduğumuzdan mı? Yapıyoruz. Evet, bunları aklımızla yapıyoruz.

Akılsız hayvanlar kendi yavrularına bakarken bizse aklımızla neler yapıyoruz neler. Anlayacağ o ki aklımızla hayvanlar kadar olamadık .

Ama insanız.

Hayvanları kendi yavrularına karşı annelik yaptıran?

İnsanları kendi yavrularına karşı adeta canavarlaştıran neyin eksikliğidir, ama ilginçtir. Bu iki sorunun cevabı da aynı...

“MERHAMET”

Evet, cevap bu

ALLAH C.C. yeni doğuran bir anne hayvanın kalbine koymuş olduğu iksir. İşte bu iksirle hayvanlar yavrularına bu kadar merhamet ve şefkatle davranır, gerekirse canı pahasına onu tehlikelere karşı korur. Bunun böyle olduğunu Yüce kur-ani kerimde ALLAH (c.c) şöyle anlatıyor,

Allah merhametini yüz parçaya ayırdı, doksan dokuz parçasını kendi yanında tuttu, bir parçasını yeryüzüne indirdi İşte bu bir parça rahmet sebebiyle yaratıklar birbirine merhamet eder Hatta yavrulu hayvan, bir tarafını incitir endişesiyle ayağını yavrusundan sakınır "(Buhari, Edeb, 19, Müslim, Tevbe, 17)

Ama bu merhamet;

Hayvanlarda sürekli değildir, yavrusu büyüyüp kendi ihtiyaçlarını giderecek güç ve kuvvete kavuşuncaya kadardır...

Artık o noktadan sonra merhamet gider, ormanda anne ve yavrusu birer rakip olur birbirlerine diş bilerler. İnsan doğduğunda merhamet duygusu ile doğar yanı onun içinde zaten vardır. Hayvanlardaki gibi geçici bir süreliğine verilen cinsinden değildir, bir ömürlüktür. Ama kul eline bir törpü alır içindeki bu merhameti yıllar boyu törpüler

Her yanlış bir törpü

Her günah bir törpü

Her haram bir törpü

Her dizisi izlenen televizyonlar bir törpü

Kötü kullanılan internet bir törpü

Yasak ilişkiler bir törpü

İçki ve kumar bir törpü

Yıllar su gibi geçmiş bu arkadaşımız artık ilk doğduğu gibi değildir. Yanı içinde taşımış olduğu merhameti bitirmiştir.

Bize basit gibi görünse de hayatın devamının yegâne şartı budur aslında. Yanı İçlerine ALLAH (cc) bu engin merhameti koymazsa hayvanlar doğurdukları bebeklerini hemen yerlerdi. İşin garip tarafı ise kendi doğurduklarını hayvanlar değil de İnsanlar yiyor

Nasıl mı?

Çin’de kürtajla alınmış bebekleri veya ölü doğmuş bebekleri servis yapan lokantalarda yer bulmak zormuş. Turistlerin en fazla uğradıkları yerlendenmiş.

Bunu yazmak bile zor geldi bize ama medya sayesinde kısa zaman sonra bunları yadırgamaz oluyoruz.

Neticede,

İki ayağı, iki eli olan bu zat, İnsan suretinde görünse bile, O artık bir canavardır. Yoksa sırf ağladığı için kundaktaki bir bebeği duvara nasıl fırlatır. Bir BABA. Yaramazlık yapıyor diye banyoya nasıl kapatır küçücük bir yavruyu. Üzerine sigara nasıl söndürür. Bir ANNE

Bunlar her gün okuduğum gazete ve dergilerin hepsinde görebileceğimiz nadirattan şeyler değil artık. Televizyonda seyrettiğimiz kısa filmlerse hiç değil Evet söylemesi zor ama bunlar hayatımızın gerçekleri.

Merhamet en küçük şeylerden başlar , yeri geldi bir karıncayı sudan kurtarmak yeri geldi bir kelebeğin kanadını koparmamak önemlidir.

Bu sizin içinizdeki merhametin canlı olduğunu bitmediğini gösterir.

6 yaşındayken sapanla öldürmüş olduğum bir serçenin acısı hala içimdedir, her aklıma geldiğinde gözlerim dolar o çırpınışları hayalimde hala canlıdır. Düşmüş olduğu ağacın dibinde ona bir mezar kazmış saatlerce o mezarın üstünde göz yaşı döknüştüm....

Aynı olay şimdi başıma gelir diye korkuyorum , neden mi ? Ağlayamamaktan korkuyorum.

Bir hikaye olarak anlatılsa bile

ALLAH C.C cehennemlik olan bir kuluna hiç dünyada bir iyilik yaptın mı diye sorar.

Kul düşünür , düşünür

Evet der bir gün ormanlık alanda gezerken önüme bir örümcek ağı çıktı yuvası bozulmasın diye yolumu değiştirdim der. Bunun üzerine ALLAH cc ona örümcek ağlarından bir ip uzattırarak cehennemden bir çıkış hazırlattı bu ipe sarılarak yukarı doğru tırmanan bu arkadaşın ipinden yukarı başkalarıda tirmanmaya başlar . Sadece ben tırmanayım ıp kesilir endişesi ile kendisi ile baraber yukarı tırmananlara merhamet etmedi hepsini aşagı tekrar cehenneme düşürdü... merhamet etmeyene merhamet edilmez mısalı ıp kopar bu arkadaşımızda tekrar cehenneme yuvarlanır.. Merhamette sınır yok, yer yok , konum yok her halukarda merhamet etmek gerekiyor demek ki., Belki hiç kaale alınmayacak bir iyiliğe karşılık hem kendisinin hem de başkalarının kurtulmasına vesile olacaktı.

Yunus ne demiş “Yaradılanı severiz yaradandan ötürü”

Allahı (c.c) sevmeyen neyi sevebilir ki.. Allahı kaybeden neyi bulabilir ki.

İyi günler dilerim


Maksut TERZİ

maksutterzi@hotmail.com
 

 
Toplam blog
: 6
: 291
Kayıt tarihi
: 05.04.07
 
 

Makine Mühendisiyim evli 3 erkek çocuk babasıyım okumayi gezmeyi, düşünmeyi severim, sürekli yeni..