İspanyol meyhanesi

O bir şiirdi aslında. Ümit Yaşar Oğuzcan'a aitti ve onun en duygulu çaresizlik şiirlerinden biriydi.

60 lı yıllarda Timur Selçuk şarkı olarak okuyunca o devirdeki dev sanatçıların, unutulmaz şarkılarına rağmen bence şiirin güzelliğinden, plak listelerinin zirvelerinde uzun zaman kalmıştı.

Şarkıyı ilerki yıllarda Nilüfer de okumuştu. Bir sonraki jenerasyon bu şarkıyı Nilüferlle daha çok sevdi.

O müthiş sesiyle ''Öyle sarhoş olsam ki, bir an seni unutsam'' ile Tanju Okan, Arabesk kralları daha Unkapanı'nın yolunu bilmezken, milletin kalbine damarın en kralından girmişti.

Umutsuz aşkların tarifsiz acısını efkar masasında unutabilmek için TEKEL'in dünyanın parasını harcayıp da başaramayacağı reklamı Tanju baba tek plakla başarıp İspanyol meyhanesini adres göstermişti.

Tanju Okan da söylemişti İspanyol meyhanesini. Hasret ve Kadınım gibi klasiklerinin arasında pek hatırlayan olmaz.

Yeter, yeter
Öleceksek ölelim.
Haydi vur kendini şaraba,
Kedere ve aşka vur.

Diyordu son mısralarında

Bir montaj fotoğraf gördüm bugün internette..

Ahmet Davutoğlu'nun yüzünde umutsuz bir ifade, oturmuş masaya. Önünde Yeni rakı, elinde sigara..

Oradan hatırladım bütün bu şarkıları.

O fotoğraf aslında çok şey ifade ediyordu. Bu ülkede siyasetin nerelere geldiğinin ve ne olduğunu da fotoğrafıydı.

%49 halk oyuyla seçilmiş bir Başbakan'ın bir nevi darbe ile görevinden alınışının resmiydi. Komik değil acıklıydı bana göre.

Sarayın sahibi, kendini ülkenin sahibi sandıkça bunlar olacaktı. Daha dün muhtarlara konuşurken ''herkes bulunduğu göreve nasıl geldiğini unutmasın'' derken, sözün gittiği adres de belliydi.

Bizim gençlik yıllarımızda Karaköy'de vapur iskelesi karşısında ''emanetçi Sultana'' vardı. Eşya emanet edilirdi herhalde ama çok ünlenmişti. Siyasette emanetçiler hep olmuştur. Bunların içinde en ünlüsü H.Cindoruk'tu mesela. Lakabı emanetçi Sultana'ydı.

A.Davutoğlu bunu bile bile o görevi kabul etmişti.

Umutsuz aşkların en talihsizlerinden biri olarak teselliyi İspanyol meyhanesinde arama zamanı gelmiştir şimdi.

İspanyol meyhanesi'nde öldüğümüzü
Kimse bilmesin.
Hey garson
Bütün hesaplar benden bu gece.
Sen de iç, sen de iç.
Kapat kapıları,
Kapat, kapat, kapat
Yabancı gelmesin.

Ölene kadar içmeye gerek yok. Değmez ama kapıları kapat ne olur ne olmaz.. Şairin istediği gibi, garsona ısmarlamayı da unutma...

Vur kendini şaraba. şimdi.. Kedere ve aşka vur.. ..