Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Mart '13

 
Kategori
Dünya
 

İsrail'in özründen sonra kaybedenler, Rusya ve İran Gazı. İsrail Özrünün Ekonomik Analizi

İsrail'in özründen sonra kaybedenler, Rusya ve İran Gazı. İsrail Özrünün Ekonomik Analizi
 

İsrail'in Gaz Çıkaracağı Bölge ve Çıkan Gazın geçeceği güzergahlar (Birleşik KIBRIS yada Suriye Sünni Devleti -Yeşil Alan)


İsrail onca yıl sonra Türkiye'den özür dileyince herkes şaştı kaldı. Oysa İsrail'in Türkiye'ye çok ihtiyacı vardı. Kıbrıs'ın güney kıta sahalığında çıkarttığı gazı ve kendi ülkesindeki çıkarttığı gazları AB pazarına ulaştıramıyordu. Özür sayesinde yeni bir yol açıldı.

Özür yüzünden en büyük darbeyi Rusya Federasyonu ve İran alacak. Zira AB petrol ambargosu yüzünden sıkıntısı artan İran ve tüm AB'nin gaz tedarikçisi Rusya Federasyonu çıkarttığı gazın alıcısını bulmakta biraz sıkıntı yaşayacak. ( Belki Avrupa Gaz ve enerji pazarının karşılığında Rusya Federasyonu İran'a saldırıya göz yumadabilir)

Türkiye'nin gaz talebini en çok karşılayan ülkeler Rusya ve İran'dı. Suriye iç savaşından sonra bu ülkelerle özellikle İran'la soğuyan ilişkiler ortada. Türkiye ihtiyacı olan gaz yüzünden bu ülkelerle olan soğumayı ve restleşmeyi ilerletmedi hiç. Putin'de Türkiye ile ilişkilerine büyük önem verdi ve asla Suriye muhalefetine verdiği detsek yüzünden Türkiye'ye ültimatom vermedi.

İsrail ile kapalı kapılar arkasında yürütülen ilişkiler artık özür sonrasında açık kapılar dahilinde olacak ve ekonomik ilişkiler derinleşecek. Bu kesin.

Güney Kıbrıs Gazı Türkiye üzerinden AB ve Anadolu ihtiyacını karşılayacak. Güney Kıbrıs zor günler geçiriyor ve berbat durumda. Hem Güney Kıbrıs'ı hem AB'ni kurtaracak olan proje Anadolu'dan geçecek doğalgaz boru hatlarıdır. Ben şahsen ileriki dönemde Güney Kıbrıs ve KKTC ile olan görüşmelerin hız kazanıp sorun çözülmese bile çözüme yönelik çok ciddi adımlar atılacağı inancındayım. Çözüm ise Güney Kıbrıs halkının fakirlikle ne oranda FAŞİZMİ kırdığına bağlı olacak birazda. Bu noktada ilerleme olduğunu yeni Güney Kıbrıs devlet başkanının çözüm yanlısı olan ve Annan planına destek veren biri olmasıyla görmekteyim. Umarım Kürt sorunu gibi Kıbrıs sorunu da Federal Başkanlık yapısı ve Yeni Demokratik Anayasa içinde çözülür. 

Kıbrıs ve İsrail gazının Anadolu'ya taşınmasını en çok kolaylaştıracak güzergah ise Suriye iç savaşı sonunda bölündükten sonra ÖSO (Suriye Sünni Muhalefeti) devletinin topraklarından geçecek gaz boruları olacaktır. Bu yüzden Suriye Savaşı Rusya ve İran gazının arzı yönüyle önem taşımaktadır. Zira Kıbrıs'ta çözüm olmazsa bu gaz AB'ye Suriye üzerinden yollanacaktır. Libya ile İran Petrolüne ihtiyacı kalmayan BATI bu sayede Rus ve İran doğal gazlarınıda devreden çıkartacak. Ne plan ama?

Bu noktada hem Kıbrıs hem de Türkiye açısından siyasal ve ekonomik açılımları yapacak unsurun Federal Başkanlık sistemi olduğunu kesinlikle eninde sonunda görecek. Türkiye Kıbrıs'ta çözümü Fedaral ve iki toplumlu bütünleşme olarak görürken kendi içinde bunu çözüm olarak görmezse hem çelişkiye düşer hem de Kürt sorununu sağlılı bir şekilde ÇÖZEMEZ.  Ülkemizde faşizmin gözünü kör ettiği cahil kitleler bunu asla görebilecek durumda değiller zaten. Hükümet, her iki koldan hem Kıbrıs'ta hemde Anadolu'da Federal Başkanlık sistemi için mücadele etmelidir. Bu Türkiye'nin önemini daha fazla arttırır. Önemi artan Türkiye'nin parçalanması ve batmasını zaten BATI istemez. Dediğim gibi Türkiye 1950 'lili yıllarda Almanya'nın konümizm tehlikesine karşı Örnek Kapitalist model olma potansiyeline karşı, İslam Dünyasında İslamın Kuran merkezli bir çıkış sağlayarak model olmasına (Şu anki mezhepçi kafalar bundan bişey anlamazlar) karşı da örnek kapitalist ülke modellemesi olarak desteklenecektir. Bunu yapmayan BATI stratejik hata yapar.

Diğer yandan Rusya ve İran satamadığı ve Avrupa'ya arz ettiği gazlarını ÇİN'e, Hindistan'a ve Pakistan'a satabilirler. Gerçi bu çok pahalı boru hatları demek. Bununla beraber yapacak başka bişeyleri yok. AB'den bundan sonra ne İran'a ne de Rusya'ya eskisi gibi ekmek olmayacak.

Buna da en çok ülkemizde yaşayan Suriye ve Mezhepçi Faşizm anlayışı yüzünden İran'dan nefret eden muhafazakar kesim sevinecek. Bu kitlenin İsrail gazına ne diyeceğini merakla beklemektyim. Yoksa kılıçları siyonizme değil de Şiilere mi keskin göreceğiz hep beraber.

Neyse bu ayrı bir tartışma konusu.

Sonuçta özrün enerjiye yönelik ekonomik yansıması kesinlikle bu olacak. Ayrıca bu özürden Turizmcilerinde memnun olduğu kanatindeyim. Antalya'yı özleyen bir sürü İsrailli turistin bu sene otelleri dolduracağına inanıyorum. Gelecek sene ise Turizm daha hareketli olacaktır. Turizmciler buna hazırlıklı olmalılar. İsrailli tur şirketleriyle görüşmelerini hızlandıracaklardır.

Bu özürden dolayı kazanacak ülkeler Güney Kıbrıs, İsrail, AB olacaktır. Türkiye yine jeopolitik, jeokültürel, jeoekonomik ve jeogelenekselsünni önemini BATI nazarında arttıracaktır. Rusya Federasyonu, İran, Çin ise bölgedeki gücünü kaybedecektir.

Batı, Afrika'da nefret edilen listesinde baştadır. Kıta üzerinde emperyalist tahakkümü ve sömürüsünü klasik böl ya da kavga ettir sistemiyle götüremeyen BATI, buralara da Türkiye üzerinden girebileceğini keşfetti. Zira Afrika üzerinde ÇİN'in etkisi artmakta. Neyse bu ayrı bir analiz konusu. Afrika ile ilgili siyasal, ekonomik kültürel mücadeleleri başka bir yazıda ele alalım.

Not: Suriye Bölündükten sonra Sünni Suriye Devleti istese de istemese de İsrail ile ilişkileri geliştirmek zorunda kalacak. Bu hem Türkiye -AB Gaz enerji bağlantısı sebebiyle hem de denize açılacak kısa yol olma nedeniyle olacağı görüşündeyim. Bakalım zaman gösterecek.

 

 
Toplam blog
: 722
: 3755
Kayıt tarihi
: 23.01.09
 
 

A.Ü İktisat Fakültesi mezunuyum, daha önce Kazakistan ve Hollanda'da eğitmenlik ve tercümanlık iş..