İsrail yine kaşıyor!

Yerleştirildiği coğrafyada bir "huzursuzluk" kaynağı misyonu ve vizyonu taşıyan İsrail, son zamanlarda bölgedeki suların durulmaya yüz tutması üzerine, yeniden harekete geçiyor.

İslam'ın mukaddes mabetlerinden ikincisi olan Mescid-i Aksa'ya saldırarak yaranın kabuk bağlamasına izin vermiyor. Zira, İsrailin yaşaması için elzem olan, yaranın sürekli kanamasıdır. İşgal ettiği topraklarda, taşlara karşı tanklarla yürüyen İsrail, aynı zamanda dünya üzerinde "mazlum" rolünü de iyi oyadı bugüne kadar.

Ancak, Türkiye'nin dış politikasındaki değişmeler başta olmak üzere, ABD başkanının Obama gibi biri oluşu, İsrail'in suyu bulandıran politikalarını işe yaramaz hale getirmeye başladı. Özellikle Türk hükumetinin çabaları bu coğrafyada, "barış mayası" nın tutabileceğini gösterdi.

Ortadoğu gölünü barış mayası ile mayalamak, Nasreddin Hoca'nın Beyşehir gölünü yoğurtla mayalaması kadar zor görünse de, mayanın tutması halinde İsraile nefes alamaz hale geleceği de aşikardır. İsrail, bunu herkesten daha iyi bildiği için, işgal ettiği ve daha fazla işgalleri hayal ettiği bu coğrafyada, barış ve huzur mayasının tutmaması için elinden geleni yapacaktır, yapıyor..

Mescid-i Aksa'ya saldırmak, Filistinli Müslümanları kendi mabetlerinden kovmak gibi tahrik edici hareketlerin başka bir anlamı olamaz. İsrail, İslam dünyasını yeniden ayağa kaldırıp bunun karşısında olan dünyayı da kendi yanına almak istiyor.

İsrail gibi bir "din devleti" nin, emellerinden vaz geçmesi söz konusu değildir. Tevrat'ta kendilerine vaad edildiğine inandıkları şeyi elde etmek için, herşeyi yapacaklar... Eğer, amacınız yeni işgaller ve bölgede nüfuz artırmak ise, boş duramazsınız; sürekli yaraları kaşıyıp sürekli sorun çıkarmak zorundasınız.. İsrailin yaptığı da bu...

Zorla işgal ettiği topraklarda kendi iç huzursuzluğunu dışa yansıtmak zorunda olan siyonist İsrail, etrafını yangın yerine çevirmeye devam edecek. Bu yangın, sadece bölgeyi değil, tüm dünyayı içine alan bir yangına bile dönüşebilir. Ne yazık ki, İsrail "cirminden" daha fazlasını yakabilecek bir potansiyele sahip.

Türkiyenin bölgedeki giderek artan hakimiyeti İsraili müthiş rahatsız ediyor. Eğer, Türkiye, PKK terörünü de bitirip İsrailin gözü olan toprakları huzur ve sükuna kavuşturursa, İsrail, Filistinliler için ördüğü duvarların ardında kendisi kalacaktır. Bu durum, İsrail'in ölümüdür. Saldıramayan bir İsrail'in yaşama şansı kalmayacaktır.

Anlaşılan o ki, İsrail, sular iyice durulup huzur ve barış iklimi yerleşmeden, yeniden suları bulandırmaya ve yeniden bölgeyi ateşe vermeye çalışıyor. Bunu yapacak imkanları da var üstelik...

İsrail, hem kaşıyor hem kaşınıyor... Bir gün kendini de yakacak, buna hiç şüphe yok da kendi yanarken etrafını da yangın yerine çevirecek...