Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Ocak '09

 
Kategori
İstanbul
 

Istanbul Anadolu yakasının son büyük yeşil alanı yok ediliyor

Istanbul Anadolu yakasının son büyük yeşil alanı yok ediliyor
 

Validebağ Korusunun çeyreği, belki daha azı.


Pek çok kişinin iştahını kabartan bu muhteşem arazinin resimlerini korkarak ekleyeceğim. Çünkü güzelliğini gören akbabalar ele geçirmek için daha acımasız saldıracaklar.

Resim, araziyi anlatmada yetersiz. Alt karede 3 ayrı resmi yanyana birleşmek zorunda kaldım. O kadarı alacak genişlikte objektif bende yok. Arazi bu resimden kat kat büyük. Her köşesini tek resimde çekmek zaten imkansız. Bu resim yeterince fikir verecektir.

Üsküdar ilçe sınırları içinde olan Validebağı Korusunu pek çok İstanbullu bilmez bile. Dahası pek çok Üsküdar ve Kadıköylü bilmez. Oysa Validebağı Korusu bir koşuluk yerdedir bu ilçelere.

Koruyu 1974'den beri bilirim. Yıllarca sinsice nasıl kemirildi acı içinde çaresiz izledim. Kemirilişi hep kamu adına yararlı işler olarak sunuldu.

Son 10-12 yılını özetleyeyim size.

En büyük parselini Haydarpaşa Lisesine kaptırdı. Kimse gık diyemedi, malum OKUL ! Haydarpaşa Lisesi tarihi güzel binasından alınıp, Korunun büyük bir bölümüne yerleştirildi. Böylece başlandı yapılaştırma.

Ardından Validebağ Sağlık Meslek Lisesine de yeni bina yapıldı koru içinde... Haydarpaşa Lisesi araziyi çevirip alırken, Sağlık Meslek Lisesi arazinin tamamıyla bütünleşti. Kullanılamaz denen eski binası da. Öğretmenler evi oteli yapılacak...

İçinde Valide Sultan kasrı var , onarılıyor şimdilerde. Onun etrafı lokanta, büfe, masa...Yeter ki oturup yesin insanlar.

Derken, gelenler araç bıraksın diye bir zamanlar yemyeşil olan kabaca 3-4 dönümlük çayır, mıcır dökülüp otoparka çevrildi. Hastane önünde bir büfe kuruldu. Bu yaz , büfe yeni işletmeciye verildi. Eskiden sadece büfe iken, oturma yeri elde etmek üzere eklenti yapıldı, bahçeye konulan masaların altına mıcır döküldü, ağaçlar ahşap oturaklarla çevrildi. Seneya betonlar, üstüne kapatırlar....

Validebağ Korusu, Koşuyolu Üsküdar sınırından başlayıp, Çamlıca, Acıbadem sırtlarına ve Altunizade'ye dayanır. Altunizade yönündeki sınırında, eskiden STFA'nın grup merkezi olan ve Taşyapı'nın aldığı bilinen arazi ve bağrından koparılmış araziye kurulan Haydarpaşa Lisesi vardır. Koru Acıbaden sırtlarında çevre binaların tecavüzü ile küçülmüştür. Duyumlarım kitabına uydurulduğu yönünde...İlkokul bağışlanıp tecavüz örtülmüş...Özel spor tesisi diye çalınmış bir kısmı... Ben büyüklüğüne ve küçüldüğüne tanığım o parçanın. Son duyumlarım da, birilerinin tapu ortaya çıkarıp orayı alıverdiği ve Taşyapı'ya aktarıldığı...

Haydarpaşa Lisesinin koruya dönük yüzüne bir de futbol sahası açılmıştır. Tophanelioğlu Caddesinden girilen yöndeki tarihi av köşkü İzci Müzesi olarak tahsis edilmiştir. İzcilerimize bir evi ya da müzeyi çok görmüyoruz ama izci evi büfeleri ve oturma yerlerleri, durmaksızın koruyu kemirerek genişlemeyi sürdürmektedir.

İstanbul'un ortasında böylebir ada olur da, bazılarının iştahını kabartmaz mı?

Koruyu turizme açmak v.b nedenlerle yapılaşmaya açma girişimleri sürüp gidiyor. Bu arada da koru, içinden binalaştırılarak kemiriliyor.

İçinde bir Hastane ve Provantoryum ile Huzur evi de bulunan Koru, bisikletçiler, yürüyüşcüler, koşucularla şenlenen, güzel havalarda halkın soluklandığı cıvıl cıvıl bir yerdir. Pek çok canlıya yuvadır.

Henüz heryeri betonlaşmamıştır, patikaların çoğu doğaldır. Araziye, patikalara kimse dokunmasın. Biz çamuruna razıyız, yeter ki doğal kalsın.

O koruda 35-40 papağanı resimledim. Sincapları resimlemeyi beceremedim ama gözlerim aldı resimlerini. Pek çok kuş türü var orada yaşayan, son sığınaklarında.

Meyve ağaçları yaşlanmış, bakımsız ama hala oksijen üretiyorlar, hala sevgisizce kırılan dallarından zorlukla büyüttükleri minik elmaları, armutları sunuyorlar taşkafalı, vurdumduymaz, doğaya düşman insanlara... Merhamet dilenir gibi... Ihlamurlar, fıstık çamları, çitlenbikler...

Şimdi bu güzel koruyok ediliyor. Artık kemirilerek , usul usul değil, açıktan ama yine hizmet diye maskelenerek.

9 Ocak günü hafta koruda çalışan dozerleri içim yanarak izledim. Futbol sahasında çalışır görünüyorlardı. Sorsan zemin düzeltmesi denecek..

Derken bir yol açtılar... Gece çalışıyorlar... Hafta sonu çalışıyorlar...

13 Ocak akşamı yolum Acıbaden sırtlarındaki yaya girişine düştü.

Dehşete kapıldım!

Karanlık, tek insan geçebilecek kapı olan duvar yıkılmış, içeride iki dev dozer, araziyi hallaç pamuğu gibi atıp, tepeyi düzlüyorlar. Bir tabela dikilmiş.

Ortalık çamur içinde. Tabelaya kadar gidip okudum. Bunca yıldır gördüğüm tabelalara benzemiyordu. Usule aykırı bir tabelaydı. Kaldırmazlarsa bu yazıdan sonra gene gider fotoğrafını çekerim ama beynime kazıdım.

Tabelada "Validebağ Korusu yaya yolları avam projesi" yazıyor ve bir kroki gösteriliyordu. Avam projesi uygulanmaz ki! Adı üstünde avam, yani taslak. Ruhsat no yok, proje no yok, keşif bedeli yok, yüklenici yok, sorumlu birim yok.... Dikilmiş.

Dozerler araziyi dümdüz ediyor. Arazinin yapısını değiştiriyorlar, öyle kros yolu yapılr durum yok. Belli ki bir bina kondurulacak. Haa anladım, koşunun idari işlemleri için geçici bir yapıdır, sonra kalıcı olur!

Hep aynı numara. Kamu yararına...Geçici....

Aceleleri var. Gece saat 22:00'e kadar harıl harıl çalışıyorlar.

Koca İstanbul, bir oldu bittiyle daha karşı karşıya görünüyor. Bağrından son büyük yeşil alanı koparılıyor. Gerekçe halk için , yaya yolu yapmak. Kamunun yüksek yararı önde yani (!)

Bu sabah "Atletizm kros koşusuna parkur " yapılıyor diye haberleri okudum Internetten.

SHOV TV'de Taşyapı'ya verildiği haberi geçilmiş bu sabah....

Ben bu filmi Nakkaştepe'de de seyrettim. Önce İÜ Orman Fakültesine peyzajı yaptırılıp düzenlendi. Bir veya iki yıl geçmedi, Nakkaştepe'nin 1. boğaz köprüsüne giden yola sınır bu yamacında villalar gördük... Kamu arazisi elden gitti, turşusu kurulmadı yani.

Millet egemenliğine adanmışlıklarını dillerinden düşürmeden, milleten soluk alacak yeşil bırakmıyorlar ve milletin toprağını satıyorlar .

Validebağı Korusunun Gönüllüleri basına açıklama yapmış. Okudum Internette.

"Glu glu dansı yapıyorlar " bir zamanların baştan bakanlarının yaklaşımıyla. Hatta iyi ki varlar. Birileri muhalefet ediyor olur, demokrasi var görünür, " tepkilerin gazı alınır", ama işler saman altından yürür.

Kime söyleyeyim, kime ağlayayım.

Yasa, hukuk, usul, adet, görenek, insanlık vicdan....

NEREDESİNİİİİİZZZZZ?

Bu blog Milliyet.com.tr sitesinden 0 kez görüntülenmiştir

 
Toplam blog
: 41
: 1621
Kayıt tarihi
: 29.05.07
 
 

Doğaya, sanata, spora, bilime ve ülkeme bağlı; doğruya, gerçeğe, akla yönelik; uluslara saygılıyı..