İşte Türkiye'nin dış borcu…

Hani IMF’ye bile borç verir duruma gelmiştik ya, aslında IMF’ye verdiğimiz borç parayı, meğer borç olarak almışız(!) Yani borç vermek için borç alarak, gelişmişliğimizi dünyaya kanıtlamışız!

Niçin böyle yaptığımızı bize açıklayan yok! Halk olarak sorgulamıyoruz da.

Gelin Dış borcumuza yönelik açıklamalara bir göz atalım.

Hazine Müsteşarlığı Türkiye’nin borç stoklarını açıkladı.

Müsteşarlığın açıkladığı rakamlara göre Türkiye’nin brüt dış borç stoku  406 milyar dolar olurken AB genel yönetim borç stoku 654.8 milyar lira oldu.

 Hazine Müsteşarlığı'nın açıkladığı verilere göre, Türkiye'nin 2015 üçüncü çeyrek sonu itibarıyla bazı borç stoku verileri şöyle gerçekleşti:

 * Türkiye'nin brüt dış borç stoku üçüncü çeyrek sonu itibariyle 406 milyar dolar

* Türkiye net dış borç stoku üçüncü çeyrek sonu itibariyle 240.3 milyar dolar

* Türkiye kamu net borç stoku üçüncü çeyrek sonu itibariyle 143.4 milyar TL

* Türkiye AB tanımlı genel yönetim borç stoku üçüncü çeyrek sonu itibariyle 654.8 milyar TL 

Yani ülke insanı olarak geleceğimizi tüketmişiz! Üretmeden tüketime yönelik ekonomik mucizenin esiri olmuşuz. İşçiye 300, emekliye 100 lira verirken, faiz, repo gelirlerinden alınacak vergiyi 2020 yılına öteleyerek ortalama 20 milyar liralık bir rantın yolunu açmışız.

Sadaka ekonomisine muhtaç bırakılan halkın böyle bir ekonomik yapıya başkaldırması düşünülebilir mi? Eline verilen üç kuruşluk sadakaya şükreden halkımız, halkın yüzde 1’lik kesimine aktarılan milyarlarca liraya ses çıkarmasını beklemek abesle iştigaldir. Her iki kesimde üretmeden, çalışmadan kazandıkları için aynı ekonomik yapının dişlileri…