- Kategori
- Sinema
İyi bir kovboy filmi olmuş, o kadar.
Cem Yılmaz' ın sahne gösterilerini düşünerek filmlerine gidip hayal kırıklığı yaşamak nasıl bir şeydir sanırım "Yahşi Batı" filminden sonra iyice bir anlaşıldı. Bu film için "Bir film olarak nasıldı?" diye sorulursa "İyi bir kovboy filmi gibiydi." denir fakat iyi bir komedi filmiydi demek için insanın bayağı kafasını kaşıması gerekir. Ya da şöyle söyleyeyim; alın filmden Cem Yılmaz' ı koyun yerine Yılmaz Köksal' ı daha iyi bir kovboy filmi ortaya çıkardı diye düşünüyorum.
Bu arada şuna da kesinlikle inanıyorum ki; Cem Yılmaz, gerçekten oturup uzun soluklu bir çalışma yaparsa ve şu Turist Ömer tarzı filmlerin dışına çıkıp biraz Türkiye gerçeklerini vurgulayan filmlere kafa yorarsa çok iyi sinema filmleri yapacağına da inanıyorum. "Aman film olsun, sezona yetişsin, içine kekikte, liomonda koyayım" tarzı filmlerle devam ederse sanırım gerçekten önemli bir yetenek, izleyici kitlesini giderek kaybedecektir.
Filmi dikkatli izleyenler "İyi ki Zafer Algöz vardı. " diyeceklerdir. Gerçekten kasaba şerifi rolüyle bu tür filmlerin karakterlerinin çok üstünde bir oyun sergilemiş. Uğur Polat gibi dev bir tiyatrocunun üstlendiği rolün kıymetsizliğine bakarak "Başka işin mi yoktu Uğur bey?" diye sormadan edemiyorsunuz . Dekorlar, sahne kurgusu, bir kovboy filminde olması gerekenler kadar başarıyla yapılmış fakat Arog filminin komedi anlayışı dahi bu filmin çok ilerisindeyse ve de seyirci Cem Yılmaz' dan "Güldür bizi abi " beklentisiyle bu filmlere gidiyorsa işte bu kısmı başarılı olamamış demekte biz izleyicilere düşüyor. saygılarımla...
Bu blog Sinema sitesinde de yayınlanmaktadır