Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Mart '10

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

İzin alsan dert, almasan ayrı bir dert

İzin alsan dert, almasan ayrı bir dert
 

internetten


O güzelim mevsimlerin, aydınlık zamanlarını hep iş yerinde tükettiğimden dolayı kızarım kendime ve kaderime. Ekmek parası işte kardeşim, ne yapacaksın çalımak zorundayız kelimesiyle de avuturum kendimi.

İnsan oğlu, dört duvar arasında çalışırken, hayat da dışarıda acımasızca ve tüm güzelliği ile akıp gidiyor. Biz de bu akışı pencere gerisinden izliyoruz. Bazen o pencerelerde açılmıyor, havasızlıktan boğuluyoruz.

Heyyyt be açın şu camları da bir nefeslik hava gelsin diye çığırmamla, yine camları açma görevini ben ya da yan masamda çalışan, pardon ya çalışan dedim demi, sadece boş zamanlarında çalışan arkadaşım açıyor. Allahtan hava alma konusunda aynı fikirdeyiz de sürekli uyarmak zorunda kalmıyorum.

Bazen, hayatla ilgili hafta içide bir çok şey yapmak istiyorum. Ne bileyim okuldan kaçmış bir öğrenci gibi, herhangi bir günün öğlen sonrasını, iş yerinden izin alıp gerçek dünyada avare, avare dolaşmak istiyorum mesela.

Ay ne kıymetli günlermiş eski öğrencilik günlerimiz. Gezerdik öylece boş boş. Ev hanımı günlerime de güzelmiş diyemiyeceğim çünkü, hiç ev hanımı olup ev hengamesiyle senelik izinler dışında uğraşamadım . Ayrıca ev hanımlarına da kocaman bir selam gönderiyorum. Zor zanaat vesselam ev hanımı olmak.

Şu fani rutin hayatımızda mutlaka teklediğimiz zamanlar oluyordur. İşte böyle zamanlarda izin almak zorunda kalırız iş yerinden. Aile, ev veya çocukla ilgili bir işiniz olur mesela. İzin alacağım zamanlarda aman bir heycanlanırım, bir karnım ağırır sormayın gitsin. Halbuki zorunlu olmadıkça izin almam.

İzin, yapmak zorunda kaldığımız gerekli yada gereksiz ihtiyaçlar dan ibarettir. Fakat bakıyorum çevreme, insanlar iş yerinden izin alırken hep bir sorunla karşı karıya kalıyorlar. Sanki çalışan kişi bir gün işe gitmese şirket batacak. Biz robotmuyuz ki sürekli aynı düzende çalışalım. Onların bile bakıma ihtiyacı vardır demi ama.

İzin almak ne kadar zorsa, izin sonrası dönüşte bir o kadar zordur. Vay haline yani. Herkes bir surat, bir surat sormayın gitsin. Görende iş yerinde, hırsızlık neyim yaptınığını sanır.Sen izin alırsın haaaaaaa.

Kendi kendinize ne bu suratlar ya alt tarafı bir gün izin aldım hepsi bu ya dersiniz. Sonra bakasrsınız ki masanıza siz yokken ya işiniz yapılmamış ya da yalandan türkü çığırarak yapılmış. Bakmayın bütün bunları söyediğime aynı hareketleri bazen bende yapmıyor değilim. Azıcık kıskançlıktan olsa gerek. O izinli ben çalışıyorum. Ego tatmini diyelim.

Bence bir çalışan izin almıyorsa sorun var demektir. Hayatında bir eksiklik yada fazlalık yada muhtemelen kimseyle görüşmüyor, hayatı öylesine geçiştiriyor demektir.

Hastalık, sağlık, düğün, fatura ödemeleri, ev tamirleri, alışveriş bunlar hayatın gerçekleri ve tatları. Yapmak ve bulunmak zorunda olduğumuz gerçekler. Bir de bunların dışında hafta içi bir günün nasıl akıp gittiğini saatlerin dışarıdayken nasıl da bir birini kovaladığını görmek isteyenler vardır tabi.

Ya da benim gibi hafta içi en azından bir gün, oğlumun tabiriyle, akşam olmadan kreşten onu alarak, eve dönmeyi isteyenler olabilir. Bunu zaman zaman yapmayı ne çok istiyorum bir bilseniz. Yapmıyor değilim ama, öyle her hatfa değil, ayda bir bile değil sadece arada.

Hayatımız iş, geriside boş olmuş. Her akşam eşimin söyediği tek şey çok çalışıyorum, yoğunum ve yorgunum :( Benim sorduğum şeyde para işlerini ne yapacağız.

İş = para

Konuşacak başka birşey kalmadımı ki hayatımızda diye düşünürken hepi topu uyku dışında 4-5 saat görüşebildiğimizi bunun büyük bir kısmınıda oğluma ayırdığımızı görüyorum.

Herkes yaşam yolunu kendisi seçiyor. Kimi sadece yarım gün, kimisi akşama kadar, kimisi de vardiyalı çalışıyor. Kendi tercih yada mecburiyetlerimizin cefasını yada sefasını sürdürüyoruz.

Her şey insanlar için değil mi zaten.

Vakitte, vakitsizlikte.

Hadi kendinize bir iylik yapıp bir öğlen sonranızı dışarda boş boş gezerek geçirin.

Sevgilerimle...

 
Toplam blog
: 164
: 4548
Kayıt tarihi
: 26.03.08
 
 

Hayatı sevmek ve düzgün yaşamak isterken bulurum kendimi. Yaşamın bana verdikleriyle yetinmeye çalış..