Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Mayıs '13

 
Kategori
Gezi - Tatil
 

Jabiroo Kuşu'nun Girit Macerası

Jabiroo Kuşu'nun Girit Macerası
 

 

Bir Jabiroo Kuşu olarak yılın büyük bir bölümünü dünyanın dört bir yanında, otel ziyaretleriyle geçiriyorum. İşim farklı destinasyonlardaki otellerde kalmak, şehrin restaurant, cafe ve müzelerini gezmek ve bunlar hakkında insanları bilgilendirecek yazılar yazarak otel tanıtım anlaşmaları yapmak. En büyük hobim ve belki de en öncelikli hayat amacım olan “dünyayı gezmek”, yaptığım iş oldu sizin anlayacağınız. O yüzden, tam da istediğim mesleği yapıyorum diyebilen o çok şanslı azınlıktanım.

Geçen sene bu zamanlar, en çok görmek istediğim yerlerden biri olan Girit’e gitmiştim. Atina’dan başlayan yolculuğum uçağa son anda yetişmemle çok da iyi başlamadı. Çok büyük bir felaket atlattığımı düşünmeye başlamıştım ki esas sürprizi Girit havaalanında yaşadım. Zira uçaktan bavulum çıkmamıştı. Uzun zaman hayal ettiğim Girit seyahati bu talihsizliklerle başlamış ve benim moralimi iyice düşürmüşken, adada gördüğüm ilk manzara yaşadığım tüm olumsuzlukları bir anda unutturdu.

Ada o kadar büyükmüş ki; adaya ilk ayak bastığımda şaşkınlığımı gizleyemedim. Amacım hızlıca gezeceğim 4 otele doğru yola koyulup kendim için ayıracağım süreyi arttırmaktı. Otelleri gezdikten sonra, kalan zamanımı adayı keşfetmek için kullandım ve adanın doğal güzelliklerine hayran kalıp binlerce fotoğraf çekmeden de duramadım. Baktığınız hemen her yer yemyeşil, burnunuza ise çeşit çeşit bitkilerin, ağaçların kokuları geliyor. Mavi ve yeşilin her tonunu görebileceğiniz denizinden ise bahsetmeme bile gerek yok. Siyah zeytin ağaçlarıyla meşhur olan Girit’te dolayısıyla zeytinyağı da çok fazla kullanılıyor. Bu yağ ile yapılan yemekler ise damakta muhteşem bir lezzet bırakıyor. 

Vakit bulduğum ilk anda adanın sokaklarında gezmeye başladım. O eski sokakları, yıkık dökük evleri ile Girit, tuhaf hissetmeme sebep olmuş olsa da; öncesinde bana anlatılanların ötesine geçemeyen Girit olmaktan çıkmıştı ve bu tarihi derinden hissetmek beni gerçekten tatmin etmişti. Hatta bir akşam, kaldığım otelde Çağan Irmak’ın yazıp yönettiği ‘Dedemin İnsanları’ filmini izledikten sonra daha da sevindim Girit seyahatine. Birkaç gün daha adayı gezdikten sonra, her ne kadar Girit'te yaşamasam da; bundan sonra tatil için bile olsa sık sık buraya geleceğime karar verip, harika anılarla oradan ayrıldım.

İlgilenebileceğinizi düşündüğüm bir başka Girit yazım için tıklayın!

 
Toplam blog
: 67
: 2743
Kayıt tarihi
: 15.04.13
 
 

Jabiroo ismi bir tür Güney Amerika leyleğinden esinlenerek bulunmuştur. Jabiroo özel seyahat haya..