Kaderden kaçılmaz (Nermin'in hikayesi - 5 -)

Dördüncü bölümün link adresi:

http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=111830

Erciş'ten Van'a giden otobüs ve minibüs çalışanları Ali'nin tanıdıklarıydılar ve hepsi tembihliydi. Ali, karısı ilçe dışına çıkmaya çalıştığında kendisine haber verileceğini biliyordu. Üstelik işe giderken Nermin'in bütün paralarıanı alarak onu beş parasız bırakmıştı. Bir tanıdığından borç alıp, otobüsle gitmeye kalksa er geç yakalanacaktır. Ablasını arayıp telefonla durumunu anlatır. Buradan kaçmazsa hayatı tehlikeye girecektir. Ablasıyla bir plan yapar. Ablası 25 yaşındaki oğlunu uçakla Van'a gönderecektir. Nermin'in yeğeni uçakla Van'a gelecek, Van-İstanbul uçağına 2 kişilik yer ayırtacaklar ve ikisi beraber İstanbul'a döneceklerdir.

Ali işe gittiğinde Nermin çocuklarını karşısına alır ve konuşmaya başlar. Ali'nin ilk karısından olan çocukları da Nermin'i anneleri gibi seviyorlardır. Kız da artık büyümüş kardeşlerine bakacak duruma gelmiştir. Kendi oğlu ise yaşı küçük olmasına rağmen annesinin biran evvel buradan ve dayaktan kurtulmasını istiyordur.

Nermin'in elinde ise paraya çevrilebilecek bir kolyesi kalmıştır. İlçenin 2 kuyumcusundan birine giderek kolyeyi bozdurur. Aldığı parayla bir taksi tutup Van'da kendisini bekleyen yeğeniyle buluşacaktır. Oradaki taksilerden birine gider ve Van'a gitmek istediğini söyler. Taksi şoförü Nermin'i tanımaktadır. Nermin Van'daki devlet hastanesine acil bir tahlil yaptırmak için gittiğini ve hemen yola çıkmaları gerektiğini anlatır. Şoför onun haline acır ve Van'da Devlet hastanesinin önünde kendisini bırakır. Yeğeni ise biraz ilerde onu beklemektedir. Uçağın kalkmasına 3 saat zaman vardır. Ali bu sırada eve gelmiş ve çocuklara Nermin'i sormuştur. Çocuklar biraz sıkıştırılınca annelerinin kendileriyle vedalaşıp gittiğini söylerler. Bunun üzerine Ali otogara gider ve Van'dan kalkan bütün otobüsleri aşiretteki adamları vasıtasıyla mola yerlerinde durdurtup, Nermin'i aratır. O saatlerde ise Nermin'in bindiği uçak İstanbul'a doğru havalanmıştır.

İstanbul'a gelince kardeşinin yanına yerleşen Nermin, yaşadıklarını etrafındakilere anlatınca herkes ona hak verir. Bir müddet sonra ise boşanma davası açar. Ali Nermin'le olan ilişkilerinde ne kadar haksız olduğunu bilmektedir. Boşanma sırasında zorluk çıkarmaz ama oğlunun velayeti babasında kalmıştır.

Nermin'in hiçbir geliri yoktur. Almanya'da kazandığı parayı ise kocasına vermiş, aldığı evi de satmış olup, hepsi kumarda kaybedilmiştir. Kadın, kardeşinin yanında sığıntı gibi kalmak istememektedir. Bu nedenle iş aramaya başlar. Gazete ilanında yatalak bir hastaya bakacak yatılı bir bayan arandığını okuyunca hemen müracaat eder. İş görüşmesi sırasında başından geçenleri anlatan Nermin'i işe alırlar ve talihsiz kadın artık bir başkasının evinde hasta bakarak hayatını kazanmaya başlayacaktır.

Hastanın ağırlaştığı bir dönemde ev sahibinin tanıdıklarından 2 kardeş Nermin'i yakından izlemektedirler. Kadının bakımını ve yaptığı yemekleri çok beğeniyorlardır. Onların da yaşlı bir babaları vardır ve yalnız yaşamaktadır. Babalarının hali vakti yerindedir. Anneleri öleli uzun zaman olmuş, artık yalnızlıktan bıkan adam, kendine bir hayat arkadaşı aramaktadır.

Nermin geçmişte yaşadığı acılardan sonra rahat bir hayat istemektedir. Çocukların babalarıyla evlenme önerisini, kendi üzerine bir daire yaparlarsa kabul edeceğini söyler. İstanbul'da yaşayan adamın 6 daireli bir apartmanı vardır. Dairelerden birisini kadının üzerine yaparlar ve Nermin yaşlı adamla evlenir.

İlerleyen günlerde Nermin kocasına çok iyi bakmakta ona istediği lezzetli yemeklerinden yapmaktadır. Adam, bu durumdan çok memnundur ve karısının akrabalarını rahat ziyaret etmesi için ona bir de otomobil alır.

Nermin'in hayatı artık düzene girmiştir. İlk kocasından olan kızı evlenmiş ve babasını da yanına almıştır. Ancak yine de yaşadığı hayat Nermin'e ters gelmektedir. Zaten kızı da onunla görüşmemektedir. Nermin arasıra kızının yaşadığı semte gidip kızını uzaktan da olsa görme umuduyla parkta oturup geleni geçeni izlemektedir. Oğlu ise askerlik çağına geldiğinde annesini ziyaret ederek, hayır duasını alarak askere gitmiştir.

Ben Nermin'i iki defa gördüm. Yılların acısını yüzünde taşımasına rağmen yine de dimdik ayaktaydı. Onun başından geçenleri ise benim MB deki yazılarımı takip eden yakın aile dostumuz olan kız kardeşi ve kocasından öğrendim. Nermin'in kızkardeşi ablasının durumundan bana kısaca bahsedince ben kadını her gördüğümde daha fazla detay öğrenerek bu yazıyı hazırladım. Kendisi kişilerin isimlerini değiştirmek suretiyle onun hayat hikayesini yazmama onay verdi. En azından bu yaşam öyküsü Nermin'in durumuna düşmek istemeyen kişilere örnek olsun diye...

Not: Bu öykünün üçbuçuk yıl sonrasında neler olduğunu öğrenmek istiyorsanız lütfen tıklayın