Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Ekim '07

 
Kategori
Eğitim
 

Karne ve çocuk

Karne ve çocuk
 

Uzun bir eğitim – öğretim döneminin sonunda nihayet Cuma günü yaklaşık 14 milyonun üzerinde öğrenci arkadaşımız emek ve çabalarının bir sonucu olarak karnelerini alarak 15 gün gibi bir süre tatile girmenin heyecanı ve telaşası içerinde karne gününü beklemektedir. Anne – baba olarak bizlerde bu heyecan ve telaşaya öğrencilerle birlikte ortak olmakta onlarda iyi bir karnenin beklentisi içerisinde karne gününü beklemekteyiz.

Öğrencilerimizin bazıları alacakları karnelerle birlikte sevinç tarlasında ordan oraya koşturarak “ BAK KARNEMDE HEPSİ 5 ” diyerek mutluluklarını ve çalışman emek ve gayretin haklı gururunu çevresi ile paylaşacak , bazıları ise karnelerindeki düşük notlar yüzünden eve nasıl gideceklerinin kara kara hesabını düşünerek “ EVE BEN NE DERİM ” “ANNEM , BABAM BU KARNEYİ GÖRÜNCE ACABA NASIL TEPKİ VERECEKLER ” endişesi içerisinde kara kara düşünerek ne yapacaklarını bilememenin vermiş olduğu kaygı ile evin yolu tutacaklar..

Ebeveynlerin özellikle bu dönemde karnelere yönelik olarak göstermiş oldukları tepkiler çocuklarının kişisel gelişiminde ve okul başarısında önemli bir yer tutmaktadır. Eve zayıf notlarla gelen çocuklar özellikle baskı altına alınarak cezalandırılmaktadır. Bu çocuğun okula karşı soğumasına ve düşük notlarla kişiliğini özdeşleştirerek düşük benlik saygısı geliştirmesine , karne üzerinde oynamalar yapmasına , evden kaçmalara hatta intihara bile sürüklenmesine neden olabilmektedir.

Peki bu dönemde Anne – Baba olarak bizler nasıl bir tutum ve davranış içerisinde olmalıyız !

1. Öncelikle çocuğumuzun düşük not almasının nedenlerini birlikte tartışarak çözümler üzerinde odaklaşmalıyız. Aile içerisinde yapacağınız toplantılarda çocuklarımızın da bu karar içerisinde yer almasını sağlayarak sorumluluk bilincinin gelişmesine katkıda bulunmalıyız.

2. Ara dönemde çocuklarımızla birlikte fırsat geçirmek için çok iyi bir zaman. Bu zaman diliminde mümkün mertebe onlarla birlikte daha çok zaman geçirmeli değişik aktivitelere katılarak yeni eğitim- öğretim dönemine hazırlamalıyız.

3. Karnedeki notlar ne olursa olsun onları karşılıksız sevdiğinizi gösterin.

4. Karnedeki zayıf notlar nedeni ile başkaları ile kıyaslandırmaktan çekinin.

5. Karnenin çocuğunuzun yeterli ve yetersiz alanları hakkında bir geribildirim olduğunu ve bu konuda neler yapılması , ne gibi çözüm yolları olabileceği konusunda öğretmeni ile görüşerek çocuğunuzun ihtiyaçlarını , yeterli ve yetersizlik alanları belirleyerek çocuğunuza destek olabilirsiniz. Ayrıca sadece karne zamanında değil , belli periyotlarda okula giderek çocuğunuzun akademik performansı , her türlü kişisel gelişimi hakkında sınıf ve branş öğretmenleri ile bilgi alışverişinde bulunmanız salık verici bir durumdur. Okula sürekli gidip gelmeniz çocuğunuza şu önemli mesajı da vermektedir .“ Ailem benim okul hayatıma önem veriyor ” .

6. Çocuğunuza karnedeki düşük notlardan dolayı ceza vermek çözüm odaklı bir yaklaşımdan ziyade , sorun odaklı bir yaklaşımı tercih etmek olacaktır ki bu durum sorunun çözümünden ziyade daha da artmasına neden olacaktır.

Karnedeki düşük notlar düzeltilebilir. Ancak düşünmeden hareket ederek söylenen sözler ve olumsuz davranışlar çocuğumuzun kişilik gelişiminde onarılamayacak tahribatlara yol açabilir. Unutmayın çocuklarınızın aldığı karne aynı zamanda SİZİNDE karneniz sayılır.

Murat DİNCER

Psikolojik Danışman

mailto:muratdincer55@hotmail.com

 
Toplam blog
: 6
: 3580
Kayıt tarihi
: 07.10.07
 
 

1979 yılında Samsun'da doğdum. İlköğrenimimi Kazım Orbay okulunda, ortaokul ve liseyi 100.yıl lisesi..