Kaybolan gençlik

KAYBOLAN GENÇLİK

Gençler ve yaşlılar, farklı iki nesil. Gençlerin bir bölümü görüntü olarak yaşlılığa özeniyor, yaşlılar gençliklerini arıyor. Günümüzde gençlerin çoğu sakal bıyık bırakıyor, o güzel yüzler kıllarla kaplı sanki taş devrinde yaşıyorlar. Geçen gün genç çiftlere rastladım erkek sakallı yüzü kıllardan görünmüyor, yanındaki genç kız çok güzel alımlı. Yanlarından geçerken : “Günaydın,  ne güzel bir gün güzel bayan yanınızdaki bey dedeniz mi?” diye sordum, muzipliğim tuttu ama bir gün bu yüzden dayak bile yiyebilirim herhalde. Genç kız ve yanındaki bey şaşırdılar ve “Hayır nişanlım, neden böyle söylediniz” deyince: “Baksana yavrum yüzündeki sakal ve kıllarla 80 yaşında gösteriyor” dedim.  Genç bey söze başladı :”Teyzeciğim ben daha 25 yaşındayım gerçekten öyle mi görünüyorum” diye hayretle sordu. “Evet, öyle görünüyorsun, neden, neden yavrum bu özenti her yaşın bir güzelliği var o güzel yüzünüzü neden bu yaşta kıllarla kapladınız. Şu TV. Dizilerindeki oyunculara mı özeniyorsunuz, vallahi en güzel dizileri bile o yüzden izlemiyorum. Bakın ben emekli öğretmenim, devamlı yazıyorum size ikinci kitabım olan Yaşam ve İzler ’den aldığım bir şiiri okuyayım, dinlemek ister misiniz” deyince tabi buyurun şu parktaki banka oturalım, okuyun çok mutlu oluruz” dediler ve ben aşağıdaki gençlik şiirimi okudum.

GENÇLİK

İstersem güneşi söndürür

Okyanusları bir yudumda içerim

Başımda kavak yelleri,

Kanımda volkan ateşleri

Gönlümde binlerce bahar

Dünyada gençlikten

Daha güzel ne var?

Bil değerini gençliğinin

Yaşlılık

Bir sonbahar.

Şiiri bitirince iki gençte beni öpüp tebrik ettiler ve delikanlı: “Vallahi efendim eve gider gitmez sakal bıyık ne varsa keseceğim size çok teşekkür ederim.” Diyerek ayrıldılar.

NAHİDE ÇELEBİ