Kaybolan kuş türleri!..

Dünyayı tehdit eden Küresel ısınma gibi, Kimyevi atıklar gibi, Nükleer atıklar gibi madde ve doğa olaylarının gittikçe çoğaldığı, bu çoğalmanın da dünya üzerindeki birçok canlıyı yok olmakla karşı karşıya getirdiği bir gerçek.

Bu gibi atıklar ve doğa olaylarından en fazla zarar göreler tabii ki kuşlar.

Bakın kuşlarla ilgili Dünya Çevre Koruma Örgütünün verileri nasılmış. Birlikte bakalım.

Dünyadaki yaygın kuş türlerinin çoğunun sayısının son yıllarda giderek azaldığı, bunun küresel çevre koşullarının kötüleşmesinin ve biyolojik çeşitlilikte bir krizin işareti olduğu bildirilmiş.

Bird Life International örgütü yöneticilerine göre, Kuşların, doğru ve kolay okunabilir bir çevre barometresi olduğu ve mevcut yaşam biçimimizin dünyanın biyolojik çeşitliliği üzerinde yarattığı baskıyı açık biçimde görme imkânı tanıdığı belirtilmiş. Yani kuşların birçok türünün yok olmakla karşı karşıya kaldığı, bir an önce önlem almamız gerektiği anlatılıyor.

Çevre koruma örgütünün raporunda, endüstriyel tarım ve balıkçılık, istilacı türlerin yayılımı, doğal orman alanlarının azalması ve yerlerini tek kültürlü bitki örtülerinin almasının kuşları tehdit ettiği belirtiliyor.

Ayrıca bu olguda, uzun vadede iklim değişiminin kuşlar üzerindeki en önemli tehdit olacağı da kaydediliyor.

Bird Life raporuna göre;
-Avrupa'da yaygın olarak görülen kuşların yüzde 45'i yok olduğu,
-Avustralya'da yerli kuşların popülâsyonunda yüzyılın son çeyreğinde yüzde 81 oranında azalma görüldüğü,
-Kuzey Amerika'da, 20 kuş türünün sayısının son 40 yılda yarıya indiği,
-Latin Amerika'nın en yaygın türlerinden kardinal kuşu, şu anda türü tehdit altındaki hayvanlar arasında sayıldığı,
-Asya'da, sayıları 16 yıl önce milyonları bulan akbabaların, yüzde 99, 9 oranında azaldığı belirtiliyor.

Diğer bir istatistikî veri de ülkemizdeki kuşlar ile ilgili. Kuşlar âleminde bulunan yaklaşık 8 bin ayrı kuş türünün 500'ü Avrupa'da yaşarken Türkiye'de en az 450 ayrı cinse rastlanıyor.

Bilindiği üzere Türkiye'nin kuşları hem Avrupa, hem de Asya'ya ait! Yani Türkiye gerçekten bir kuş cenneti...

Uluslararası Kuşları Koruma Konseyi'nin Kuş Cennetleri'nin saptanmasına yönelik yaptığı çalışmalarda ülkemizde 70 kuş cennetinin varlığı saptanmış.

Bu Kuş cennetlerinden özellikle 15'inin acilen koruma altına alınması gereken yerler olduğu da Uluslararası Kuşları Koruma Konseyi’nin yaptığı inceleme neticesinde belirlenmiş.

Bu cennetleri bekleyen en büyük tehlikeler arasında ise kontrolsüz ve usulsüz avcılık, yapılaşma, sazlık ve sulak alanların işgali, sulak bölgelerde ki aşırı su kullanımı ile ortaya çıkan kuraklık, yangınlar, kalabalık ve gürültülü ortamlar sayılabiliyor.

Kuşların kendini güvenli hissettikleri bölgelerde üremeleri, kuluçkaya yatmaları, nerede ne kadar kalıp, nerede beslendikleri incelendiğinde nesilleri tükenmekte olan balık kartalı, tepeli leylek, karaleylek, turna, cüce karabatak gibi birçok türde azalmaların olduğu kaydedilmiş.

Özellikle zirai mücadeleler için yapılan ilaçlama, sulara karışan sanayi atıklar, birçok canlı türünü olduğu gibi kuşları da olumsuz etkilediği bir gerçek.

Ülkemizdeki kuş cennetleri içinde ilk akla gelenleri şöyle sıralamak mümkün;

Manyas Kuş Cenneti, İzmir Çam altı Tuzlası, Kayseri Develi Ovası'nda yer alan Sultansızlığı Yay Gölü, Beypazarı yakınlarında Nallıhan Kuş Cenneti, Kızılırmak Deltası Bafa Gölü, Sinop' un Sarı kum Gölü, Nemrut Krater gölü, Silifke Göksu Deltası, Kelaynakların doğumhanesi olarak bilinen Urfa Birecik Fırat Vadisi sayılabilir.

Ancak, Bursa yakınlarındaki Uluabat Gölü, Bilecik Söğüt' teki Gölcük, Milas Bafa Gölü, Kıyı kışlacık, Muğla-Aydın Çine Çayı Vadisi, Köyceğiz Dalyan sazlıkları çevresi, Foça Orak Adası, Siren Kayaları tepeleri, İzmir Gölcük, Antalya Belek, Amasya, Kırıkkale, Kapukaya Baraj Gölü, Edirne Meriç, Enez gibi daha birçok sulak alanda ender görülen kuş türlerine rastlanmakta mümkün.

İşte bu kuş türlerinin yok olması demek, insanlığında sonunu getirecektir.

Bizler, kendi türümüzün sonunu getirmek istemiyorsak, bir an önce doğaya saygılı olmayı öğrenmemiz ve gerekli önlemleri almamız gerekiyor.