Keşke kaymasaydı

O değil de;

Sayın Yazarım Celal Akarsu nam-ı diğer ‘mazeretsizaşk.’ dün (28 Kasım 2010) asker oldu. Görev yeri, ‘Isparta/Eğridir Dağ Komando’ymuş.

Çabucak gider çabucak gelir inşallah…

O değil de;

Yağmurdan sonra neden gökkuşağı çıkar ki?

Bir rivayete göre gökkuşağının altından geçmek şans getirirmiş.

Bir başka rivayete göre de gökkuşağına bakmak iyi değilmiş.

O değil de;

Yağan kar taneleri hiç çarpışmazmış ve her bir tanecik sanat eseri kıvamında…

Ve kar tanesi neden beyaz? Bunun bir açıklaması olabilir mi acaba?

O değil de;

Ya kayan yıldızlara ne demeli!

Yerinde duramayan yıldız… Kabına sığmayan yıldız...

Ne vakit kayan bir yıldız görsem bilinçaltım karışır. Garip bir şekilde hüzünlenirim.

‘Keşke kaymasaydı’ derim.

Sahi o kayan yıldız tüm sevdiklerinden ayrılıp neden kendini boşluğa bırakır ki?

Onun da insanlar gibi isyanları mı var acaba!

O değil de;

belki şehre bir film gelir/bir güzel orman olur yazılarda/iklim değişir akdeniz olur/gülümse

O değil de;

Sayın Yazarım Muzaffer Cellek'in dikkatine;

3 defa,

Ya -ya-ya-şa-şa-şa-İzmir-İzmir-çok- yaşa

Ya -ya-ya-şa-şa-şa-İzmir-İzmir-çok- yaşa

Ya -ya-ya-şa-şa-şa-İzmir-İzmir-çok- yaşa

O değil de;

İyi bayramlar…