Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ocak '14

 
Kategori
Mizah
 

Kıl-Tüy-Yün

Kıl-Tüy-Yün
 

Justin Bieber (Horozlanma dönemi)


(Bu bir mizah yazısıdır. Din ve siyaset konu içinde görünse bile konu dışıdır.)

Başlık tuhaf gelmiş olabilir ama okudukça siz de hak vereceksiniz ki, insanoğlunun var olduğu günden beri en çok önemsediği konudur, kılları ve tüyleri.

İnsan kıldan tüyden moda yaratır, rütbe geliştirir, hatta siyasi simge haline getirip şekilden şekle girer mi?

E, giriyor. :)

Bırakın tarihi süreci bir kenara, günümüze baksak yeter gülmek için.

Haydi önceliği erkeklere verelim.  Daha bebekken ebeveynler çocuğun saçını dert edip bir sıfıra vurdurup bir uzatmasını da bir kenara alalım. Asıl yetişkinliğe geçişle başlıyor kılların büyük önemi.

Kıllar çok önemli, çok!

Önce horozlara özeniyor olsa gerek, zira kendisi de horozlanmaya başladığı için dikiyor saçları Eifel kulesi gibi. Kimi de kendiliğinden dikilip bir türlü yatmayan saçlardan muzdarip.  Saçına şekil verebilmek için geceden bere ile yatan insan yavrusu tanıyorum ben. Sırf o tepe noktasındaki inat kılları yatırmak için.

Üniversite yılları saç uzatma yılları. Arkadan bakınca gülle sporcusu hanımlar gibi gözüken, kıçındaki pantolonu toplamaktan aciz, koltuğunun altında kitaplar, yeri geldiğinde efelenen ama saç uzatan gençler. (Karşı olduğum anlaşılmasın, uzun saça ben de bayılırım. Maksat muhabbet olsun.)

İlerleyen yıllarda, iş dünyası özellikle kamusal alan uzun saçı kaldırmayınca saçlar tıraş ediliyor. Bereket uğraşacak başka kıllar çıkmış durumda. Yaşasın sakal ve bıyık dönemi!

Allah! Neler yapılıyor o sakal ve bıyıkla, neler!

Dile kolay, şekline göre siyasi kimliğini ortaya koyuyor adam. Örneğin bıyıkları uzat, püsküllendir, sok ağzının içine, en bıçkın solcu sensin! Ne o? Solcu değil misin? Öyleyse, kızgın nalla damgalanmış gibi sal ağzının iki yanından aşağıya, en afili ülkücü olmazsan ne olayım! Boş ver kafa bölgesini, içi boş ya da dolu! Sen en biçimlisinden şekil yaptın mı, solcu da olursun sağcı da!

“Ben Allahın adamıyım, en önemli şeyim inancımdır,” mı diyorsun, tamam! Sana uygun kıl şeklimiz de mevcut evelallah! Şöyle tavuk moku gibi, kokmaz bulaşmaz ebatta dudak üstünde bir badem şekli yap, en manidar dindar sensin oğlum!

Ne dedin? Sen hiçbir düşünce ve akımı temsil etmiyor hatta düşünmek nedir bilmiyor musun?

 Ha… Tamam o zaman. Sana da uyan bir kıl şekli var. Ama genellikle ‘döt kılı’ diyorlar, bu sıfatı kaldırabileceksen, bana göre hava hoş. :)

“Tavuk moku” demişken, şu alt dudağın hemen altındaki bölgedeki kılları uzatan tipler aklıma geldi. O ne len öyle? Hiç mi bir kızla öpüşmek aklınıza gelmiyor? Nasıl midesi kaldıracak kızın, düşünsenize! (Gerçi kimde ne kadar mide var ayrı konu…)

Tam bu noktadan aşağıya, sakal bölgesine inebiliriz.

İçinde milyonlarca bit pirenin yaşadığı düşüncesi yüzünden her gördüğümde öğürdüğüm korkunç uzunluktaki sakalları düşünüyorum! O ne be adam, o ne öyle?! Sanırım saçları erken dökülen adamların, uzatabilecek bir kıl yumağı gördükleri yerdir sakal bölgesi. Bu saç sorunu olan erkekler kadınların da başına beladır he! Zannımca “Bre avratlar saçlarını sımsıkı kapasınlar!” fetvası veren zat-ı muhterem, kel-köse bir dini lider olsa gerektir. Muhtemelen güzel saçlı kadınları kıskanmıştır. E, kendinde yok ya, o bakımdan. Yoksa kıldan yünden günah mı olur?! Tüy dediğin çok kıymetli bir şey olsa, aşağıda çıkmazdı, değil mi ama! :)))

Notum: Hanımları es geçeceğimi sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Bizde gülmece malzemesi daha çoktur! :) Yakında burada, bu sayfada! :)

 
Toplam blog
: 135
: 3170
Kayıt tarihi
: 23.07.08
 
 

Eğitim sürecinin bazı bölümleri Almanya ve İngiltere'de olmak üzere en son PAÜ'den eğitim uzmanlı..