Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Temmuz '14

 
Kategori
Mizah
 

Şişman Karı

Şişman Karı
 

"Beyaz karı"


            Telaş etmeyelim, kimseye hakaret ettiğim yok. Tartının üzerine çıkınca gördüğüm rakam, fil yavrusu kilosuna eş değer olunca kendime doğrudan, “şişman karı” diyesim tuttu, o kadar. (Elbette Galip Paşa’ya da değineceğim.)

            Bilirsiniz nasıl alındığı belli olmayan kilolar, vermeye kalktığın an gram gram eksilir. Hatta gram iyi bir miktardır, esasında miligram olarak eksilirsin. Öyle ki bir iki kilo verdiğinde, görünümünde hiçbir değişim olmaz, kendini vurasın tutar.  Tam bir kendinden hoşnut olmama durumu. Mümkünse tavan arasına kilitlenmeli, uluorta yerde gezinip milletin göz zevkini bozmamalı.

            Hakikaten bu tavan arasına kilitleme fikri, hiç de fena fikir değil. Günde bir, kapı altından bir tas su, bir dilim ekmek vereceksin. Bir ayın sonunda tığ gibi, filinta gibi olur çıkarsın. Ruh sağlığı ne olur bilemiyorum tabii.  

            Kendimi tavan arasına kilitlemek mümkün değil ama kendimden hoşnutsuzluk tavan yapmış durumda. Her türden hoşnutsuzluğun hakkından ancak mizahla gelebilen biri olarak şişmanlık, obezite, oburluk, camışlık gibi kavramlarla şakalaşırken, Osmanlı döneminde Kastamonu Sancak Beyi olan Galip Paşa’nın şiirine denk geliyorum. Hatta Murat Bardakçı’nın hazırlayıp sunduğu Tarihin Arka Odası adlı programda, bizzat Bardakçı’nın ağzından dinlemek de mümkün oluyor. Amanın ne hoş bir şiir ya rabbi! Tam şişman karı havası(!)

              “Kara karı, kuru karı, keçi eti, durgun at,

               Mazarratü’l, mazarratü’l, mazarratü’l, mazarrat. (zararlı)

 

               Beyaz karı, şişman karı, koyun eti, yörük at,

               Faidatü’n faidatü’n faidatü’n faidat.” (yararlı)

 

            Len bu şiir beni tarif ediyor! Beyaz karı, ben! Şişman karı, ben! Koyun eti, benim vazgeçilmezim! Yörük at desen, ben kökten yörüğüm zaten. Ah Galip Paşam siz mi erken geldiniz, ben mi geç kaldım bilemedim ki(!) Galip Paşa’nın devrinde, hatta bizzat onun konağında olmak vardı şimdi! Nasıl endam eder, nasıl süzülürdüm o ahşabı gıcırdayan merdiven basamaklarında. Off! Gözdelerin en muteberi, kızların en gözdesi ben olurdum. Şişman karı, beyaz karı…

            Tatlı bir hayal olabilir bu ancak. Maalesef günümüzdeyiz ve günümüzde kara karı, kuru karı moda. Sarı da olabilir ama kuru olması şart. Pih!

            Hafta sonu babamla sohbet ederken konu eski zamanlara açılıyor ve o dönem, bizim köyde dillere destan bir kadından söz ediyor. Sözcükler iç çekişlerle dökülüyor ağzından. “Bir yürürdü, bakmalara doyamazdın” diyor. “O yürüdükçe peştamalın arkasındaki kozalar, bir o kalçaya değer, bir öteki kalçaya değerdi.”  Öyle anlatıyor ki babam, o kozalardan biri olabilmeye bir ömür değermişçesine. Elbette tasvir edilen kadın, şiirdeki, beyaz karı, şişman karı…

            Derken bir ciddiyet geliyor babamın yüzüne. “Aman!” diyor telaşla. “Gitsin o günler, geri gelmesin!” Şaşırıyorum, “Neden?”

“Neden şişman kadın modaydı biliyor musun?” diyor. “Çünkü çok nadir çıkardı. Yiyecek ekmek yoktu a kızım, nasıl şişmanlasın insan? Ancak üç beş varsılın evinden çıkardı etine dolgun kız, kadın. Bırak yağı, şekeri; un yoktu, un! Eline geçen azıcık unu çoğaltmak için, yenebilir otlarla karar karıştırır öyle yapardı anam ekmekleri. Altı çocuk bir sofrada, karnın asla doymazdı. Gitsin o günler gitsin…”

            Böylece benim mizahi ‘şişman karı’ esprimin ağzına ot tıkanmış oluyor. Şimdi bana suni kıtlık düzenleme zamanı. Ne yağı, ne şekeri, ne çikolatası! Yok öyle bir şey, hiç icat edilmedi, deyip otlu ekmek dönemi başlatmalıyım. Ya da zaman tüneli neyin icat etmeli, Galip Paşa’yı bulmalıyım. “Paşam ben geldim. Bakınız şişman karı, beyaz karı…” Paşanın cevabı hazır: “Yıkıl karşımdan, kart karı!”    

 

Önemli Notum: Sakın bana, sabah çocuk çükü peynir, öğlen uyuz tavuk kanadı, akşam iki kaşık taş çorbası gibi beni çileden çıkaran rejim önerilerinde bulunmayın. Beni bir tek rejim kurtarır, komünist rejim! Yenmeyecek, o kadar!

 
Toplam blog
: 135
: 3170
Kayıt tarihi
: 23.07.08
 
 

Eğitim sürecinin bazı bölümleri Almanya ve İngiltere'de olmak üzere en son PAÜ'den eğitim uzmanlı..