Kim kimden korkuyor...

Hrant Dink'in öldürüldüğünü öğrendiğimde Avrupa yakasından Anadolu yakasına geçiyordum, radyoda duydum haberi, hemen telaşla birilerini aradım. O akşam Agos'un önünde toplanılacağından haberim olmadı, orada değildim. Cenazeye katılmamak ise söz konusu bile değildi çünkü artık yeterdi... Ölümünün birinci yıldönümünde, bu sefer törenin sonuna yetişebildim. Agos'un önüne kadar yürüyüp insanların, vurulduğu yere bıraktığı çiçeklere baktım, içim daraldı, sonra dağılan kalabalığın arasına karıştım ben de... Herkesle birlikte Taksim'e doğru yürürken, tören için gelmiş polislerle göz göze geldim... "Robocop"lar vardı karşımda, her türlü önlemi almışlardı, bakışları hallerinden pek de hoşnut olmadıklarını gösteriyordu, bizden, orada bulunmamızdan pek memnun değillerdi sanki... Nasıl bir olay çıkmasını beklediklerini çok merak ettim doğrusu, barış için, kardeşlik için, Hrant için, adalet için toplanmış insanlardan nasıl bir şiddet gösterisi beklediklerini çok merak ettim. Kim kimden neden bu kadar korkuyor onu da çok merak ettim...