Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Aralık '09

 
Kategori
Deneme
 

Kime ölsem, sen gömüyorsun beni...

Kime ölsem, sen gömüyorsun beni...
 

Yan ve uyan sarhoşluğundan içeri düştüğün akşamlardan… YAN…


Direnmekti niyetim oysa… Gitmelerimin içinde yaşadığım çaresizliğin adı. Kor bir yürek alıp içime, sevmelerimi cayır cayır yakıyordum, hiç haberin yokken. Zindan oluyordum mavilerinde göğün, henüz gün ağarmamışken. Ve hapsediyordum kendimi sensizliğin ahh’larına. Yangın yeriydi merhemi kavuşmaların. Düş düşeceğime kinleniyordum suskularına. Geceye hoyrat bir çığlık bırakırken isyanlarım, sabah ezanı makamlarında dinginleşiyordu sarhoşluğum. Uyumamışlığımın mahmurluğunda yalvarıyordum Allah’a; DÖN…

DÖNMEYECEĞİM…
Kehribar kokularından beslediğim yüreğimde ki aşk izlerini, silmeyi öğrendim ben. Sen giderken ben, meneviş bulutlarında hüzün topluyordum damla damla. Kimin günahıydı ki, çekip gitmek? Ya da kimin günahıydı, bir gidişe izin vermek, git demek? Yoksul değimliydi haykırırken ellerin, avuçlarımdan. Düşmemiş miydi biz olan çoğulluk, sen ben tekilliğine? Yalnızlıkların haramına el sürüyoruz şimdi. Ve yüz sürüyoruz secde secde alnımızdaki dikenlerin üstüne. Mahvoluşların ramak sınırlarını çiziyoruz, elimizde tükenmiş bir kalemle. Eğer mümkünse senli akşamlara gene dön. Dön ve sev beni, acılarımın yumuşak karnından başlayıp, teselli etmeye. Kırık kadehlerden kesilen sancılarım, kan revan, görmüyor musun? Kahpesine mi inandın hayatın sana sunacaklarını sandığın. Onun bunun koynunda sabahlıyorken inandıkların, düşleri bile senin yanındayken ihanet kokmuyor muydu, orospuların. Hadi; Öyle değilse yan. Yan ve uyan sarhoşluğundan içeri düştüğün akşamlardan… YAN…

YANMAYACAĞIM…
Ben gitmelerimin ışığını kendi kibritimle yakmışım. Alev almış tohumları serzenişlerimin. Bu hayatın çarkına su yolu olmuş kahpeliklerin, umuru olmaz bende...
Benim yanmışlığım dizelerimde düşer kuyusuna aşkın. Yanmak, içimden geçenlerde. Susma, sende haykır, beni yoldan çıkaran karanlığın yüzüne. Fotoğrafta ki rötuşlu yüzün silik izlerin her birine tükür istersen. Hakkındır. Ama ben; yanmayacağım. Seni bıraktığım yerde çığlıklarım. Şimdi, SUS…

SUSMAYACAĞIM…
Mahur makamında söylediğin ninnilerin salınışında çocukluğum. Çocukluğumu bıraktım sen de anlamıyor musun? Ve inanmıyor musun, gök kubbe deliniyor her feryadı figanımda. Islanıyorum. Sırılsıklamım sana. Hem de tepeden tırnağa. İnanmıyor musun? Çevir yüzünü öyle ise, düş toprağa gözlerinle. Göreceğim çiçeklerin tohumu sen, can suyu sen. Bilmiyor musun?
Öyle ise kahret gitsin geçmişe çektiğin çizgilere. Başını yasla bir ağacın gövdesine ve sessiz bir şarkıya, SÖN…

SÖNMEYECEĞİM…
Acem aşiran şarkıların makamı alevlendirir beni. Yalnızlığım da sustuğum feryatların içli sesiyim ben. Her şarkıda senden kopup sensizliğe giderken, Ölmeyeceğim. Ve asla geriye dönmeyeceğim, ölümüne kestiğim bu nefesten. Çığlıkların bende derin izlerine düşerken, her gün sensizliği seveceğim. Bilmeyeceksin bile yosun boylu akşamların zifirini. Alaca bir şafak gölgesinde biçeceğim kavuşmaları. Sen geleceksin, ben gideceğim. Devir daim bu zaman. Ben seni, senden sonra seveceğim. GÖR…

GÖRMEYECEĞİM…
Kapatmışım ışımalarına günün sabah saatlerini gözlerimde. Tozpembe salaş bir düş gezginiyim artık. Neyi görsem faydasız. Nerden gitsem imkânı yok inanmalarımı teskin etmeye. Bilmeyeceğim. Umut asmışken yokluğunun ipine geceden yıldız seçip, kayan bir yıldıza döndün, dilek tutmak için bile kaydığını görmeyeceğim. Nafile bir serzenişe döküyorum harfleri, kelimeleri, cümleleri. Kaçak bir iz sürüyorum çaresiz gitmelerin peşinden. Sana dön diyorum ama Dönme istersen. Kahpelerin ihanet kokan koyunlarında içtiğin şaraba yüz sür istersen.

Zaman akıtırım isyanlarına,
Yaşanmışlığın.
Tüy biterdi dilinde,
Aşklar yalan.
Ki, parmak uçlarında büyütürdüm,
Dünyayı.
Oysa parmak uçların bile aşk’tan
Yalan dolan.
Terk ediyorum ölmüşlüğünü,
İçim titreyen bir mumun,
Gölgelerinde.
Sığındığım her aşk’ın sevmelerin de,
Aşk susuyorum.
Öleceğim mutlaka,
Bir şiirin sen kokan,
Hecelerinde…
Yoksa sustur beni…

Kenan Ocak

Ağustos / 2009 İstanbul

 
Toplam blog
: 22
: 463
Kayıt tarihi
: 16.01.07
 
 

1966 İstanbul doğumluyum... Kendi çapımda yazmaya bayılıyorum.. Okunurmu okunmazmı bilemem tabii ki ..