Kıssadan hisseler-3.Bölüm

Hep başkalarının hayatlarından veya tecrübelerinden kıssalar çıkaracak halimiz yok ya, biraz da kendi hayatımızdan kıssaları sizinle paylaşalım.

" Üzerinize afiyet balık yiyorum; küçüklüğünde büyüdüğü coğrafya gereği balık kültürü pek gelişmemiş bir insanım. Bundan olsa gerek herhalde yemeği de beceremedim:), balığın kılçığı boğazıma takıldı. Takılan kılçıktan kurtulmak için siz deyin bir, ben diyeyim bir buçuk ekmeği mideye indirdim ama nafile.

Sabah olunca işe geldim, ama aklım hala kılçıkta.

-Amma kılçık kılçıkmışsın be kardeşim..!

Aslında o kadar rahatsız etmiyor beni, içimden bir ses de aslında kılçığın orada olmadığını çoktan geçip gittiğini ama tahriş olmuş boğazın acımaya devam ettiğini, bir süre sabredersem bu sıkıntının kendiliğinden sona ereceğini söylüyor. Ancak içimdeki diğer bir ses doktora bir görün diyor.

İkinci ses daha baskın çıkınca işyeri doktorunun yayında buluyorum kendimi. Doktor hanım şöyle bir bakıp yandaki diş hekiminden yardım istiyor. Malum onların ayna gibi kullandıkları kaşığa benzeyen bir aletleri var. Amaç dili biraz ileriye çekmek ve bu aletle boğazın içine doğru bakarak varsa kalan kılçığı görmek.

Diş hekimi arkadaş beni uyararak dilimi biraz çekeceğini söylüyor. O gün biraz kelimesinin ne kadar göreceli bir kavram olduğunu, dilim yerinden çıkmadığı veya kopmadığı için Yüce MEVLA' ya şükrederken daha iyi anlıyorum. Sonuç mu? Doktordan çıkarken artık kılçığın batma hissi yokolmuştu, çünkü bunun çok üstündeki bir şiddetle dilimin ağrısı onu çoktan unutturmuştu. Bir hafta boyunca dilim ağrımaya devam etti.

Kıssadan Hisse: Bazen hayatta küçük sıkıntıların çözümünü zamana bırakıp sabretmek en iyi yol olabilir. Çözmek için çalışırken daha büyük sıkıntılara neden olmak her zaman olasıdır.
"
Hoşcakalın..!