Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Ekim '09

 
Kategori
Özel Günler
 

Kızıma

Kızıma
 

Canım kızım,

25 Ekim 1995 ailemize katıldığın, hayatımıza anlam kattığın gün... Dünyaya geleceğini öğrendiğimizdeki heyecanı ve mutluluğu anlatmama kelimeler yetmez. Daha ilk günden itibaren baban da ben de seni hayallerimizde canlandırmaya başlamıştık.... Kız mı yoksa erkek mi olacak? nasıl bir bebek olacak? Sağlıklı, güzel bir kızımız olmasını istemiştik... Allah dualarımızı kabul etti ve hayal ettiğimizden de güzel bir bebeğimiz oldu.. Tabiki, hayallerimiz devam ediyordu... Yürümeyi öğrenip önümüzde pıtır pıtır koşacağın günleri, ilk kelimelerini gözümüzde canlandırmaya çalışıyorduk....

Çok mutlu, güleçyüzlü ve çok hareketli bir bebektin... Evde bizden saklanıp ta seni aradığımızda ve bulduğumuzda nasıl mutlu oluyordun... Senin için oyun olan saklanmayı evin dışında da yapmaya (markette, parkta) devam ettiğinde bunun tehlikeli olduğunu sana çok zor anlatabilmiştik...

Sen büyürken tek üzüntüm her an yanında olamayışımdı. İlk yıllarında tecrübeleriyle, sevgisiyle seni büyüten bakan babannen olunca hiç gözüm arkada kalmıyordu ancak seni özlemem, her anında yanında olamayışım bugün bile aklıma geldikçe beni üzer, içimi acıtır.... Çalışıyor olmaktan sadece bu nedenle pişmanlık duymuştum... Her çalışan anne ve bebeğinin yaşadığı zorlukları biz de çok yoğun bir şekilde yaşamıştık...

Kreş, anaokulu derken zaman öyle çabuk geçti ki ilkokula başladığın gün kalbim gurur, sevgi, mutluluk ve az da olsa endişe gibi karmaşık pek çok tarif edemeyeceğim duygularla dopdoluydu... Bu duygularım o günden sonra da hep devam etti, 23 Nisan törenlerinde, çeşitli kutlamalarda, etkinliklerde seni izlerken ya da herhangi bir başarını benimle paylaşırken, senin heyecanına, mutluluğuna ortak olurken gözyaşlarımı tutamazdım...

Parkta oyuncağa tırmanırken düştüğünde, yarılan alnına dikiş atılırken ben o an bayılmamak için kendimi nasıl zorlamıştım, ya bir geceyarısı uyurken yataktan düştüğünde sesine uyanıp, sen iki gözü iki çeşme ağlarken kendimi tutamayıp bayıldığımda babanla beni kolonyayla uyandırmaya çalışmanız.... Her duamda olduğu gibi Allah senin üzüntünü, acını hiç göstermesin ...

Yıllar geçti ve okuldu sınavdı derken stresli sıkıntılı günleri nihayet başarıyla atlatarak sonunda liseye başladın.... Artık genç bir kız oldun... Yüreği sevgi dolu, umut dolu.... Seni seyrederken içim nasıl gururla, mutlulukla doluyor....

Resim yaparken duyduğun heyecanı, okuduğun kitapları anlatırkenki coşkunu izlemek bizi çok mutlu ediyor. Dinlediğin müzikler bizim için çok hızlı ve gürültülü olsa da, japon animelerine, mangaya duyduğun ilgi bizim küçüklüğümüzde seyrettiğimiz japon çizgi filmlerinden çok farklı olsa da, senin tercihlerine her zaman saygı duymaya çalışıyoruz. İyi bir ressam, grafiker olma ve Japonya'yı ziyaret etme hayallerini gerçekleştirebilmen için her zaman sana destek olacağız güzel kızım...

Sen bizim herşeyimizsin.... Allah seni kendin gibi hep iyi insanlarla, değerini kıymetini bilecek insanlarla karşılaştırsın... Şimdi tek hayalimiz seni bundan sonraki hayatında hep neşeli, mutlu, sağlıklı, başarılı ve hayallerini gerçekleştirmiş birisi olarak görmek..... Her zaman iyi günde de, kötü günde de her ne olursa olsun hep senin yanında olacağımızı bil....

İyiki doğdun ve iyiki sen bizim kızımızsın bir tanem......

Hayatın sana hep mutluluk getirmesi dileğiyle.....

Annen ....

 
Toplam blog
: 5
: 1767
Kayıt tarihi
: 13.09.09
 
 

Bir kamu kuruluşunda çalışıyorum. Evli ve 1 kız çocuğu annesiyim. Gezmeyi, yürüyüş yapmayı, sinemayı..