Kızlarımızın elindeki cep telefonlarının yerini Kitaplar aldığında!

Bir ülke düşünün...

Her gün milyonlarca yeri ağrıyor...

Bütün bedenini kanser hücreleri sarmış...

Ne ileri görebiliyor?

Ne de geriye bakabiliyor?

Konuşamıyor bile...

Sadece acı acı sızlanıyor...

Açılan hiçbir yarası kapanmıyor...

Bütün organları birbirine dolanmış...

İşlevsizleştirilmiş...

Hepsi birbirini idare eder hale gelmiş...

Ya da biribirinin yerine geçer olmuş...

Bakacak kimsesi de yok?

Ne bir seveni var ne de bir lokma vereni...

Herşeye rağmen içebildiği bir damla su var...

Her sabah bir damla...

Yatabileceği bir yatak...

Başını sokabileceği bir ev....

Bazı geceler sessizce uyurken...

Bazı geceler boğazını kemiren kurtlarla uyanıyor...

Onları uzaklaştırmak isterken...

Sağ kolu, sol kolunu yırtıyor...

Sol kolu sağ kolunu tırmalıyor...

Kontrolünü kaybediyor...

Boğazındaki kurt yığınlarıyla mı uğraşmak?

Yoksa tekrar bedenin kontrolünü ele almak...

Beyin kendini kontrol edemez hale geliyor...

Kanıyor heryeri durduramıyor kanı...

Doğruluyor yerinden...

Bir haykırış içten içe...

Sesini sessizliğine duyurmayı başarabiliyor...

Acile kaldırıyorlar...

Öyle kalabalık...Öyle gürültülü ki şehir....

Ambulans sesini duyuramıyor kimselere...

Zaten pek yol veren de yok...

Herkes birlik olmuş kuşatmışlar bütün yolları...

Can çekişecek canıda kalmamış...

Hergün onlarcasını dağlarda köpek sürüsü çalmış ondan...

Herşeye rağmen bitmiyor canı...

Bu millet can olur yağar gökten...

Yine dirilir yeni baştan...

Sessizlikten korksun düşman...

Bu milletin erkekleri asker...

Kadınları bilgedir...

Ne zaman mı canlanırız?

Vatan sevgisinin insanını sevmek olduğunu anladığımızda...

Günde beş vakit temizlenen sadece bedenler değil aynı zamanda ruhlarda olduğunda...

Sosyoloji ve antropolojinin aslında kırıkları onarabileceğini öğrendiğimizde...

Ahlaksızlıklar, yalnızlığa,kimsesizliğe itildiğinde...

Eğitildiğinde erkekler...Eğitildiğinde çocuklar...

Ve en büyük öğretmenler....

Geleceğin anneleri...

Kızlarımızın elindeki cep telefonlarının yerini Kitaplar aldığında!

İsmail OKAT