KKTC Elden Gidiyor !...

KKTC'li bâzı kişiler, ''RUM KANKALARI'' ile Türkiye aleyhinde eylem yaptı, Türkiye'den çok büyük tepkiler aldı. Hâlâ da almaya devam ediyor. 

Eylemi yapanlar; KKTC'lilerin tamamanı yansıtıyor olması mümkün değil tabii ki... Tahmin ediyorum ki, KKTC'nin büyük bir kesimi tarafından nefretle karşılanmıştır diye düşünüyorum. Yâni öyle zann'ediyorum daha doğrusu. Çünkü bu ayıp ve çirkin yürüyüşü yapanlara en ciddî tepkiyi gösteren, sâdece; '' SOYSUZLAR '' diyen, yine KKTC'nin eski Cumhurbaşkanı Sayın Rauf Denktaş oldu. Oysa bunu, Sayın Denktaş 'tan daha evvel ve daha net bir biçimde; KKTC'nin mevcut Cumhubaşkanı ile mevcut Başbakanı yapması gerekmez miydi? 

Televizyonlara çıkan bâzı KKTC'liler, yorumlarında KKTC'lilerin onurlu olduklarını, Başbakan'ın; ''Türkiye'nin gönderdiği paralarla karınlarını doyuranların, bu tepkilerini haketmediklerini'' (basın-06.02.2011, cumartesi) söylemesinin yanlışlığını anlatıp durmaya çalışıyorlar. Ama yapılan gösterilerin ve açılan pankartların yanlışlığından hiç bahs'etmiyorlar. 

Ne'ymiş efendim; ''KKTC'li Türkler onurlarına çok düşkünmüş. Onlara ''Besleme'' denilmesi hiç hoş olmamış!..'' . Ayrıca ''Besleme'' diyen falan da yok. 

KKTC'liler onurlarına çok düşkün de, sizin mantığınızın tersinden bakılmasının açılımı ile; Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayanlar çok mu ''ONURSUZ'' beyler?!..Sizin için onlarca can fedâ eden bu Millet, açmış olduğunuz; ''Türkiye, Kuzey Kıbrıs'ı terk et!..'' türünden, O çikin pankartları hak'ediyor muydu peki?!.. 

Esas konuşulması ve tepki gösterilmesi gereken bu iken, Sayın Başbakan'ın yapmış olduğu gâyet normal ve haklı tepki'ye tepki göstermeye çalışanlar; bilerek ve bilmeyerek topu tac'a atarak, Türkiye Cumhuriyetine haksızlık ediyorlar... 

RUMLAR, KKTC'li KANKALARI ' na yaptırdıkları bu eylemle, hedeflerine ulaşmanın mutluluğunu yaşıyorlar âdetâ. 

KKTC Başbakanı ve Cumhubaşkanı'nın bu eyleme olan sessizlikleri veya cılız açıklamaları da; bu eylem'in, sanki onların bilgisi dâhilinde tahakkuk ettiği îmâını veiyor bizlere. Eğer böyle bir şey çıkarsa bu işin altından; tek kelime ile, hiç kusura bakılmasın, bu bir ihânet göstergesi ve belirtisidir. 

Bunun ilerdeki zuhuru; Rumlar'la bir olup, KKTC'yi Türkiye Cumhuriyeti'nden ayırma teşebbüsleri ve gayretleri olursa hiç şaşırmıyacağım. Çünkü Türkiye'ye bugün; ''ADAYI TEK ET!..'' diyen ve ona sessiz kalan zihniyetin, yârın böyle bir şeyi yapması çok yüksek bir ihtimaldir. 

Türkiye Cumhuriyeti Devleti 'nin de böyle bir düşüncesi (olması elbette mümkün olamaz), yoksa eğer; bir an evvel bu tür aymazlıklara, özellikle KKTC idârecileri tarafından, bir daha pirim verilmemelidir. 

''Bizim, böyle yasal gösterileri engelleme hakkımız yok...'' (akşam-06.02.2011, cumartesi) diyen KKTC Başbakanı 'nın, şu açıklaması ne mânâya geliyor Allah'aşkına?!.. 

Sayın Rauf Denktaş, KKTC 'nin oluşumunda ve daha öncesinden, TC Hükümetleri ile her zaman uyum içerisinde çalıştı. 

Yalnız KKTC'nin başında uzun yıllar kalmış olmasına rağmen, Yavru Vatan 'ın mânevî hayatına yönelik, hiçbir şey yapmamasından dolayı çok kırgınım kendisine, siyaseten KKTC konusunda bâzı yanlışları da olabilir ama bizim anladığımız mânâda bir VATANPERVER olduğuna da inanıyorum Sayın Denktaş'ın. Fakat Sayın Erdoğan'la her ne'dense tes düştüler. Sayın Mehmet Ali Talat'ın Cumhurbaşkanlığını destekledi el altından sayın Başbakan... 

Aslında demek ki KKTC'deki idârecilere bek te fazla güvenmemesi gerekiyor Tükiye Cumhuriyeti Yetkilileri. Ve, doğru bildiği politikaları uygulamalı Kuzey Kıbrıs'ta... 

Yoksa bunlar, KKTC'yi RUMLARA YAMAMA 'ya dönüşebilir endişelerim, giderek atmakta. Kendilerini RUMLAŞMIŞ farz'eden, KKTC'li lerin artması, KIBRIS'ın ELDEN GİTMESİ neticesini verebilir. 

Çok dikkat edilmeli ve buna pirim veilmemeli... 

Sağlık ve Muhabbetle 

09.02.2011, çarşamba
Bektaş Azizoğlu
İSTANBUL