Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Haziran '11

 
Kategori
İlişkiler
 

Kol düğmesi gibiyiz

Kol düğmesi gibiyiz
 

Mutluluk en beklemediğimiz anda gelen sevinçmiş. Doğru! Bu yüzden adın hep "mutluluk" oldu senin.


Geçmiş, hala anılıyorsa geçmedi demekmiş. Doğru! Bu nedenle geçmişte kalmadın hiç.


Zaman dediğin su misali. Bugün yarının endişeleriyle kimi zaman zehir edilsede farkında olmadan tükenip gidiyor işte. Yine yaz ve yine sen. Bazı mutlulukları taşımıyor sanki yüreğim. Adına ait bir hece bile sevinç olmaya yetiyor gözlerimde. Ve sen her zaman huzur verensin işte. Aşk böyle birşey değil mi zaten? Kontrol altına alamadığın duyguların her an ruhun bedenini terk edecekmişcesine korkutur kimi zaman. Ama cesaret kuşanmış yürekler korkulara yenilmez. Sen gibi, biz gibi...


Dün de kalmadığımız için, seni bugüne taşıyabildiğim için, tam anı dediğim anda karşımda belirdiğin için, beni bana yakın olduğunu zanneden herkes den daha fazla tanıdığın için ve her üzüntümü hissedip bir şekilde bir yerlerde belirdiğin için... En büyük teşekkürü boçluyum sana. Hayatımda ki varlığı, her zaman mutluluk veren insanlar arasında yer aldığın için! Bir insan karşısındakinden ne bekler, ne ile mutlu olabilir derken kendimi keşfetmişim aslında. Farkında olmadığım hislerimi, bilmediğim yönlerimi ve kendimi tanımışım seninle beraber. Şimdi görüyorum ki çoktan yitirdiğimi sandığım heveslerim, aslında yaşanmayı ve yaşatılmayı bekleyen mutluluklarımmış. Ve ben sakladığım her güzelliği seninle var olmak adına gizlemişim.


Güçlü yanlarımın arkasında hep korunup kollanmayı bekleyen o kız çocuğu hiç büyümemiş. Oysa ben çoktan yetişkin olduğunu düşünüyordum. Gözlerimin içi yeniden gülebilir, kalbim yeniden ritmini umutla birleştirebilirmiş. Aşk aslında geçici bir heves değil, sen yokken bile varmışsın gibi hayatını devam ettirebilmekmiş. Sen mucize, mutluluk, süprizsin hep. Cesaret senin gibi yüreklerde gizliymiş. "Hayatınızın sonuna kadar yaşamadıkça, talihinizden şikayet etmeyin" demiş çehov. Bunu sen öğrettin bana. Unutmadın, unutturmadın, değer verdin, sevginle sarmaladın. Ne uzaklıklar engelmiş ne de bir başkası var olanı değiştirebilirmiş. Birbirimizde yokken yaşadıklarımız yine birbirimize yolculuklarımızın mola yerleriymiş.


Kol düğmesi bizim hikayemiz. Farklı kol da aynı amaçla birleşmeyi bekleyen. Ve birgün o da olur denen hiçbişey aslında avuntu değil gerçeğin ta kendisiymiş. Bilmeden çıktığımız hayat yolculuğunda yeni oyunlarla boğuşma çabasında, ne seçeneklere maruz kalacağız kim bilir. Ama biliyorum ki, bizi bir yerlerde her zaman tam da anı olduğumuzu sandığımız anda yine yanyana getirecekler. Çünkü biz seninle bir çift kol düğmesiyiz. İki ayrı kol da yine de tek bedendeyiz. Böyle güzeliz.

 

 
Toplam blog
: 670
: 1923
Kayıt tarihi
: 19.12.10
 
 

İstanbul doğumlu. Kuantum Yaşam Koçu. EFT, NLP, ETKİLİ İLETİŞİM, BEDEN DİLİ gibi bir çok konuda e..