Konu yoooook!

Bak şimdi bugün yazacak konu yok!

Çarşıda bir tur attım, üç beş dost ziyaretinde bulundum. Olmadı Maxi’yi turladım. Ne bir öykü dinleyebildim. Ne de bir olaya tanıklık edebildim.

Hiç olmazdı böyle, şaştım kaldım.

Bir saattir bilgisayarın başında oturuyorum, gazetelerin internetteki bütün sayfalarını taradım. Gelen e- mailleri kontrol ettim.

Kafamda kırk tilki dolaşıyor. Kuyrukları da birbirine değmiyor. Ben yine bir şeyler çıkaramıyorum.

Daha düne kadar, hikâyelerim kendi ayaklarıyla ofisime gelirdi. Onlar anlatırlardı, ben yazardım.

Kim oldukları anlaşılmasın diye de bir ki uyduruk detay eklerdim. Hikâyenin kahramanı bile "onu" yazdığımı anlayamayıp "Ali oluyor mu gerçekten bu işler?" derdi.

Bugün "tık" yok!

İnternetten olmadı bir kitaptan "Bugünde çok beğendiğim bir öyküyü sizlerle paylaşmak istiyorum ben çok beğendim, bakalım sizlerde beğenip benim aldığım mesajları alabilecek misiniz?" diye bir cümleyle "kapma"da yapabilirim ama kendime yakıştıramıyorum..

Ben de insanım canım, her gün neremden ne bulacağım da yazacağım. Yok, bugün işte.

Seçimler yaklaşıyor, herkes haldır haldır siyaset yazıyor. Ben siyasi yasaklıyım. Olacak iş mi canım!

Hiçbir şey bulamayan seçim tahmini yapıyor.

Ben "AKP birinci, CHP ikinci parti olur, MHP bu seçimlerde sürpriz yaparak barajı aşar diğer partilerin oy oranları % 5 ila % 8 arasında kalır. Meclise giren bağımsız milletvekili sayısında, geçmiş dönemlere göre artış olur. AKP Cumhurbaşkanını seçecek milletvekili sayısına ulaşamaz. O yüzden meclis dışından aday arayışları şimdiden başladı. Abdüllatif Şener 22 Temmuz seçimlerinde aday olmayacağını açıklamıştı. Deniz Baykalın’da Şener’e ılımlı bakışı biliniyor. Acaba Cumhurbaşkanı o mu olacak" diye yazıyor muyum?

Yazmıyorum! Neden? Yasaklıyım da ondan..

Yazının başında da belirttiğim gibi bugün konu yok, konuuuuu....

Foto:Ekip Gazetesi