Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Nisan '10

 
Kategori
Emlak
 

Konutta kalite politikası (14 Haziran 2009)

Konutta kalite politikası (14 Haziran 2009)
 

Kriz dünyayı sallamaya devam ede dursun, İngiltere ve İspanyadan gelen haberlere göre ekonomilerinde önemli bir paya sahip olan inşaat sektörü bu ülkelerde de ciddi sıkıntı içerisinde. Ev satışları geçtiğimiz yıla oranla %40 oranında düşüş göstermiş, dikkat edin geçtiğimiz yıla oranla diyorum. Global krizin etkilerinin geçtiğimiz yıldan itibaren hissedildiğini düşünürsek kriz daha da derinleşiyor sonucuna ulaşabiliriz.

Türkiye de ise durum biraz daha farklı; sektör olarak krizden büyük ölçüde etkilense de inşaat yatırımları orta çapta bir yavaşlama ile devam ediyor.

Sanmıyorum ki birileri çıkıp “ işte krizin reçetesi “ bunları uygularsanız kazancınızı katlarsınız, kriz sizi teğet geçer diyebilecek olsun.

Ancak kriz dönemleri; geleceğe yatırım yapmak için en uygun zamanlardır, bu benim şahsi fikrim, elbette bana katılmayanlar olacaktır. Fakat krizde kendini yenilemeyen, eskiden kalma alışkanlıklar ile işlerini sürdürmeyi düşünenler ne yazık ki bunun faturasını ilerleyen zamanlarda ödeyeceklerdir.

Lafı neden bu kadar uzattım ?
Geçen sene bir dostumun sayesinde Türkiye ye konferans vermek üzere gelen biri ile tanıştım Prof. Alfredo SERPELL. Adam Şili li, İnşaat mühendisi ve bir üniversitede kürsüsü var… Tabi adamı yakalamışken soru yağmuruna tuttum, bütün sorulara büyük bir sabırla cevap verdi. Hatta uzun zamandır aklımın bir köşesinde bulunan fakat örneğine pek rastlanılmayan bazı konularda fikri kıvılcımlar yarattı.

Bakın elin adamı dünyanın öbür ucunda ne yapıyor da; “biz ne yapamıyoruz” Şili de bir üniversitenin önderliğinde kalite uygulaması başlatmışlar.

Sistem nasıl işliyor ?
Müteahit firma inşaatını denetlemesi için bu kuruma baş vuruyor, dikkat! bu bir “yapı denetim firması” değil, onlar ayrıca inşaatı denetliyor zaten. İnşaatın başlangıcından “teslimine” (bitimi değil teslimi) kadarki bütün inşa sürecinde bir personel istihdam ediyorlar ve dönem dönem kendilerine gelen verileri yerinde inceleyerek, binanın kalitesi hakkında raporlar hazırlıyorlar.

Bu raporlarda binada kullanılan boya kalitesinden, anahtar prizlerine ve sıva altı tesisat borularına kadar inşaatta kullanılan bütün kalemler inceleniyor ve hepsine not veriliyor. Hazırlanan raporların ve verilen notların sonucunda inşaatın “tüketici” açısından hangi kalite standardında olduğu saptanıyor ve projeye bir kalite sertifikası veriliyor.

Sonuç olarak kalite sertifikası almış bir projeden ev iş yeri vs. satın alacak olan kişiler o yapıda kullanılan elektrik kablolarının kalitesi hakkında bile bilgi sahibi olabiliyor.

Hakkını teslim edelim harika bir fikir. İşte kendini böylesine bir kalite anlayışına adayanlara ne kriz uğrar ne de başka bir şey. Ancak Türkiye de şu an için böyle bir sistem yok TSE, İSO ne varsa akla gelen, hepsini didik didik ettim ne yazık ki izine bile rastlayamadım. Bilen varsa beri gelsin lütfen.

 
Toplam blog
: 9
: 2209
Kayıt tarihi
: 08.04.10
 
 

Emrah Dönmez, 1978 İstanbul doğumludur. Uzun yıllar İstanbul gayrimenkul piyasasında başarılı işlere..