Kösem Sultan - Özlem Kumrular

Gece gündüz Kösem Sultan izleyen birisi olarak bu kitap, okuduğum ilk Kösem Sultan kitabı değil. Buna rağmen tarihçi Özlem Kumrular'ı ilk defa okuyorum. Her şeyin bir ilki varmış!

 

Kösem Sultan hakkındaki 4'üncü kitabımda tanıştım Özlem Hanım'la. Okuduğum diğer üç kitabı da buraya yazıyorum ki belki ilgilileri okumak ister:

1) A. Turan Oflazoğlu / Kösem Sultan

2) Muammer Yılmaz / Kösem Sultan

3) Ahmet Refik Altınay / Kösem Sultan

 

Öncelikle kitabı herkese tavsiye ettiğimi söylemek istiyorum. Tarihteki gerçek Kösem Sultan'ı tanımak istiyorsanız bu kitabı mutlaka okumalısınız. Üstelik kimse kitaptaki bilgilerin gerçekliğini sorgulayamaz. Çünkü birçok belge ışığında hazırlanmış.

 

Şimdi size kitabın hoşuma giden yanlarını sıralamak istiyorum:

1) Gerçek belgelere dayandırılması,

2) Günümüze kadar gelmiş Kösem Sultan hakkındaki bütün iddiaların yazılıp, belgeler ışığında en mantıklı olanının kabul edilmesi,

3) Kitabın sadece Kösem Sultan'ı değil onun dönemine ait dış siyaset, iç siyaset, padişahlar, sanat, ekonomik ve kültürel yapı gibi birçok farklı alana dair bilgileri barındırması,

4) Tarafsız ve objektif bir bakış açısının benimsenmesi,

 

Ben tarihi internetten veya televizyondan öğrenen insanları sevmiyorum. Kitaplar sonuçta okunmak için var! Madem benim gibi adına kitaplar yazılmış, diziler çekilmiş, oyunlar oynanmış Kösem Sultan'ı, bu kadar çok merak ediyorsunuz e bir zahmet kitabını da alıp okuyun. Yoksa ben de bilirim sözlük sitelerinde, YouTube yorumlarında tarihçi edalarıyla ahkam kesmeyi! Ama yapmıyorum aksine internette tartışmaya girmemeye çalışıyorum ki sinirlerimi bozmayayım. Çünkü hayatında kendisini hiç geliştirmemiş, kitap sayfası dahi açmamış, televizyondan ve internetten kafasını kaldırmayan insanlarla muhatap olmak zorunda kalabiliyorsunuz. Tabii bu da doğru bir şey değil, Gazali'nin bir lafı var: "Cahillerle tartışmaya girmem çünkü hiç kazanamadım." Ne kadar uygulayabildiğimi daha sonra tartışırız ama ben genel olarak bu felsefeyi özümsemeye çalışıyorum. Kitapla birlikte bunu da size tavsiye ederim. Ha konusu gelmişken küfür, hakaret edenleri, internetten edindiği bilgilerle kötülemeye çalışanları, daha iki cümle bile kuramayanları saymıyorum bile. Çünkü biz de ölüye saygıyı bırak topluma mâl olmuş insanların, ecdadının ve tarihinin hakkında böyle ahlaksızca konuşabilen yaratıklar, zaten hiçbir şeyin farkında olmayan boş varlıklardır! Ayrıca acımasızca eleştirenleri de doğru bulmuyorum. Hayır siz kimsiniz ki tarih boyunca adı yankılanan, kendisinden kadın padişah diye bahsedilen, sayısız unvanı bulunan, duraklama döneminde bile devleti senelerce ayakta tutmuş, hanedanın soyunu kurtarmış ve 4 devir görmüş birisini eleştirebiliyorsunuz? Siz onu eleştirebilecek seviyede misiniz?

 

Açıkçası ben hiçbir annenin evladından vazgeçebileceğini düşünmüyorum ama o günkü sistem bunu zorunlu kılıyordu. Günümüz koşullarına göre konuşmak çok kolay belki o dönemde yaşasaydık biz de aynı şeyi yapardık. Üstelik padişahların, kendi oğullarını, öz kardeşlerini, kanından amcalarını hiç acımadan öldürdükleri bir sistemde Kösem Sultan'ın evladından vazgeçmesi mi sizi rahatsız etti? Ne olursa olsun saygı duyulmayı hakeden bir insan öyle bir dönemde, öyle bir sistemde ayakta kalabilmek ve senelerce bunu sürdürebilmek herkesin yapabileceği bir şey değil. Beni bıraksanız bu konuda sayfalarca konuşurum da başınızı ağrıtmak istemiyorum.

 

En kısa zamanda yaptırdığı camiyi görmeye gidip Kösem Sultan'ı okumaya devam edeceğim, bir yandan da Hürrem Sultan'ı okumak istiyorum. O da hayranlıkla takip ettiğim ve zekasına aşık olduğum bir karakter.

 

Özlem Hanım'ı bu eseri bizlere kazandırıp yolumuzu aydınlattığı için tebrik eder ve yol göstericimiz Kösem Sultan'ı da rahmetle anarım...