Kucaklayın veletleri

22 Temmuz seçimlerinin ardından Türkiye Cumhuriyeti sağ salim 11. Cumhurbaşkanını seçti. İhtilalsiz, muhtırasız... Herşey yolunda evelallah. Davullar zurnalar...
Sn. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Çankaya Köşk'ünde davetlere, resepsiyonlara başladı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da sürekli belirttiği gibi, kucaklayıcı bir zihniyetle hemde. Ayrım yapmadan. Övgülere açık olduğu kadar, eleştirilere de açık olarak.

Bu kucaklayıcı ve bütünleyici anlayışın son örneğini de bugün yaşıyoruz. Sn. Cumhurbaşkanı'nın Çankaya Köşkü'nde sivil toplum kuruluşlarına vereceği resepsiyonun davetliler listesinde bilin bakalım kimler yok...

Atatürkçü Düşünce Derneği.

Cumhuriyet Kadınları Derneği.

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği.

Bu vatanın değerlerine, bütünlüğüne ve devletin laik yapısına böylesine sahip çıkan, ellerinden geldiğince buna çaba gösteren bu sivil toplum kuruluşlarının Köşk'teki resepsiyona davet edilmemeleri kadar doğal birşey olabilir mi..?

Kucaklayıcı olmak budur zaten !

Eleştirilere kapılarını kapamak, kabullenememek, kendi yetersizliklerine karşı yapılan eleştirilere, yine kendi yetersizliklerinden kaynaklanan çirkin bir dille yanıt vermek. Türkiye'yi % 47'den ibaret görmek vs. vs.

Kısaca "Gülü sevmeseniz de dikenine katlanacaksınız." demek.

Tabii ki katlanırız efendim o ne demek! Çok şükür karnımız tok sırtımız pek. Yaz sıcağının ortasında sularımız günlerce kesilse de torba torba kömür geldi.

İnönü demiş bir zamanlar "Ben sizi ekmeksiz bıraktım ama evlatsız bırakmadım" diye. Hadi canım sende... Bak ne güzel ekmeğimiz var evimizde. Her gün bir vatan evladı daha şehit düşüyor ama olsun canım ne olacak ki. Bu ülkede evlattan bol ne var ! Orası yan gelip yatma yeri değil nihayetinde !

Hırlısı yok hırsızı yok. Gençlerimizde görülen şiddet eğilimi son 5 yılda pek bi azaldı. Hem ne gerek var eğitimde Atatük ilkelerine.? Yeni sivil bir anayasa yaparsın, at gitsin...

Sn. Başbakan ve Sn. Cumhurbaşkanı... Sizlere ve kucaklayıcı zihniyetinize hayran olmamak elde değil !

Büyüksünüz !

Hanginizin adı kayıp trilyon davasıyla kirlenmiş ki..? Sizin ne işiniz olur hem yeşil sermayeyle falan.

Ama bir maruzatım olacak. Kimileri "53 büyüktür 47" tabirinden söz ediyor. Bu tabir ne anlama gelir..? Aslı var mıdır..?

Saygılarımla...