Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Mart '10

 
Kategori
Mizah
 

Kulak misafiri

Kulak misafiri
 

Arşivimde kulak fotosu yerine çene fotosu buldum. İdare edin artık.


- Baksana bacağıma ne kötü morardı.

- Aaa… Geçmiş olsun, Ne oldu?

- Mevlana gibi yuvarlandım!

(Yuvarlanmak mı? Mevlana yuvarlanıyor muymuş?)

**********

- Bu parfümü çok sevdim. Beni anlatıyor!

- Anlatıp ne diyor, bilmediğin bir şey söylüyor mu?

(Heyhat! Şu yaşa geldim, hiç beni anlatan bir parfüm sahibi olamadım)

**********

- Eşiniz yok mu?

- Dulum ben!

- Yeniden evlenmeyi düşünmüyor musunuz?

- Yeter! Yedim etinden doydum lezzetinden.

(Öyleyse; hala evli olanlara obez diyebilir miyiz?)

**********

- Hayvanları çok severim!

- İyi de sen ava gittiğinde vurduğun hayvanları kesip yiyorsun.

- Vuruyorum ama kafalarını kesmiyorum, boğarak öldürüyorum onları.

(Arkadaş vicdan sahibi, kesmeden önce boğuyor.)

*********

- Tavanda kertenkele var…

- Ben hallederim, süpürge nerde?

(Çalı süpürgesiyle vurup düşürdüğü kertenkele yerde yatarken)

- Kertenkele okunacak hale geldi

- Ne okuması?

- Okunacak oldu diyorum

- İyi ya, ben de ne okunacak diyorum

- Hani hafızasını kaybedeni hocaya götürüp okuturlar ya, öyle işte.

- Haaaa…

- Sana da ameliyat eder gibi laf anlatıyoruz yahu.

(Bebek sahibi olamayanları hocaya üflettiklerini duymuştuk, bellek sorununda da keramet hocada demek)

*********

- Şu fotoğraflara bak, ne kadar anlamlı

- Niye ki?

- Duvarlara dedelerinin babalarının fotoğraflarını asmışlar.

- Restoran belki de onlardan kalmadır.

- Kasadaki adama soralım en iyisi

(Oturduğu masadan kasaya doğru seslenerek)

- Beyefendi, bunlar aile büyükleriniz mi?

- Hayır efendim, onlar Dede Efendi, Tamburi Cemil Bey, Tatyos Efendi…

- …..

(Niye Tarkan’ın, Serdar Ortaç’ın fotoğraflarını koymuyorsunuz kardeşim, Dede Efendi gideli olmuş 174 sene. Ne bilsin vatandaş)

**********

(Yaşının 90’larda olduğunu tahmin ettiğim bembeyaz sakallı bir amca, minibüste yanına oturduğu genç delikanlıyı bastonuyla dürterek)

- Selamün aleyküm delikanlı

- Aleyküm selam dede

- Kadıköy kaç para?

- 1.5 lira dede

- İyi, ver bakim şunu şoföre

(Parayı alıp ön koltuktakine uzatan delikanlıyı yeniden bastonuyla dürterek)

- Elalemi rahatsız etme, kalk kendin ver.

- Peki dede

…….

- Yanındaki hanımın mı?

- Yok dede, tanımıyorum onu.

- Pek sessiz, hep böyle midir?

- Bilmem tanımıyorum

- Karadenizli herhalde

(Delikanlıyı bastonuyla yeniden dürterek)

- Sen de al Karadenizli bir hanım, kafan rahat eder

- Peki dede

- Bak bana, (bastonunu kendi göğsüne vurarak) 96 yaşındayım, iki hanım eskittim ikisi de Karadenizliydi.

- Allah uzun ömür versin dede

**********

(Bu sohbetler %100 orijinaldir. Misafir kulak (!) tarafından tek kelime ilave edilmeden, muhtelif ortamlarda hafızaya kaydedilmiştir.)

************

Milliyet Bloğun değerli yazar ve okurları için mini anket;

Yorum penceresini açtığınızda tabanını gözünüze sokan o 45 numara ayak karşısında ne hissediyorsunuz? Parmaklarını ayıra ayıra titrediğinde burnunuza hafiften bir koku gelmeye başlamıyor mu? Bu yüzden mi artık yorumlarınızı daha kısa tutup bir an önce kaçıyorsunuz?

 
Toplam blog
: 61
: 2350
Kayıt tarihi
: 24.01.08
 
 

17 yaşımdaydım yazmaya ilk başladığımda. Dünyayı tanımaya çalışırken kendimi de tanıdım zaman içinde..