Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Nisan '13

 
Kategori
Güncel
 

Küresel politikaların yalancı memeleri halkı ikna heyeti...

Küresel politikaların yalancı memeleri  halkı ikna heyeti...
 

Akil İnsanlar Heyeti açıklandı. Türkiye’nin coğrafi yedi iklimsel bölgesini yedişer kişilik heyetler temsil edecek. İçerisinde iş adamı, magazin figürleri, gazeteci, cemaat ve sendika temsilcilerinin olduğu heyetin kapsayıcılığı daha heyet çalışmaya başlamadan eleştiri konusu oldu.

Heyet üyelerinin ezici çoğunluğunu AKP politikalarını destekleyen liberallerin oluşturması kuşkusuz çok tartışılacak. Taraf gazetesi, İkna Heyet-i Temsiliyesine(Abdülhamit’in işgalcilere karşı halkı ikna için kurduğu heyeti çağrıştırıyor.) pardon, Akil İnsanlar Heyetine en fazla köşe yazarını katarak yürüttüğü gazetecilik(!) misyonunun karşılıksız kalmadığını gördü.

Akil İnsanlar Heyeti üyeleri üzerine daha birçok laf edilebilir; siyaset üstü, bağımsız ve kapsayıcı değildir. Ortaya çıkan heyetin daha çok AKP’nin yürüttüğü “çözüm süreci” politikalarını topluma yedirme ye da toplumu ikna heyeti olarak gördüğümü ifade etmeliyim. Bu bağlamda iktidar politikalarına taraf olduklarını düşündüğüm için heyetin adını “Taraftar İnsanlar Heyeti” olarak not edip sormak gerekiyor; toplumsal kesimleri kapsayıcılığı tartışmalı olan “Taraftar İnsanlar Heyeti” ile yürütülen çalışmaların inandırıcılığını/güvenilirliğini sakatlayarak barış iklimi oluşturulabilir mi?

Tekrar ediyorum, barış sürecine hizmet edecek heyetin bağımsız ve kapsayıcı, siyaset üstü olması gerekmez mi?

...

Hiç kuşku yok ki, heyetin oluşturuluşuna bakarak; bu ülkede samimi olarak barış örmek isteyip istenilmediğine dair kanaate varılabilir.  Başkanı, sekretaryası atamayla oluşturulan heyetin antidemokratik bir biçimde yapılan kurgusu da heyet hakkında olumlu beklentiler ummamıza engel.

Daha önce yazılarımda söz ettiğim gibi, toplumsal barışı örmenin yolu tüm toplum kesimlerinin hassasiyetlerini ve demokratik taleplerini dikkate alarak herkesi kucaklayan bir süreç örmekten geçer.

Olan biten kısaca şudur: sadece Kürt siyasi aktörleri/Öcalan üzerinden “barış süreci” yürütme tercihine yönelik eleştiriler üzerine iktidar yol ve yöntem aradı ve Akil İnsanlar Heyetini icat etti.

Memlekete hayırlı olsun demeyi çok isterim de, daha isimler ortaya atılınca eleştiriler yükselmeye başladı. Heyet kapsayıcı değil, çoğu “yandaş liberal” ve “İslamcı” diye tanımlayabileceğimiz kişilerden oluşuyor.

Oluşturulan heyetin eğilim ağırlığı içerisinde sadece konu mankeni durumunda kalabilecek olan DİSK/Genel-İş Sendikası Başkanı Erol Ekici ve Türkiye Barolar Birliği Başkanı Vedat Ahsen Coşar heyette yer almayacağını açıkladılar. Üstelik medyaya yansıdığına göre Erol Ekici, Beşir Atalay tarafından arandığında DİSK Genel Merkezi ile görüşülmesini salık vermiş ve listede yer almak istemediğini ifade etmiş. Mynet’te yer alan bir habere göre İç Anadolu bölgesinden listeye giren Celalettin Can’ın soyadı yanlışlıkla “Taş” olarak yazılmış.

Diğer taraftan Akil İnsanlar Heyetinde yer alan KESK Genel Başkanı Lami Özgen’in “AKP’nin memuru konumunu”,  iktidarlardan bağımsız demokrasi, eşitlik, özgürlük ve emek mücadelesinde onurlu bir tarihe sahip olan KESK üyelerinin kabul etmesi olası gözükmüyor.  KESK üyeleri haklı olarak, yüz yıllık mücadele geleneğinin gereği olan ilkeli ve tutarlı bir tutum bekliyorlar.

Bu yazıda ayrıntılara girip okuru sıkmak istemiyorum ama son dönemde yazılarımda işlediğim üzere; Türkiye’de ortaya çıkan gelişmeleri emperyalistlerin orta doğu politikalarından bağımsız düşünmemek gerekir. İsrail’in Türkiye’den özür dilemesi, Suriye’nin neredeyse yedi düvele direnmesi, ABD Dışişleri Bakanı Kerry’in bir ayda Türkiye’yi ikinci kez ziyareti.. Emperyalistlerin iç sorunlarını –tam anlamıyla çözmese bile-  “silahları gömerek” öteleyen Türkiye’ye olan gereksinimleri...

 
Toplam blog
: 1114
: 827
Kayıt tarihi
: 28.09.06
 
 

Ankara'da yaşar, dünyalı,aynadaki görüntüsüne muhalif, vicdan hesapları yapmaktan yorgun, yaşanıl..