Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Kasım '09

 
Kategori
Güncel
 

Kürt meselesi ve emperyalizm

Kürt meselesi ve emperyalizm
 

Gündemi takip etmek insanın işini gücünü bırakıp TV, İnternet ve gazetelere yoğunlaşmasını gerektirecek boyutta. Bilgi kirliliği içerisinde neyin doğru neyin asparagas olduğunu ayırt etmek sıradan vatandaş için oldukça zor.

Aylardır yaratılan suni gündem sonucu bir Kürt meselesidir gidiyor.

Defalarca yazıldı çizildi.

Daha da anlamayanlar/anlamamakta direnenler için yazılıp çizilecek.

Kürt meselesi PKK meselesi değildir. PKK’lı teröristlerin dağdan indirilmeye çalışılması hiç değildir. PKK’lıları davul zurna eşliğinde halaylarla karşılamak ise tam bir pervasızlıktır.

Kürt meselesinin çözümü bölge insanının ekonomik durumunun güçlendirilmesinden, eğitime gereken önemin verilmesinden, sosyal yaşantılarının iyileştirilmesinden, töre denen çağ dışı uygulamadan vazgeçilmesinden, kız çocuklarına gereken değerin verilmesinden, şeyhlik şıhlık denen oluşumların ortadan kaldırılmasından, topraksız vatandaşlara işleyebilecekleri tarım topraklarının verilmesinden, ağalık ve marabalık sisteminin ortadan kaldırılmasından ve bölge halkının bilinçlendirilmesinden geçer.

Kürt meselesi olarak lanse edilen meselenin arkasında ABD vardır, Fransa vardır, Almanya vardır, İngiltere vardır. Kısacası Emperyal güçler ve o güçlerin bulunduğumuz coğrafyadaki çıkarları vardır.

Bugün PKK terör örgütünün tasfiyesine çalışılıyor ise örgütün misyonunun bittiğini bildiklerindendir.

PKK terör örgütünü yıllarca tepe tepe kullananlar dün o teröristleri uyuşturucu kaçakçısı olduklarını bile bile himaye etmişlerse ve bugün işleri bittiği için dünya kamuoyu önünde uyuşturucu kaçakçısı ilan etme gereğini duyuyorlarsa bunun altında yatan sinsi amacı deşifre etmek gerekir.

Onlar için “böl parçala yönet” düsturu geçerlidir.

Ortadoğu petrollerinin devasa varlığı “tek dişi kalmış canavarların” iştahını kabartmaktadır. Ve mesele de zaten budur. Enerji kaynaklarını sorunsuzca ele geçirmek.

Bu amacı bile bile emperyalizmin isteklerine boyun eğmemeliyiz.

Birincisi ile yetinmeyip “ikinci Cumhuriyet “ kurma heveslilerinin demagojilerine aldanmamalıyız.

El Beşir olayında olduğu gibi işlerine gelmediği takdirde gözlerini kırpmadan ülkemizin dış politikasına yön vermekten dahası “nota” vermekten çekinmezler.

Darfur’da yüzlerce belki de binlerce insanın ölümünden sorumlu tutulan ve dünya kamuoyunda dışlanmış birinin ülkemize gelmesi doğrudur ya da yanlıştır. Ülkemizi ilgilendirir.

Amaçları kendi dış politikaları doğrultusunda işlerine geldiği zaman “stratejik müttefik” olarak lanse ettikleri ülkelerinde benzer politikayı izlemelerini isterler.

Bu ülkelerin gerçek niyetlerini öğrenmek için gelişen olaylara ve isteklerine bakmak yeterlidir.

Emperyalist ülkeler dün ne idiyseler bugün de odurlar.

Gazetelerde yer alan bir haberin “olmaz böyle” dedirten yaklaşımla izlenmesinin şaşkınlığı sürerken bir başka gün ilgili haberin “yalan ve düzmece” olduğunun açıklanmasının şaşkınlığını yaşıyorsunuz.

Dış politika da kıskaca alınmaya çalışılan, iç politikada ise açılımlarla toplumun meşgul edilmesi belki de ayrıştırılması hedeflenen ülkemizde ne ABD ne de AB elini çekecek gibi görünmüyor.

Toplum Ergenekon soruşturması ile sindirilmeye, Tele kulak yapılanması ile dinlenmeye, yargının bağımsızlığına gölge düşürecek çadır mahkemelerine, Atatürk’e yönelik saldırılara ve laikliği pasifize etmek için yapılan cambazlıklara, yandaş olmayan medyanın susturulmasına, ne olduğu henüz kesinleşmemiş “belge”lerle TSK’lerine yönelik haksız saldırılara ve yargısız infazlara alıştırılmaya çalışılıyor.

10 Kasım tarihinin Türk milletinin kalbinde haklı olarak yer etmiş Atatürk’ün ölüm yıldönümü ve Atatürk’ü anma tarihi olduğu biline biline “sıradan bir güne” indirgeme çalışmaları insanımızı yaralamaktadır.

Ne idiğü belli olmayan adına “uzman” denen AB raportörlerinin yayınladığı ve ülkemize dayatılmaya çalışılan “sözde ilerleme raporları” ile Emperyal güçler, savaş meydanlarında yapamadıklarını ve arkalarına bakmadan kaçtıkları bu topraklara yönelik amaçlarını gerçekleştirme hokkabazlığı ile parende atıyorlar.

 
Toplam blog
: 210
: 910
Kayıt tarihi
: 04.05.08
 
 

Eğitimciyim. Bir insanın çağdaş bir gelecek için, aydınlanma için çok okuması gerektiğine inanıyo..