Kuru İncir tatlısı

İncir, Anadolu’dan Akdeniz Ülkelerine oradan Orta Doğuya, Hindistan ve Çin’e yayıldığı kabul ediliyor. Ancak bir başka inanışta İncir ilk önce Arap Yarımadasının Güneyi’nde yetişen bir meyve iken asırlar sonra Suriye’ye gelerek buradan diğer Akdeniz Ülkelerine yayıldığı yönünde. Amerika ise İzmir’den aldığı fidanları ekip başarılı olamayınca bir ekip göndererek Aydın ve İzmir’de araştırma yaparak belli bir bölgesinde yetiştirmeyi başarabilen ülkelerden.  

İncir öyle bir meyve ki tarihler boyunca kutsal sayılmış. Museviler Fısıh Bayramlarında İncir sunarken, İncil’de incirin cennettin bahçelerinden çıkan bir meyve olduğu belirtilmiş. Eski kavimlerden beri incirle asmanın yetişmediği topraklar değersiz sayılmış ve “kendi incir ağacımın gölgesinde oturuyorum” demek bir gurur ve onur simgesi, evin bereketinin göstergesi olarak kabul ediliyormuş. Eski Yunanlılar ise inciri olimpiyatlarda kazanan sporcuya ödül olarak sunar, yapraklarının doğurganlığı simge ettiğine inanır ve taç yaparak başlarına takarlarmış. Eski Mısır ve Yunanda bolluk ve bereketin simgesi incirin aynı zamanda temiz bir ahlakın simgesi olduğu kabul edilirmiş. Lydia’da kuru incir yaşamın on temel nimeti arasında sayılırmış. Eski Mısırlılar savaşlarda düşmanlarının incir ve asma ağaçlarını keserek güçten düşmelerine neden olurlarmış.  

Özellikle kuru incir çok faydalı sayılmakta. Günde birkaç kuru incir hücrelerin yenilenmesini sağladığı gibi bağışıklık sistemini güçlendiriyor ve günlük besin ihtiyacının birçoğunu karşılıyormuş. Sindirimi kolaylaştırıp bakterilere karşı koruyuculuk sağlayan incir, kolesterolün kana karışmadan atılmasına yardımcı olup, kanser hücrelerinin çoğalmasına engel olmaktaymış. Oldukça yüksek kalsiyum ve fosfor içerdiği için süt içmeyenlerin bu mineralleri incirden alabildikleri kanıtlanmış. Yine bağırsak sorunları yaşayan insanların incir yediklerinde bu sorunlarının oldukça azaldığı biliniyor. Taze incirin sapından akan süt ise siğili iyileştirmede oldukça başarı sağlamaktaymış. Taze yapraklarını ezerek lapa yapınca çıbanların olgunlaşmasını sağlayan ve baş vererek vücuttan atılmasına yardımcı olan doğal bir kara merhem olduğu kabul ediliyor.  

Malzemeler: 

250 gr. kuru incir  

300–400 gr. ceviz içi  

1 su bardağı toz şeker  

1 su bardağı su  

1 çay bardağı süt( arzuya göre su da olabilir)  

4-5 diş karanfil  

Yapılışı: 

Tencereye suyu koyarak kaynatın, incirleri yıkayıp 3 dakika kadar bu suda haşlayın. Haşlanmış incirleri süzerek alıp soğumaya bırakın. Haşlama suyunu bir kâseye alın ve soğumuş olan incirleri enlemesine yarısına kadar kesin. Kestiğiniz yere yarım cevizi bütün olarak koyun. Kesik yeri birbirine yaklaştırarak tencereye sıkça dizin. Şekeri sepeleyip incirin sakladığınız ilk haşlama suyunu ekleyin. 1 çay bardağı kadar süt ilave edin.( Su kullanacaksanız bunu da daha önce haşlama suyuna ekleyin) Karanfili ekleyin 20–25 dakika karıştırmadan pişirin. Servis tabağına aldığınız incirler soğuduktan sonra dolaba kaldırın. Dondurma veya kaymak eşliğinde ya da sade olarak servise sunun.