Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Kağıt Gemilerin Kaptanı

http://blog.milliyet.com.tr/hayrettinturan

10 Şubat '09

 
Kategori
Şiir
 

La Edri

La Edri
 

Denizciler açık denizlerde ölmeli ve hakkıdır ki her denizci, denizlere gömülmeli


La Edri

Dilini bilmem ki dedi gece
dilini bilmem ben aşkın

ay kıskandı laleyi
sundu beyazını denize
sis yükseliyordu denizin
hayalet gibi üzerinde
dünyanın tüm limanlarından
eli boş dönmüş bir gemi
var olan tüm renkler yorgun
yosundu küpeştesinde
rıhtıma yaslanmış mahur
ölesiye sabırlı ve çıplak
bakıyordu böcek gözleri
penceredeki şişman kadına
lalenin aşk beyazı
kadının geceliğinde
ahşap bir rum eviydi
bir zamanlar bu adanın
en güzel geliniydi
yirmi yıl kadar öncesi
bir kuş kondu kadının
kuşkonmaz yüreğine
kırıldı dalları hoyrat
kapandı kendi içine
kumları süpürdü hayat
begonya sokağından

insan geride bıraktığı
hayatlar kadar insandır
ve her insanın kıyıya
vurduğu bir yer vardır.

Lodosa döndü hava
genç bir erkek cesedi
batıp çıkarken suda
olabildiğine açık kolları
kucaklamak istercesine
geç de olsa yaşamı
iri gözleri yıldızlarda
ağzı kulaklarında bahtiyar
kadın pencerede dilsiz
öylece bakıyordu mutsuz
suda yüzen cesede
şişkin ve kaygısız
oysa daha iki gün
evvel görmüştü
tepedeki uçurumun sırtında
Rodin heykeli gibi tutkuyla
umut saçıyordu
gözlerindeki ışıltı
neşeyle diktiği fidanları
nasılda şımartıyordu

Uyku bastı kadını
içini bir sıkıntı
hala duruyor cesedin
gözlerindeki parıltı
bıraktı kendini eski
ahşap rum evi sonra
bir dosta yaslanırcasına
yandaki beton binaya

dilini bilmem ki dedi lale
dilini bilmem ki ölümün

deniz uykusuz ve tedirgin
birde adamın cesedi
kendini arayan bir yolcu
misali adressizdi
dilsiz, zarif ve ince
çoktan bitmiş bir şarkıya
yeni başlıyor gibiydi
derken sisin içinden
çıkıp geldi bir martı
tünedi göbeğine
yıldızlara bakan cesedin
karanlık denizde yapayalnız
üstelik çirkin ve korkunç
yalnızca bir ceset değildi elbet
gereksiz sorular kadar cevapsız
usulca yola koyuldular
ve peşleri sıra fısıltılar
belki bir çiftçiydi dedi gece
denizci olmayı düşleyen
belki bir tayfaydı o martı
kaptan olmak isteyen
hayat ne garip dedi lale
geceye gülen gözlerle
aşk dedi ay uykulu
belki hesapsız ve uyumlu
korkusuz bir yolculuktu
insan dedi dağılan sis
söylendi kendi kendine

insan ve insanın
geride bıraktığı hayatlar
ve her insanın kıyıya
vurduğu bir yer var.


14 Nisan 2007

Hayrettin Turan

 
Toplam blog
: 98
: 638
Kayıt tarihi
: 21.08.07
 
 

Zonguldak'ın Ereğli İlçesinde, 1971 Yılının soğuk bir Şubat Gecesi doğdu. İlk ve orta öğrenimini ..