Lugano'nun 7. hissi

Karabükspor kalecisi Tomiç’in karşılaşmanın son korner atışı sırasında kalesini terk edip Fenerbahçe ceza sahası içinde gol araması evsahibi takımın bu maça ne kadar konsantre olduğunun ve son ana kadar istemesinin bir göstergesiydi. Karabükspor başından bu yana ligin en güçlü takımlarından bir tanesi olmasına karşın inişli çıkışlı form durumu ile klasmanda ancak orta sıralarda bir yer bulabildi kendisine.

Böylesi dirençli bir takım karşısında Fenerbahçe’nin zorlanması normaldir. Ancak takım kimyasının üç maçta bir sakatlıklar, kart cezaları veya yabancı sınırlamaları yüzünden sürekli değişime uğraması Fenerbahçe’nin standart bir oyun oynamasını engelliyor.

Geçen hafta oynadığı futbolla bizde zeka şoku yaşatan Baroni rotasyonda yerini Selçuk’a bıraktı ancak Selçuk sakatlık öncesinde sergilediği futboldan çok uzak bir oyunla geri döndü. Pozisyonu gereği rakibin ataklarını kesip topu oyun kurması için Emre, Alex, Mehmet Topuz veya Stoch’tan birine vermesi gerekirken çok kritik kayıplar yaptı. Bu da Fenerbahçe’nin eksik yakalanmasına neden oldu. Ancak Baroni oyuna girdikten sonra Fenerbahçe orta sahada daha derli toplu bir görünüm sergilemeye başladı. Top kayıpları ve rakibin pozisyonları azaldı.

Sol kanatta oynayan ve sadece ofansif düşünceyle gol için yüklenen Stoch ve onun arkasındaki Santos’un geri dönüşlerde rakibin hızının gerisinde kalması nedeniyle Fenerbahçe sahasının bu bölümünde büyük boşluklar oluştu. İlk yarı Karabükspor bu koridoru çok iyi kullandı. Gol atamamış olması son vuruşlardaki şanssızlık veya beceri noksanlığıydı.

Fakat Fenerbahçe’nin sağ kanadında öyle bir adam vardı ki takımının geride verdiği bütün açıkları tek başına kapattı diyebiliriz.

Gökhan Gönül için sadece bir paragraf yazmak yetmez sanırım. Oturup onun analizini yapmak gerekiyor. Ancak bu yazının içinde değil. Ancak yeri gelmişken bir tespitte bulunalım. Son üç senedir Türkiye’de Arda Turan’ın futbolculuğu konuşuluyor. Gökhan oynadığı yer itibarıyla yıldızlaşması çok kolay değildir. İyi oynarsa herkes "iyi" der geçer. Ancak o bu sene bambaşka şeyler yapmaya başladı. Sezon başındaki Gökhan ile sezon sonundakinin aynı kişi olduğunu söylemek bile çok zordur. Defansif anlamda görev yapan bir futbolcunun bu kadar aşama göstermesi gerçek bir fenomendir. Gökhan Gönül oynadığı bölge itibarıyla ve takımının ofansif gücüne yaptığı katkıları bir araya getirdiğimizde kişisel kanaatim şu an Türkiye’nin yerli yabancı ayırt etmeksizin en iyisidir.

Dünkü maçta Selçuk, Niang ve Mehmet Topuz Gökhan’ın boş koşular yaptığı yerlere düzgün toplar atabilmiş olsaydı büyük bir ihtimalle maçın skoru ilk yarıda Fenerbahçe’nin arzulayacağı ve rahatlayacağı bir sonuca ulaşırdı.

Yine oynadığı yer itibarıyla bu sene Fenerbahçe’ye en fazla sayısal katkı yapmış ve bunların önemli bölümü puana dönüşmüş bir futbolcusu da var; Lugano!

Güiza’nın sezon başı lig içinde 11 gol ortalamasıyla oynadığını hesaba katıp attığı 7 golle kıyaslarsak Lugano’nun Fenerbahçe için ne anlam ifade ettiğini çok net olarak ortaya koymuş oluruz.

Dün maçları çok kalabalık bir ortamda izledim. Fenerbahçe’nin geride verdiği açıklar, defans oyuncularının yerlerini kaybetmeleri çok konuşuldu, tepki aldı.

Açıkçası aynı yerden bakamıyorum.

Bir tarafta Fenerbahçe, diğer tarafta Trabzonspor; her hafta kazanmak zorunda oldukları müthiş bir gerilim ve sinir savaşı ile mücadele ediyorlar. Golü bir an önce bulup rahatlamak bütün futbolcuların temel arzusu, güdüsü oluyor. Öyle olunca da zaman geliyor kontrolü kaybedercesine sorumlu bulundukları alanları terk ederek rakip kaleye gol atmak için yükleniyorlar. Karabüksporlu oyuncular Fenerbahçe’yi bu maçta çok eksik yakaladı. Gol de bulabilirdi. Ancak Fenerbahçelilerin tek derdi vardı bir şekilde 3 puana dönüşecek golü bulmak.

Santos, Stoch, Lugano gol için sürekli rakip ceza sahasının çevresinde ve içinde pozisyon aldılar. Bu nedenle de Emre gibi bir oyuncu sürekli geride kalmak zorunda kaldı.

Nihayetinde golü atan kişinin Lugano olması da bu emeğin karşılığı ödülü oldu ve Fenerbahçe, kuşkusuz Alex’in Muhammet’i çaresiz bırakan ara pasının da yardımıyla, defans oyuncularının ön plana çıkarak kazandığı bir maç oynadı.

http://twitter.com/uzaygokerman

uzaygokerman@gmail.com