Marmaris'te, "Mezarlık Komşusu" Disco'dan, Şimdiki " Barlar Sokağına" Nasıl Gelindi?

       Turizmin el değdiği yerde, hareket ve bereket vardır. Bir zamanların eğlenceden yoksun, hava  kararınca kepenklerini kapatan esnafla beraber, kışın bir kasabaya dönen Marmaris’te, peş peşe, “turizmin  gülleri”  açıyor şimdi.

       Son olarak iddialı bir ekip, Barlar sokağında Alem isimli Klubünü hizmete açtı. Barlar sokağı artık, bundan sontra fıkır fıkır kaynayacak.

       Marmaris’te biraz eskilere dönersek,  O zamanlar memlekette bir tane bar vardı üstü açık. Nerede biliyor musunuz? Şehir mezarlığının tam göbeğinde.   Mezarlık duvarlarıyle karşı karşıya idi. Bir müddet iyi iş yaptı. Sonra şikayetler başladı. “ Ölülerimiz ve biz, rahat uyuyamıyoruz gürültüden” diyerek.

   MARMARİS' TE  AÇILIŞLAR MUHTEŞEM OLUR.  MARMARİSTE EVİ OLAN YABANCI KÖKENLİLER DE,  BURALARDA EĞLENCENİN BAŞINI ÇEKERLER.

       Barın ismi Vagabundo idi. Herkesin dili dönmezdi. Sahibine röportaja gittiğimde, sormuştum “ Neden  zor  isim koydun?” diye. Patron  da,“ Her ipini kıran gelmesin. Dili dönmesin, bizden uzak dursun” diyedir şeklinde  cevap vermişti. Yadırgamıştım.

       Daha sonra Vagabundo’cular bar çıkışı karakollara düştüklerinde,  kayıtlara geçerdi Vagabundo çıkışında diye. Ama  sarhoş müşterilerin bu sefer alkolden dilleri dönmezdi.  “Vagon, vagon “ diye ifade vermeğe çalışırlardı karakollarda.

       Mahalleli, bunu fırsat bildi. “ Ölülerimiz bile  razı değil. İçerde  içki küpüne batanların bile dili lal oluyor, kekeme oluyor. Ölüler başımıza taş yağdıracak yakında” diye de  dilekçe vermişlerdi. Mahalleli, neredeyse ölülerden imza toplayıp birlikte şikayet edeceklerdi.

       Disko kapandı ama,  patronun çenesi hiç kapanmadı. “Turizm dediler, aha turizmi getirdik. Ölülerimize dirilerimize yaranamadık. Bu mudur turizm” diye diye bir hal olduydu..

        E, mezarlıkların yakınındaydı bar. Koskocaman  ses teşkilatı, mezarlıktan toz çıkartacak güçteydi.

       Daha sonra SİNİ  Restaurant ve Disko kuruldu. Onun da elektriği  tam gece yarısında kesilirdi.  İşletmecinin izni bu kadarcıktı. Muğla’nın turizmci valisi haberi alır almaz bu  diskoya damladı. Başkan Elçin’i da yanına aldı. Bir masa kondu kapının dışına.   Vali Özer Türk Başkana: “ Bu gençler sabaha kadar eğlenecek. Çıt çıkaranın kafasına bu sopayı yer” .  Dedi. Birlikte kapıda durup  Başkanın endişelerini de böylelikle gidermiş oldular.

       Şimdi Barlar sokağı, şehrin ana damarında. Klup Alem, şimdi  Barlar sokağında.  Klube bir yönetmen atanmış. Bu sanat yönetmeni aynı zamanda  Şahin Açıkgöz isimli bir sanatçı.  Etrafına da sanat camiasından yardımcılar almış. İcabında burası bir dans okulu gibi çalışacak. Gençlere dans öğretecek,  beynelmilel figürler gösterilecek. Şimdiki diskolar böyle. Disko Alemi’n kurucusu Volkan Yaylalı, “Burası bir sanat akademisi gibi çalışacak. İlk emekleme gibi  gençler,  danslarının ilk figürlerini burada öğrenecek” diyor.

       Açılış gecesi fazla konuşamadık.  Kulaklara baskı yapan müziğin altında konuşmamız kısa oldu.

       Anlattığım gibi ilk disko Marmaris’te, şehrin göbeğindeki Marmaris Mezarlığıydı. Nerelerden, nerelere geldik.

       Ört ki, ölem !

NERDEN NEREYE.  MARMARİS'TE İLK DİSKO, ŞEHİR MEZARLIĞININ DUVARLARI KARŞISINDA BİR YERDEYDİ.  AHALİMİZ "ÖLÜLERİMİZ VE BİZ GECELERİ GÜRÜLTÜDEN UYUYAMIYORUZ" DİYE ŞİKAYET EDİNCE DİSKO KAPANMIŞTI.  ŞİMDİKİ HALDE MARMARİSİN AVRUPAYI ARATMAYACAK BİR BARLAR SOKAĞI VAR.

MARMARİSTE BARLARIN İLK AÇILIŞ GECESİ MUHTEŞEM OLUR. SEÇİLİ DAVETLİLER DE BU  GECELERDE HAZIR BULUNUR. ( ÜST VE ALTTAKİ RESİMLER)

EŞLERİ TÜRK OLUP DA MARMARİSTE YERLEŞİK AİLELER DE  AÇILIŞ GECESİNDEYDİLER.

AÇILIŞTA HER MİLLETTEN İNSANLAR VARDI.