Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Eylül '12

 
Kategori
Edebiyat
 

Mayakovski'deki izler

Pantolonlu Bulut'taki Ecinniler izleri

"Çünkü son kez olarak dünyaya veda ediyorum ve kişiliğinizde bütün geçmişimi terk etmek istiyorum. Yaşamım! Şimdi kendimi ikiye böldüm. Orada, bulutların üstünde uçmayı düşleyen bir çılgın, yirmi iki yaşında! İşte karşınızda bütün amaçlarını yitirmiş, titreyen bir yaşlı..bir öğretmen var… eğer bu değerse, bunun için değeri var""

Ecinniler – Dostoyevski

 

Vladimir Mayakovski

Yukarıdaki paragraf Dostoyevski’nin Ecinniler romanında Stephan Trofimoviç’in dizlerinin üstüne çökerek Liza’ya söylediği sözler.

Romandaki bu sözler, beni, 20 bin fitten yüzeye fırlattı. Gece iki sularıydı. Dünyanın en güzel şiirleri arasına soktuğum Mayakovski’nin Pantolonlu Bulut’undan izler taşıyordu... 

 Evet, “Mayakovski seni yakaladım!” dedim:

Ne gönlüme tek bir ak düştü,
Ne ihtiyar bir sevecenlik başımda!
Tuttu bütün dünyayı sesim, o korkunç gümbürtü;
Yakışıklı yürürüm şimdi
Yirmi iki yaşımda.

 

***********

 

İsterseniz
Ben çılgına dönerim tenden,
-ya da renk değiştiren bir gök gibi ufukta-
isterseniz öyle çıtkırıldım olurum öyle incelirim ki
çıkarım insanlıktan, dönerim pantolonlu bir buluta!

 

Pantolonlu Bulut - Vladimir Vladimiroviç Mayakovski


Sonra bir daha okudum yukarıdaki paragrafı; bir daha bir daha okudum bir yanılsama mı diye?

İçeride bilgisayarın başında kendini kodlara gömmüş eşimin yanına çılgınlar gibi bağıra bağıra koşarak gittim, “Bak ne buldum” diyerek. Eşim baktı, ikimizin de oldukça sıklıkla okuduğu, tartıştığı bir şiirdi Pantolonlu Bulut

Hatta iki gün önce Ahmet Cemal ile Ataol Behramoğlu çevirilerini karşılaştırmış, anlam farklılığına yol açan dizelerin üstünden tek tek geçmiştik. Ve ben lise yıllarında okuduğum Ecinniler’i 30’lu yaş dimağımla tekrar okumayı istemiştim. Ve aslında Ecinniler’in tüm ruhuna yayılan o sıra dışı, keskin, bıçak ağızlı, uç söylemli kahramanların iç konuşmalarının dudaklara, satırlara yayılışını Mayakovski’nin tüm ruhunda ve söyleminde hissettim. Ecinniler’i tekrar okuma gündemime sokan Ursula K. Le Guin’in "Mülksüzler"romanını Ecinniler’e cevap olarak yazmasıydı. Mülksüzler’i bitirir bitirmez Ecinniler’i okumaya başladım.

Ecinniler dili ve felsefesiyle Ursula K. Le Guin’e "Mülksüzler" romanını yazdırabilmişse, daha birçok yazara da esin kaynağı olmaya devam edecektir. Ahmet Ümit bile birçok söyleşisinde en etkilendiği yazar olarak Dostoyevski’yi gösterir: “Ve aslında o bir cinayet romanı yazarıdır” der. Bense Dostoyevski’yi felsefi roman yazarı olarak görüyorum. 

Ecinniler’in her kahramanından ve onların felsefesinden binlerce roman çıkar diyorum.

Yukarıdaki paragrafı, Pantolonlu Bulut’un esin kaynağı olarak görmem sadece bir sav olup, bir tartışmanın başlangıcıdır. Ecinniler’i üçüncü kez okumam gerektiğini bana söyleyen küçük bir ipucudur.

 
Toplam blog
: 17
: 781
Kayıt tarihi
: 19.07.12
 
 

1990'lı yıllar bir reklam satış elmanı için  hala pikajla montajın yapıldığı, dergi bağlanana kad..