Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Ekim '13

 
Kategori
TV Programları
 

Medcezir ile Çağatay Ulusoy neyi başardı?

Medcezir ile Çağatay Ulusoy neyi başardı?
 

Bizimki daha yakışıklı


Malum olay diye bahsettiğim operasyon sonrası fanlarının sahip çıkması ile Çağatay Ulusoy’un biraz olsun kendine geldiğini düşünüyordum. Şimdilerde dizisi Medcezir’in önüne geçen haberlerle gene gündeme gelmesi en az Çağatay Ulusoy kadar sevenlerini de üzdü. Pek çok soru işareti ve ünlemle dolu beyinlerin çırpınışını gözlemledim. Bana gelen soruları cevaplama çabam bence boş, çünkü adalete intikal etmiş bir davayı bizim yorumlamamız yanlış!

Ben satırlarıma Medcezir yorumu ile devam edeceğim. “ Herkes bildiği işi yapsın!” demekten de geri duramayacağım. Yazımda sadece Çağatay Ulusoy’u irdelemem aman sizi kızdırmasın! Bir daha ki sefere Serenay Sarıkaya’yı dile getireceğim.

Çağatay Ulusoy, “Adını Feriha Koydum” dizisindeki başarısı ile geri dönüşü olmayan bir yola girdi. Artık star olmak zorundaydı! Haliyle de ben de gözlerimi diziye, oyunculara, senaryoya çevirdim. Çağatay Ulusoy, yeni projesinde oyunculuk olarak çok başarılı bulunuyordu. “Peki, sen bulmadın mı?” sorusu ile karşı karşıya kalacağımı biliyorum. Farkındaysanız 4. Bölüm geldi ve ben kaleme ancak davrandım. Beklemek gerektiğini düşündüğüm bir oyunculuk olarak gördüğüm için elime kalemimi almadım.

 Bu yorumu yaparken diğer köşe yazarları gibi satıhta kalmamak, boş yere göklere çıkartmamak, taraf edinip adını öne çıkartmak gibi çabalarım olmayacak. Çünkü pek çok kalemine, tuşuna saldıranların bu kadar detaylı gözlediğini hiç sanmıyorum! Herkes için geçerli değil sözlerim ama aralarında alkış almak adına yazıp-çizdiklerini, “benim de reklamım olur” dediklerini de biliyorum! Yani hep bir çıkar ilişkisi sürüp gitti Medcezir ve oyuncularının yorumlarında…Oysa bir eleştirmenin sebepleri ile fikrini yazması gerektiği gerçeği ile yüzyüzeyim, çünkü biz fan değiliz!

Gözlemlediğimi sizlerle paylaşma zamanı geldiği için de buradayım ve Çağatay Ulusoy’u bu rolle neden beğendiğimi sizlere izah etmeye çalışayım...

Doğrusu ilk bölümde Çağatay Ulusoy’un karakterini giyişine bir şüphe ile bakmıştım. Sanki “bu bizim Çağatay Ulusoy değil” düşünceleri fısıldaşıp durdu içimde. Sonra “nerede hata var” sorusunu kendime bir sorayım diyerek sabırla bekledim.

 Artık duymayan kaldı mı? Hiç sanmam! Bu dizi bire bir adaptasyon dizidir. Yapımcı firmanın gözetimi altında rol biçilen, dekorundan kostümüne ilk yapımcısının onayı olmadan karşımıza gelemeyen, oyuncu koçlarının oyuncuları çalıştırırken önlerindeki ilk işi izlemek ve gözlemek zorunda kaldıkları bir yapım... Dizi bu konuda konfeksiyon işidir!

“Yeterince Türkleştirilmiş mi” diye düşünürken Çağatay Ulusoy’da Ryan’ın izi var olduğunu fark ettim. Çağatay Ulusoy, starlaşma yolunda yürüyor, fakat bu rolün sınırları belli! Çağatay Ulusoy, kopya etmek zorunda kaldığı birinin bütün mimikleri, jestleri ile karşımızda. Biz Akdenizliyiz ve bir Amerikalı gibi mimik ve jestlere sahip değiliz. Bu rolde Çağatay Ulusoy gerçekten Ryan olmuş!

Mimikleri, jestleri, bakışlarındaki kaçamak izler tıpa tıp Ryan’ın gölgesini taşıyor. “Olmuş mu?” derseniz, “evet Çağatay Ulusoy, Amerikalı olmuş!”. İyi izleyip, iyi gözlem sonucu bir Türk’ün yapmayacağı mimikler ve jestlerle Çağatay Ulusoy bu rolü hakkıyla yerine getirmiş.

Hani derler ya! “Tıpkısının aynısı” olmuş…

Bir aktörün pek tercih etmeyeceği yöntemle üzerine Ryan’ı giymiş Çağatay Ulusoy! Bu bakımdan oldukça zor bir çalışma, çünkü oyuncu kendi yorumunu getirmeden verilen görevi yapmak zorunda! Ama Çağatay Ulusoy gerçekten; dudağının kenarına kondurduğu alaycı mimiğinden, endişeli bakışlarından, beden dilini kullanırken ki durağanlığından başından sonuna kadar verilen görevi tıpa tıp giymiş, haliyle de bu rolü hakkıyla başarmış!

“İyi iş çıkartmış mı?” sorusunun da tek cevabı var hem de layığı ile… Çağatay Ulusoy, zoru başarmış! Emek ve zahmet gerektiren Yaman karakterini bizlere başarı ile sunuyor. Umarım zirveye taşıma çabasında olduğu adını da layığı ile taşıyacaktır.

Hayatta adınızı zirveye ulaştırmanız dileği ile…

www.televizyongazetesi.com

https://www.facebook.com/pages/Ece-Er-%C4%B0le-Ba%C5%9Fb 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 781
: 3899
Kayıt tarihi
: 23.09.12
 
 

16- 06- İstanbul'da doğdum. Tatbiki Güzel Sanatlar Tekstil Ana sanat dalı Moda tasarımı bölümünde..