Meleğin gör dediği..

Cümle aslında şeytanın gör dediğidir de, etrafımızda o kadar çok şeytan var ki, bırakın onun gör dediğini, kendini bile görmek istemiyoruz.

Ülkemizi bölüp parçalamak, Yugoslavya örneği ufak parçalara bölüp kolayca yutmak isteyenler, içeride tezgâhladıkları oyunların pek sökmediğini, bu taktikle bırakın ülkenin üniter yapısını yıkmayı, mevcut maşaları bile kaybedeceklerini anladılar ki bu seferde dışarıdan saldırmaya başladılar. Yapılan bu provokasyonların, oynanan ve oynanmaya devam edeceği görülen oyunların başka bir izah şekli olamaz.

İHH başkanının söylediklerinden sonra bu olayın nasıl bir kışkırtma olduğu daha iyi görülüyor. Duygusal patlamaları bir yana bırakıp ülkemizin geleceğini etkileyecek bu tür olayları çok iyi değerlendirmeli ve sakin, aklı başında hareket etmeliyiz. Eğer akıllı davranmazsak ileride böyle duygusal patlamalar yapabilmek, bağırıp çağırabilmek için bir ülkemiz olmayabilir.

İHH başkanı, “gemiye ilk çıkanların ellerinden silahlarını alıp denize attık, onlara karşı kullanmadık. Bizde sopa ve çubuklar vardı” diyor. Yani olayı resmen provoke ettiklerini söylüyor. Demek ki ölen ve yaralanan insanların sorumluluğunun bir kısmı da onlarda. Denebilir ki, İsrail masum mu? Tabii ki değil. Yalnız şunu iyi görmek lazımdır. İsrail, aynen bizim PKK yı gördüğümüz gibi Hamas’ı terör örgütü olarak görüyor. Haklı da. Çünkü Hamas’ı ABD ile beraber El_Fetihe karşı kuran destekleyen onlar. Hamas’ın ne olup olmadığını herkesten iyi biliyorlar. Günlerdir, “Yardım yollayacaksanız Birleşmiş Milletler kanalı ile yollayın. Yoksa kendi güvenliğim için izin vermem” diyorlar. Bizimkilerin yaptığı ise ortada.

Başbakanın konuşması kayıtlarda. Mantıklı olarak düşünülürse, bu konuşmanın ardından savaş ilanı gelmesi lazım. Oysa meclisteki milletvekilleri İsrail için bir kınama metni hazırlıyorlar, AKP engelliyor. Aynen Birleşmiş milletlerde İsrail kınamasını ABD nin yumuşatması gibi. İsrail için bu sözler sarf edilmiş ama askeri ve ekonomik anlaşmalar gündemde değil.

Hiç kimse kusura bakmasın ama birileri Türk halkı ile güzel eğleniyor, dalga geçiyor. Bir yandan da Türkiye’yi Ortadoğu bataklığına gömmek istiyor. Bu kadar bağırıp çığırma, afra tafra, ölen garibanlar, sarsılan itibar yetmemiş olacak ki basından anladığımız kadarı ile ikinci yardım konvoyu hazırlanıyor ve yine basının dediğine göre başbakan “Bedeli ne olursa olsun Gazze’ye yardım ulaştıracağız” diyor.

Bunu şöyle okuyabilir miyiz? Bir dahaki sefere İsrail müdahale ederse bizde ederiz. Ve ABD ile Ortadoğu batağında savaşa tutuşuruz. O çok sevdiğimiz(??) Arap kardeşlerimizde bizi tarihte olduğu gibi arkadan vurma fırsatı yakalarlar. Ne dersiniz olmaz mı?

03/06/2010