Mihr-ü Mah Olmak

Mihr-ü Mah, yani Güneş ve Ay... Cihan imparatoru Sultan Süleyman ile güzel hasekisi Hürrem Sultan'ın biricik kızı. 21 Mart 1522 de Topkapı Sarayında doğdu. Güzelliği dillere destan, zekası akıllara zarar... Her kız gibi babasına düşkün, aynı şekilde babası da ona... Bu nedenle çok iyi de eğitildi. Böyle muhteşem zatların kızı olmak öyle kolay değildi tabi.

17 yaşına geldiğinde iki talibi oldu. Birisi Diyarbekir Beylerbeyi Rüstem Paşa, diğeri mimari zekası hala çözülemeyen Mimar Sinan. İkisinin de epey yaşı vardı. Sultan kızını Rüstem'e verdi. Zira bunu Hürrem de istiyordu. Ayrıca Mimar Sinan daha yaşlı ve üstelik evliydi. Elbette ki bu izdivacı istemeyen bir tek o değildi. Mihrimah Sultan el mahkum evlendi Rüstem Paşayla. Düğünleri iki küçük kardeşi Bayezid ve Cihangir'in sünnetleriyle beraber çok ihtişamlı oldu. Düğünden sonra da Rüstem Paşa veziriazam oldu.

Mihrimah Sultan yaşamı boyunca devlet işlerinde her zaman etkili oldu. Babasını Malta seferine ikna etmek için kendi cebinden 400 kadırga yaptırmaya söz verdi. Büyük bir serveti vardı yani. Hatta babasıyla savaş meydanlarında görüldüğü rivayet edilir. Brokrasiden de anlardı. Tıpkı annesi gibi o da Lehistan kralıyla yazışmalar yapmıştır. Hürrem öldüğünde babasının danışmanlık görevini üstlenmiş hatta kardeşi ıı. Selim zamanında da ona adeta Valide Sultanlık yapmıştır.

Ayrıca bir çok hayratı vardır. 1540-1548 yılları arasında  Mimar Sinan İstanbul'un Üsküdar ilçesinde cami (Üsküdar İskele Camii), medrese, ilkokul ve hastaneden oluşan büyük bir külliye yaptı. Ayrıca 1562-1565 yılları arasında yine Mimar Sinan İstanbul'un Edirnekapı semtinde cami, çeşme, hamam ve medreseden oluşan Mihrimah Sultan Camii ve külliyesini yaptı (Bu kısım Vikipediden alıntıdır). Bu iki camiyi aynı anda görebileceğiniz bir tepeden baktığınızda yılda sadece bir gün birinin bulunduğu yerde güneş batarken ötekinin minarelerinden ay doğar. Mihr-ü Mah, Güneş ve Ay... O gün hangi gün mü? 21 Mart. Yani sultanın doğum günü. Ne büyük aşk ne büyük bir deha ... Bir efsane olarak hala anlatılmaya devam ediliyor.( Efsane olduğunu düşünmemin nedeni: O dönemde veziriazamın biricik eşine böyle bir aşk beslemek üstüne üstlük bunu dışa vurmak kelle kaybetmek demektir.Mimar Sinan eceliyle vefat etmedi mi?).

Her insan gibi güzeller güzeli Mihrimah da bir gün yaşlandı. Kardeşinin oğlu III. Murat'ın saltanatı döneminde vefat etti. Babasının Süleymaniye Camiindeki türbesine hemen yanıbaşına defnedildi.

Bir ömürde böyle geçti böyle bitti.