- Kategori
- Şiir
Muamma ruhum...
Ruhumun durulmayan dalgaları...
Yalnızlıklarım var!
Hiçbir beşerin dokunamadığı
Maddenin giremediği
Yalnızlıklarım!
Göç eder hüzünlere göçebe ruhum
Gitme, kal desem nafile!
Dinlemez.
Sürükler bedenimi peşinden
Hızına yetişemem ki.
Yitip giden ruhumun
Peşinden bakar kalırım bir an.
Yalnızlıktan duvarlar örer,
Ben hüzünlerimle baş başa kalırım.
Sonbahar yaprağı masumluğunda
Ve ürkekliğinde.
Aklına eseni yapar.
Bildiğini okur deli divane ruhum.
Ben kalakalırım çıkmaz sokaklarında
Taşıyamam ruhumun yükünü
Ezilirim bu yükün ağırlığında.
Beden bir şey değil ki
Rotasını ben çizemem ki
O, gider, süzülür enginlere
Ve asıl SAHİBİNE.
Haritayı mutlak sahibi çizer
Muamma ruhumun.
Beni aşar ona yön vermek
Zorlar beni yaralı ruhum.
Ne zaman, nerede, gurbet yaşatacağı bilinmez
Sormam, sorgulamam ruhumu
Cevabı bildik sorular, yeniden cevaplanmaz ki.
“Birde sana ruhtan sorarlar,
De ki; “O’nun bilgisi RABBİMİN katındadır,
Size ilimden az şey verilmiştir” (*)
Cevabı çınlar kulaklarımda
Ve ben kalırım az bilgiyle bildiğim ruhumla baş başa.
10/08/2010
(*) İsra Suresi, Ayet No: 85.