Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Mart '07

 
Kategori
Özel Günler
 

Mutlu yıllar anneanne...

Mutlu yıllar anneanne...
 

Anneannem gülümsüyor. Geçen yaz onun için yaptığımız doğumgünü kutlamasından söz ediyor. 90 yaşında. En azından geçen yıl böyleydi, şimdi 91 olacak. Diyor ki: "90 yıl boyunca hiçkimse benim doğumgünümü kutlamadı. Hatta bu aklımıza bile gelmezdi. Eskiden doğumgünleri mi vardı ki kızım? Doğduğum tarihi bile bilmiyorum ki...Kimse de bilmezdi doğduğu tarihi zaten."

Küçük yüzünü avuçlarımın içine alıp öpüyorum onu. Gülümseyişini içime çekiyorum doya doya. Kara gözleri minik birer yıldız gibi parlıyor. "Ama hoşuna gitti doğumgününün kutlanması öyle değil mi?" diyorum. "Gitmez mi hiç?" diyor. Bu yaz ona yine doğumgünü partisi yapmalı diye geçiriyorum aklımdan. Tarihin önemi yok, o da önemsemiyor zaten. Hangi ayda ya da günde doğduğu değil onun için önemli olan, o sadece etrafında toplanmış çocuklarını ve torunlarını görmeyi seviyor. Evet bu yaz ona yine bir doğumgünü partisi yapmalı...

Yaz akşamlarından biriydi. Anneannemin evinin önünde toplanmış, bir yandan çaylarımızı içiyor bir yandan sohbet ediyorduk. Söz nereden dolanıp geldi bilmem ama birden kendimizi doğumgünlerinden söz ederken bulduk. Hepimiz mutlu, hüzünlü doğumgünü kutlamalarımızdan söz etmeye başladık. Sohbet uzadıkça uzadı.Anneannem hiç konuşmuyor dinliyordu. Ona dönüp sordum "Senin hiç doğumgünün kutlanmadı mı anneanne?" Anneannem hayır anlamında başını salladı. Yüzünde bunu önemsemediğini gösteren bir ifade görmeyi beklerken beni tamamen şaşkına çeviren başka bir ifade ile karşılaştım; gözlerinde hüzünlü bir özlem vardı...

Ertesi gün için kuzenlerle birlikte bir plan yaptık. Ona güzel bir pasta ve mumlar aldık. Pastanın üzerine "seni çok seviyoruz, iyi ki varsın" yazdırdık. Anneannem okuma yazma bilmez ama ona bu yazıyı okuyabiliriz diye düşündük. En azından üzerindeki yazıyı görür ve bizden duyar ona söylemek istediklerimizi dedik. Akşamın ortasında öylece oturan anneannem birden önünde parlayan mumları yüzünde patlayan flaşları görünce şaşkına döndü. Yüzünde şaşkın bir gülümseme ile öylece bakakaldı. Bir yandan etrafında "iyi ki doğduuuuun" diye yükselen sesler bir yandan önünde duran pasta bir yandan fotoğrafını çekmek için yarışan kuzenler ve hepsinin ortasında nereye ve kime bakacağını şaşıran, gülümseyen anneannem...İşte bu gördüğüm en güzel sahnelerden biri dedim kendi kendime...

"Hadi bakalım anneanneciğim pastanı kes" dedim. Titreyen ellerle kesti pastasını gözlerindeki şaşkın sevinç bıçağın parlayan yüzüne yansıyarak. Annem çayları getirdi, pasta tabakları elden ele dolaştı ve hepimizi garip bir mutluluk içinde kutladık onun tarihini bilmediğimiz doğumgünü. Akşamsefalarının kokusuyla sarmalanmış bir akşamın içinde sabitlenen bu görüntü aklımın en güzel köşesinde çerçevelenmiş biçimde öylece kaldı...

Evet bu yaz anneanneme bir doğumgünü kutlaması daha yapmalı...

 
Toplam blog
: 408
: 1090
Kayıt tarihi
: 17.06.06
 
 

Gazetecilik okudum... Ama gazeteciliği sırf yazabilme serüvenine bir adım daha yaklaşabilmek için ok..