Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Haziran '07

 
Kategori
Edebiyat
 

Nazım Hikmet' in vasiyetindeki köy -Seçköy-

Nazım Hikmet' in vasiyetindeki köy -Seçköy-
 

Tablo: İbrahim Balaban


     Dağların zirvesine kurulmuş bir köy, Marmara Denizi'ne göz kırpar durur. Uludağ’a el sallar, sevgiyle.

Bursa’ya, Gemlik’e bir kartal edasıyla bakar durur, yıllara meydan okuyarak.

Yeşile bürünmüş her yanı. Gururla dimdik durur, zamana inat.

Köyün çok güzel bir meydanı var. Köylülerin "Ulu Çınar" dedikleri 800 yıllık çınar da, bu köy meydanında bir anıt gibi durmakta... 

Dükkânların, kahvelerin, muhtarlığın bulunduğu yer.

Bu güzel köyde ünlü bir ressam yaşar. Nazım Hikmet’in mahpus arkadaşı, 16 yaşındayken hapishaneye düşmüş, bu gencin adı: İbrahim Balaban’dır.

Bursa Cezaevinde, Balaban’ ın resim yeteneğini gören, Nazım Hikmet , Ona destek verir. İyi bir arkadaş olurlar. Balaban, Nazım Hikmet’ten Felsefe, Sosyoloji, ekonomi ve politika dersleri aldığını da söyler.

Balaban bir yazısında “Beni kültürle donattı, ressamlığa yöneltti. Bir güneşti ve ben bu güneşin içinden doğdum .” Der.

İbrahim Balaban, oğullarına: Hasan Nazım ve Hüseyin Hikmet adlarını veriyor. Hasan Nazım da babası gibi çok ünlü bir ressam.

     Nazım Hikmet'in, vasiyet niteliğinde şiirine de yansıyan köy, sanki  Ressam Balaban'ın köyü Seçköy  gibidir. Balaban, Çınarlarıyla ünlü bu köyü en ince noktalarına kadar Nazım'a anlatmış olmalıdır. Nazım bu köyü ve köyün ortasındaki Ulu Çınarı düşleyerek vasiyet niteliğindeki şiirini yazmış olabilir... Nazım'ı sevenler , bu güzel köyü Nazım'ın vasiyetine uygun buldular. Bu durum, köy için de, çok önemli ve tarihi bir karar olmalıydı. Ve köy meydanındaki bu Ulu Çınar'a "Nazım burada yatıyor" diye bir plaket çaktılar.

Bu duruma köylülerin çoğu sevindi. Köyün bazı kişileri ise buna tepki gösterdi.  Ev ev dolaşarak bunu önlemeye çalıştılar. Köyümüzün adı koministe çıkar diyenler de oldu. Köyün başarılı muhtarı da bu tepkilere fazla dayanamadı ve plaket söküldü. Köy bir fırsatı kaçırmak üzeredir. Nazım'ın vasiyetine uyan bu köye, Nazım'ın mezarı taşındığı zaman, bu köy her yönüyle gelişecek, çok ünlü bir köy olacak. Ressamlarıyla, şairleriyle ünlü bu köy, dünyanın dört bir bucağından insanları buraya çekecek.

Bu girişim desteklenmelidir. Böyle bir onur ve şans kolay kolay ele geçmez.

Bir vesile ile bu güzel köyde bulundum. Bu güzel ve misafirperver köy, bu fırsatı kaçırmamalıdır. Nazım'ı seviyoruz. Balaban'ı da resimlerinden, kitaplarından tanıyoruz.

Sanatla iç içe bu köye. Nazım'ın mezarı çok yakışır.

Zaten Nazım da şiirinde bunu belirtmiş.

Yoldaşlar ölürsem o günden önce yani

-Öyle gibi görünüyor-

Anadolu’da bir köy mezarlığına gömün beni

Ve de uyarına gelirse Tepemde bir çınar olursa

Taş maş da istemez hani

Umarım, Nazım'ın vasiyetine uygun olan bu güzel köye, Nazım'ın mezarı getirilerek. özlemi ve vasiyeti gerçekleştirilmiş olur.

Buna tüm dünya sevinir.

Erdoğan Şahin

 
Toplam blog
: 1410
: 1053
Kayıt tarihi
: 04.11.06
 
 

Emekli öğretmenim ve  emeklemeye devam ediyorum.  Emeklilik yaşamın sonu değil, yaşama yeni amaçl..