Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Ekim '11

 
Kategori
Hayvanlar Alemi
 

Ne kadar hayvansınız!

Ne kadar hayvansınız!
 

Böcek der geçeriz. Dünyada en ufak bir böcek bile doğanın dengesini korumak adına büyük görevler yüklenmiştir. Ufacık bir böcek bile, sadece tüketen, harcayan, zarar veren, yıkan, yok eden pek çok insandan daha gerekli bu dünya için.

Oysa ki biz insanlar kendimizi bu dünyadaki en değerli, en vazgeçilmez varlıklar olarak görmeye o kadar alışkınız ki. En akıllı, en üstün biziz. O halde bu dünyayı paylaştığımız tüm diğer canlılara eziyet etme, soylarını kurutma, yaşam alanlarını yok etme hakkına sahibiz.

Benciliz, vicdansızız, üretmediğimiz, faydalı olmaya çalışmadığımız gibi sonsuz bir tüketme hevesindeyiz. Bu dünya sadece biz insanlara aitmiş gibi, diğer canlıların yaşam hakkını gasp ediyoruz.

Şöyle bir söylem var; dünyadaki her şey biz insanlar için yaratıldı. Bu nasıl bencilce bir düşüncedir. Sen canlı canlı derisini yüzüp kendine kıyafet yapasın diye yaratıldı foklar, tilkiler. Sen mangal yapasın diye yaratıldı o kuzucuklar. Senin o kıymetli cildine zarar gelmesin diye, kafeslere koyulup kafaları sabitlenip gözlerinde bir sürü kimyasal deneniyor o zavallı tavşanların. Derileri yüzülüp deneniyor o kremlerin. Eti yumuşak olsun diye hareket edemeyecek şekilde kafeslere konup birkaç aylık olduğunda kesiliyor danalar. Bilim adına, insanlık adına deniyor tüm bunlara. Aslında hayvan ve insan arasındaki fizyolojik farklılılar nedeniyle hayvan deneylerinden elde edilen sonuçlar insanlar için kesin bir sonuç içermiyor. Hayvan deneylerinde onaylanan bazı ilaçlar insanlarda kullanıldığında ciddi yan etkilere yol açabiliyor. Bazı firmaların hayvanlar üzerinde test ve deneylerini sürdürmesinin nedeni maddi açıdan çok daha ucuz olması. Çünkü artık bu testlerin pek çok alternatifi geliştirildi. Ancak maddi olarak hayvan kullanmaktan çok daha pahalı geliyor. Bir canlıdan bahsediyoruz. Onun canı çok daha ucuz.

30 yıldan sonra ilk kez güneş gören maymunları gördünüz mü? Vicdanınız sızlamadı mı? Kimbilir 30 yıl boyunca ne işkenceler çektiler senin benim için denilerek. Onların da duyguları olduğunu, hissedebildiklerini nasıl görmezden gelebilir insanlık.

Bir kedim var. Her şeyi anlıyor, her şeyi biliyor. Sevildiğini de, sevilmediğini de, korkmayı da biliyor, oyun oynamayı da. Kaçta gideceğimizi, kaçta geleceğimizi, hatta hangimizin nelere nasıl tepki vereceğini de biliyor. Bizi tanıyor yani. Bizi kişiliklerimizle tanıyor. Böyle bir canlının duygusuz ve aptal olduğunu kim söyleyebilir? Ona bir zarar geleceğini düşünmek bile canımı yakıyor.

O zavallı deney hayvanlarını düşünüyorum. Ve insanlıktan nefret ediyorum. Her şeyi çirkinleştiriyoruz, zarar veriyoruz. Hayvanların tezekleri bile bir şeyler için faydalıyken, fayda aksine her şeye zarar veren bizler kendimizi en üstün niteleyerek zulüm yapmaya devam ediyoruz. İnternette hayvanlar üzerinde yapılan testlerle ilgili bir araştırma yaptığınızda gördükleriniz, öğrendikleriniz benim gibi sizin de insanlığınızdan utanmanıza neden olacak mı? Bu durumda ne kadar hayvanız, ne kadar insanız karar veremiyorum. Aslında keşke biraz hayvan olabilsek.

Lütfen vicdanınızı dinleyin. Kullandığınız ürünlerle o zavallıların kanlarının, gözyaşlarının, acılarının sorumlusu olmayın. Bu testleri yapan firmaların ürünlerini kullanmayın. Ben kullanmasam ne olcak ki demek, bir tek benimle olacak şey mi demekle kaybediyoruz zaten her şeyi.

peta.org/living/beauty-and-personal-care/companies/

Hayvanlar üzerinde deney yapmaya devam eden o firmaların listesi Petanın sitesinde mevcut. Eminim ki hepimizin evinde bu markalardan var. Lütfen alışveriş yaparken etiketlere biraz daha dikkat edelim.

 
Toplam blog
: 20
: 1266
Kayıt tarihi
: 08.01.08
 
 

İzmir'de yaşıyorum. Hayvanları çok seviyorum. Düşüncelerimi yazmanın ve bunları paylaşmanın keyif..