- Kategori
- Gündelik Yaşam
Ne Kene, Ne Kuş Gribi; Tehlike, Yollardaki İngilizler !
Küresel ısınmadan bile daha etkili ve korku vericiler. Türkiye yollarındaki trafikte yüz binlerce İngiliz dolaşıyor. İyi de nasıl olur böyle bir şey, mümkün mü, hadi mümkün, bunun neresi tehlikeli? Hem de yok Kırım Kongo Kanamalı Ateşi virüsü taşıyan kenelerden, yok bilmem kaça bilmem kaç tipindeki kuş gripli kanatlılardan ya da dünyamızı kasıp-kavurmak üzere olan küresel ısınmadan bile dediğinizi duyar gibiyim. Anlatayım efendim.
Ülkemiz yollarında, her tipteki araçları kullanan milyonlarca sürücüden -abarttığımı sanmıyorum- bence en az yüzde sekseni, ehliyetini İngiltere’den almış. Neden mi? Herkes sol şeritten gidiyor da ondan.
Eğer bu yüz binlerce kişi -ki içinde cahil, cühela olduğu gibi en “baba” üniversitelerden mezun olmuş, hatta master-doktora yapmış tipler de olduğuna kalıbımı basarım- “manik depresif sol şerit sendromu” tanısı ile teşhis konulmuş psikolojik ya da psikiyatrik vaka değillerse o zaman geriye tek bir seçenek kalıyor o da sürücü belgelerinin İngiltere’den alındığı ya da bu arkadaşların harbi İngiliz olduğu.
En sporundan bilmem ne marka son model araba, eksoz patlataraktan, bade süzüp, inci dizerekten rüzgar gibi geçiyor gidiyor en soldan hadi anlıyorum. Ya altmış model Hacı Murat’ın, ya yetmiş iki model manda kasa külüstür Mercedes’in, kaportasındaki samanları eşşeklerin gazabından zor kurtarmış, Rahmi Koç Müzesi’nden kaçma Anadol’un, ya da kırk beş koltuklu, üç yüz iki servis otobüsünün ne işi var kardeşim orada?
Çöp kamyonları, körüklü belediye otobüsleri, kordonda gezer gibi süzüle süzüle giderken, içeride son ses Özcan Deniz bağırttırıp, piyasa yapan ucube tipler, çekiciler, kurtarma araçları, mazot tankerleri ve bilumum aheste vasıtanın, abartmıyorum hepsi sol şeritte. Hepsinin tek rakibi Türk Hava Yolları. Sevsinler...
Acelen mi var? Geçeceksin sağ şeride kardeşim, paşa paşa gideceksin. Ambulans şoförleri de işi kapmış. Onlar da cayır cayır, bağırttıra bağırttıra sağdan gidiyorlar.
Bu İngiliz’lerin bir diğer nev-i şahsına münhasır özellikleri ise “kırmızı ışıkta kendini kara sinek sanma sendromu” hastalığının pençesinde olmaları. İstisnasız her birinde görülen semptomatik ve kronik bulgulara göre bu arkadaşlar kırmızı ışıkta beklerlerken -nadiren bekliyorlar tabi- direğin dibine kadar girip, sonra kafayı bir sekiz çizdirerek aracın ön camına, b.ka konmuş bir kara sinek edası ve şehvetiyle yapıştırmak suretiyle, sarının yanmasını beklemek oluyor.
Allah vere de sarı yanar yanmaz lastik öttürüp kaldırma arabayı yerinden. Vallahi arka tarafta kan çıkar. Kornalar, küfürler birbirine karışır. Sen nasıl olur da sarı yanalı bir salise geçmiş olduğu halde hareket etmemişsindir. Terbiyesizliğe bakar mısınız? Kesin bakkaldan ehliyet aldığın hususunda yorumlar yapılır arkadaki usta(?) İngiliz şoförlerin idaresindeki araçlarda.
Bu ülke bir yılda keneye kaç kurban, kuş gribine kaç kurban, trafik kazalarında ise kaç can vermektedir. Toplayın, çarpın, isterseniz bir de çıkarın, bölün, dört işlem tamam olsun ve sonucu söyleyin baylar ve bayanlar. Ben size söyleyeyim. Tam tahmin ettiğiniz gibi.
- Toplam blog
- : 898
- : 3759
- Kayıt tarihi
- : 09.06.06
İzmir'de yaşıyorum. Çok uzun yıllar öncesinden başlayıp, hiç ara vermeden bugünlere kada..