Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Kasım '12

 
Kategori
Deneme
 

Neden gider bir insan?

Neden gider bir insan?
 

Bir insan neden değiştirir tüm hayatını? Hayatından memnun olmayabilir mi mesela? Belki birinden kaçıyordur, bir şeyden… Sevmediği insanlardan, sevmediği bir şehirden…

Ama… Ya çok seviyorsa? Hatta ya tutkunuysa şehrinin mütevazi insanlarının? Ya Uludağ’da karların üstünde çırpınmak en sevdiği şeyse? Binbir alim’in ilminin izi olan tüm o camiler, ibadet etmeyi en sevdiği yerlerse? Ulu Camii’nin havuzu başında el açmak, o tarihin kokusunu bir nefeste iliklerine kadar çekmek vazgeçilmeziyse? Gözlerinde biriken yaşları deniz kenarında rüzgarla denize bırakmak, orda huzur bulmak, tuzlu suya dokunmak onu en mutlu eden şeyse? Dalgalardan kaçarak eğlenmek… Gülüşlerini bırakmak neşeli denize… Ellerini ıslatmak gözlerinin göremediği enginlikteki denizde… Ya da sadece oturmak bir kenarında; maviliği izleyerek, dalgaların sıra sıra yer değiştirmesini takip ederek… Denize dalan martıları, karabatakların avlanmasını izleyerek…(…)

Neden vazgeçer insan tüm o sevdiği şeylerden? Kim yapar bu çılgınlığı? Hangi cesaret sürükleyebilir bir insanı tüm sevdiklerinden ayırmaya? En sevdiği arkadaşlarından, yanında huzur bulduğu gülümsemelerden hangi sebep koparabilir? Hangi duygu bu denli güçlü olabilir?

Bir insan sadece, ama sadece öğretmek için vazgeçebilir mi tüm bu sevdiklerinden? Nasıl bir çılgınlıktır bu!!! Hayır, hayır… Daha farklı bir şeyler olmalı… Senin, benim anlayamayacağımız daha farklı şeyler!

Öğrencilerinden ayrıldıktan sonra, dünyanın en sevimli gülümsemesini yüzüne yerleştirip; ”Terapi gibiler” dediğini hatırlıyorum. Hiç kaybolmayacak o gülümseme gözlerimin önünden. İşte o sevimli gülümsemeyi yüzüne veren her neyse tüm bu ayrılışların izlerini silecek kadar güçlü olmalı… ”Öğretmen” olmak için gereken şey buymuş demek… Demek bu sevgi dolu ışıkmış o yüzlerce genç yüzü aydınlatmaya yeten…

Bunca çaba, bunca emek… Zoraki yapılamaz bunca fedakarlık. Benim aklımın almadığı, alamayacağı o duygu her neyse; hiç eksilmesin yüreğinden. Değil mi ki o duygu verdi o müthiş gülümsemeyi yüzüne, nereye gidersen git, nerede olursan ol devam edeceksin merhamet dolu ışığınla aydınlatmaya…

 Esra’ma sevgilerle…
 

Öğretmenler günün kutlu olsun…  

 
Toplam blog
: 19
: 520
Kayıt tarihi
: 26.07.12
 
 

Edebiyata ve yazmaya olan ilgim henüz 12-13 yaşlarımdayken yazmaya başladığım günlüklerle ortaya ..