Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Nisan '07

 
Kategori
Güncel
 

Neler oldu neler mecliste senden sonra

Neler oldu neler mecliste senden sonra
 

Binlerce insan var; çeşit çeşit, renk, renk. Binlerce akıl var;hiçbir zaman ne düşündüğünü veya ne düşüneceğini bilemediğimiz.Binlerce yürek var, asla açıp bakamayacağımız, o yürekten ne geçer okuyamayacağımız.Binlerce dil var; konuşan, fikir sunan fakat doğru mu der yalan mı sahibine kalan.....Eğer aklında oluşup, yüreğinden geçip, dilinden çıkıyorsa söylediğin işte o zaman doğrusundur veya en azından inandırıcısındır.

Her zaman beni şaşırtan bir nokta vardır.Savaşta, barışta, doğal afette binlerce, milyonlarca insan nasıl birlikte hareket ediyor, nasıl bir bütün oluyor?Demek ki, aklın yolu birdir dedikleri bu olsa gerek.Son 15 yıldır şeriat, taliban, hizbullah üçgeni etrafında dönüp duruyoruz.Hizbullah evlerinden çıkan cesetler hala aklımda.Taliban rejiminin topuğu dahi gözüken kadınlara uyguladığı cezalarda aklımda ayrıca şeriat adı altında her cuma kafaları kesilen insanlar var Arabistanda.Hoşgörü yok, müsamaha yok, insana saygı yok.

Benim sahip olduğum çok güzel bir ülkem var.Fakat her akıl bir değil işte.Herkes farklı şeyler istiyor. Benim anlamadığım ise mevcut bir düzen var fakat sürekli değiştirilmeye çalışılıyor. Ben bundan çok rahatsız oluyorum.Yani şöyle düşünün; evinizin yönetimi ve yapılanması konusunda bir iç mimarla anlaşmış olun.Size bir çok vaatlerde bulunmuş, deneyelim bakalım iyiyse devam ederiz demişsiniz.Fakat zamanla fark ediyorsunuz ki evinizle beraber yavaş yavaş sizide değiştirmeye çalışıyor. Evin duvarlarını yıkıyor, yeni odalar yapıyor, boya-badana, renkler değişiyor, mobilyalar her şey değişiyor.Bir gün geçiyor karşınıza ''onu giyme bunu giy'' diyor. Arabayı kiraya veriyor, ''neden haberim yok'' deyince ''haber verdim'' diyor. Ev halkı konuşup işine son verdik diyorsunuz, kanepeye oturup ayaklarını sehpaya uzatıp''hadi sıkıysa çıkarın.Burası benim siz gidin''diyor.Başka türlü nasıl anlatabilirsiniz ki?

İlk 2 yıl önce 19 mayıs kutlamalarına gittiğimde yaşamıştım şoku.Koskoca statta her yer parti bayraklarıyla donanmıştı.Otobüslerle bir çok ilden 15-17 yaş arası gençler getirilmişti. Hepsinin başıbda parti amblemli bayraklar vardı. 19 Mayıs Gençlik ve Spor bayramına geldiğimi sanıyordum fakat parti mitinginin ortasına düşmüştüm. Yaşadığım hayal kırıklığını, kızgınlığı, kırgınlığı tahmin bile edemezsiniz. Kim anlatacaktı o çocuklara bunun bayram kutlaması olmadığını, kandırıldıklarını?Yazık, günah değil miydi?

Yaklaşık 10 yıl önce yurtdışında yaşayan bir arkadaşım beni ziyarete gelmişti iş yerime. Saçlar kısacık, kulak arkasıydı ve çok hoş bir kesimi vardı.Hafif bir makyaj yapmıştı. Güzel bir yaz günüydü.Kolsuz V yaka bir bluz giymiş, altına da dizlerinde mavi küçük çiçekli bir etek. Ayaklarında çok hoş beyaz, topuklu, önü tokalı terlikler vardı. Çay içip sohbet ederken bir ara gözü televizyona takıldı. Merve Kavakçı meclise alınmamıştı, onun görüntüleri vardı.Bana dönüp, bardağı havada sallayarak''alsınlar kadını meclise ne olur ki?''dedi. Yüzüne bakıp''ne olacak, o meclise girerse sen bu halde dolaşamazsın ''demiştim.

Evet arkadaşım, aldık meclise biz onları. İzin verdik ve şimdi bunun acısını yüreğimizin en derinlerinde hissediyoruz ve meydanlarda çağlıyoruz.

 
Toplam blog
: 265
: 642
Kayıt tarihi
: 15.01.07
 
 

1974 İstanbul doğumluyum. Yüksekokul mezunuyum. Bursa'da yaşıyorum. Her zaman yazıp defterler, aj..